Değerli kardeşimiz,
Firdevs, sozlukte, icinde her turlu ağacın, ozellikle uzum bağlarının bulunduğu buyuk bahce anlamına gelir. Coğulu ferÂdîsdir.
Firdevs, edebiyatta, uzum ve asmaların coğunlukta olduğu sık ağaclarla kaplı yemyeşil bahceleri ifade icin kullanılmıştır.
İslÂmî kaynaklarda firdevs kelimesinin menşei hakkında farklı goruşler ileri surulmuştur. Arapca kokenli olduğu iddia edildiği gibi Grekce veya Farsca’dan geldiği de soylenmektedir.
Firdevsin sadece Şam yoresinde “bahce” anlamında kullanıldığı, dolayısıyla Arapca’ya sonradan girdiği goruşune karşılık, şair Hassan b. SÂbit’in bir beytinde gecen “cinÂn mine’l-firdevs” ifadesi (DîvÂn, s. 339) delil gosterilerek Araplar’ın eskiden beri bu kelimeye Âşina olduğu belirtilmiştir.
Ayrıca Arapca’da aynı kokten gelen “cardaklanmış” anlamında muferdes kelimesinin bulunması, kaynağı yabancı da olsa firdevsin Arapca’da yerleşmiş bir kelime olduğunu gosterir.
Firdevs kaynaklarda YemÂme ve Şam yoresindeki bazı yerlerin ozel adı olarak da gecmektedir. (LisÂnu’l-ʿArab, “frds” md.; İbn Kayyim el-Cevziyye, s. 144-145)
Fahreddin er-RÂzî firdevsin Habeşce bir kelime olduğunu kaydederken (MefÂtîḥu’l-ġayb, XXIII, 82) SuryÂnîce’den geldiğini kabul edenler de vardır. (İbn Habîb es-Sulemî, s. 21)
Firdevs Kur’an’da biri “cennÂtu’l-firdevs” (Kehf 18/107), diğeri sadece “firdevs” (Mu’minûn 23/11) şeklinde olmak uzere iki yerde gecer.
Bu ayetlerde iman edip iyi davranışlarda bulunanların firdevs cennetlerine girecekleri, namazlarında huşû gosterip boş şeylerden yuz ceviren, zekÂtlarını veren, iffetlerini koruyan, emanete ve verdikleri soze riayet edenlerle namazlarını surekli kılanların burayı hak edecekleri bildirilmiştir.
Firdevs kelimesi, Hz. Peygamber (asm) Efendimize nisbet edilen ve cennetten soz eden ceşitli hadislerde de gecmektedir.
Bu hadislerde belirtildiğine gore firdevs:
Alıntı:
Cennetin ortası, en yuksek ve en değerli bolgesi olup arşın altındadır. Aynı zamanda cennet ırmaklarının fışkırdığı bir bolge olan firdevs cennetleri dort tanedir; ikisinde kullanılan eşya ve suslemeler altından, diğerlerinde ise gumuştendir.
Yine ilgili hadislerde Hz. Peygamber (asm) ashabına Allah’tan firdevs cennetlerini istemelerini tavsiye etmiş ve oğlu şehid duşen Ummu HÂrise’ye onun firdevs cennetlerinin en değerlisine girdiğini mujdelemiştir. (BuhÂrî, Tevḥîd, 22, CihÂd, 4, 14, Meġāzî, 9; Musned, II, 335; III, 124, 197, 210; IV, 416; V, 241, 316; Tirmizî, Sıfatu’l-cenne, 4; İbn MÂce, Zuhd, 39; DÂrimî, Riḳāḳ, 101)
Resûl-i Ekrem vefat edince kızı FÂtıma’nın, “MekÂnı firdevs cenneti olan babacığım.” diyerek ağladığı hadis kaynaklarında belirtilir. (Musned, III, 197; BuhÂrî, “Meġāzî”, 83)
İbn Kayyim el-Cevziyye’nin mevkuf olarak naklettiği bir rivayette ise firdevsin bizzat ilÂhî kudret eliyle yaratılan varlıklardan biri olduğu kaydedilir. (ḤÂdi’l-ervÂḥ, s. 90)
Muhyiddin İbnu’l-Arabî de cennet mevkileri arasında yaptığı sıralamada firdevsi adn cennetinden sonra ikinci sıraya koyar. (bk. Şa‘rÂnî, s. 170, 176)
İslam alimlerinin naslarda zikredilen bilgilere ve sahabe yorumlarına dayanarak firdevs hakkında yaptıkları acıklamaları iki noktada toplamak mumkundur.
