“Canı sen aldıktan sonra olum şeker gibidir. Seninle olduktan sonra olmek, tatlı candan da tatlıdır bize.” diyen MevlÂna’ya gore olum, ikinci bir doğuştu. Buyuk murşid, olumle ilgili duşuncelerini bir gazelinde şoyle dile getirir:
“Olum gunumde tabutum yuruyup gitmeye başladı mı bende bu dunyanın gamı var, dunyadan ayrıldığıma tasalanıyorum sanma, bu ceşit bir şupheye duşme. / Benim icin ağlama, “yazık yazık!” deme; şeytanın ayranına duşer, duzenine kapılırsan yazık olur, yazık yazık demenin sırası gelir. / Cenazemi gorunce “ah ayrılık, ayrılık!” demeye kalkışma; kavuşup buluşmam o zamandır benim. / Beni kabre indirip bırakınca “elvedÂ, elvedÂ!” deme; cunku kabir, can topluluğunun bir perdesidir. / Batmayı gordun ya, doğmayı da seyret; guneşe, aya, batmadan ne ziyan gelir ki? / Sana batmak gorunur amma doğmaktır o; mezar, hapis gibi gorunur amma canın kurtuluşudur o. / Hangi tohum, yere ekildi de bitmedi; neden insan tohumu icin de boyle duşunmuyorsun? /Hangi kova kuyuya salındı da dolu dolu cıkmadı; can Yusuf’u, ne diye kuyudan feryÂd etsin? / Bu yanda ağzını yumdun mu ac o yanda; artık senin hay huyun, mekÂnsızlık Âleminin havalarındadır.”
DîvÂn-ı Kebîr, 3/169
__________________
Mevlana ve Olum
Dini Bilgiler0 Mesaj
●33 Görüntüleme