Birincisi: Firdevs kelimesi, cennetin tamamını ifade eden bir isimdir. Zira muzekker bir kelime olduğu halde Kur’an’da firdevs karşılığında muennes zamiri kullanılmıştır. (Muminûn 23/11) Bu durum onun cennet kelimesinin yerine kullanıldığını gosterir.
Ayrıca Muminun suresinin baş tarafında namaz kılan, zekÂt veren, iffetlerini koruyan ve emanete riayet eden muminlerin firdevse vÂris olup orada ebediyen kalacakları belirtilmiş, Mearic sûresinde ise (70/22-35) bu vasıflara sahip olanların cennetlerde ağırlanacakları ifade edilmiştir. Bu ayetler de firdevsin cennetin butununu ifade ettiğini ortaya koyar. (Kurtubî, s. 525)
İkincisi: Firdevs cennetin ortasını, en yuksek ve en değerli bolgesini teşkil eden kısımlarının adı olup burada peygamberlerle veliler kalacaktır. Zira hadislerde dort firdevs cennetinin bulunduğu bildirilmiş ve ozellikle firdevsin cennetin en kıymetli bolgesi olduğu acıkca belirtilmiştir.
Ayrıca bazı ayetlerde, rabbinin huzuruna cıkacağını duşunerek ondan korkanlara iki cennetin yanında iki cennet daha verileceği vaad edilmiştir. Bu da cennetin butun bolgelerinin aynı olmadığına, yapılan amellere gore farklı derecelerinin bulunduğuna ve firdevsin de onun en değerli mevkiini teşkil ettiğine bir delildir. (Hakîm et-Tirmizî, s. 129; Kurtubî, s. 518)
Ceşitli naslardan cıkarılabilecek sonuclara gore, ahiret saadetine kavuşacak muminlerin hepsinin hak ettiği mukafat aynı olmadığı gibi ebedî hayatlarını surdurecekleri cennetler de nitelik bakımından eşit değildir.
Kaynaklar:
LisÂnu’l-ʿArab, “frds” md.;
HassÂn b. SÂbit, DîvÂn (nşr. Seyyid Hanefî Haseneyn), Kahire 1983, s. 339;
İbn Habîb es-Sulemî, Vaṣfu’l-firdevs, Beyrut 1987, s. 21;
Taberî, CÂmiʿu’l-beyÂn (Bulak), XVI, 29-30;
Hakîm et-Tirmizî, NevÂdiru’l-uṣûl, İstanbul 1293, s. 129;
Zemahşerî, el-KeşşÃ‚f (Kahire), III, 27;
İbnu’l-Cevzî, ZÂdu’l-mesîr, V, 199-200;
Fahreddin er-RÂzî, MefÂtîḥu’l-ġayb, XI, 175; XXI, 175; XXIII, 82;
Kurtubî, et-Teẕkire, Kahire 1405/1985, s. 518, 525;
İbn Kayyim el-Cevziyye, ḤÂdi’l-ervÂḥ (nşr. Yûsuf Ali Budeyvî

İbn Kesîr, en-NihÂye (nşr. Muhammed Ahmed Abdulazîz), Beyrut 1408/1988, II, 270-271;
Şa‘rÂnî, el-YevÂḳīt ve’l-cevÂhir, Kahire 1317 → Beyrut, ts. (DÂru’l-Ma‘rife), s. 170, 176.
TDV İslam Ansiklopedisi, Firdevs md.
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
https://sorularlaislamiyet.com/firde...de-nasil-gecer
__________________