Değerli kardeşimiz,

Vesvese

Vesvese, şeytan tarafından insanın icine sokulduğu kabul edilen saptırıcı telkinler, kuruntu ve şuphedir.

Sozlukte vesvese/visvÂs “fısıldama, kotu telkinde bulunma, karışık sozler soyleme, kuşkulanma”; aynı kokten vesvÂs “insanın icine doğan zararlı uyarıcı, kotu duygu ve duşunce, telkin, şuphe, fısıltı, evham” gibi manalara gelmektedir.

Dinî terminolojide vesvese/visvÂs, “şeytanın veya nefsin insana kotu ve zararlı telkinde bulunması, şeytandan yahut nefisten gelen, insanı dine aykırı aşırı davranışlara yonelten telkin”; vesvÂs “şeytan, şeytanın insanın icine attığı saptırıcı durtu, faydasız soz, şuphe ve tereddut” anlamlarında kullanılır.

Vesveseye kapılana muvesvis denir. (bk. FîrûzÂbÂdî, “vsv” md.; el-MufredÂt, “vesvese” md.; LisÂnu’l-ʿArab, “vsv” md.; TÂcu’l-ʿarûs, “vsv” md.; İbnu’l-Esîr, en-NihÂye, V, 187; Dozy, II, 814-815; Feyyûmî, s. 143)

Ayrıca nezğa, hems, hemze, hÂcis, hatra gibi kelimeler de vesveseye yakın anlamlar icerir. (mesel bk. el-MufredÂt, “hems” md.; MuhÂsibî, s. 95, 200, 250; Kuşeyrî, I, 299; GazzÂlî, İḥyÂʾ, III, 47, 315, 317; ŞevkÂnî, III, 560)

Modern psikiyatride yine vesveseye yakın anlamda kullanılan obsesyon (obsession) “irade dışı gelen, kişiyi tedirgin eden, bilincli caba ile uzaklaştırılamayan duşunceler” şeklinde tanımlanır (Saygılı, Strese Son, İstanbul 2001, s. 40)

Kuran’da vesvese

Kuran-ı Kerîm’de vesvese kavramı beş ayette gecmekte, bunların ucunde şeytanın (A‘rÂf 7/20; Taha 20/120; Nas 114/5), birinde nefsin (Kaf 50/16) insana saptırıcı etkisi anlatılmaktadır.

Nas suresinde (114/4) kişiyi ısrarla gunah işlemeye kışkırtması sebebiyle şeytandan vesvas diye soz edilir.

Araf suresinin 20. ayetinde şeytanın Âdem’e ve eşine vesvese verip kendilerine yasaklanan ağacın urununden yemelerine yol actığı belirtilir. Gerek bu ayetin devamındaki ifadeden, gerekse 22. ayetten anlaşıldığına gore burada vesvese “aldatma, yanıltma, saptırma” anlamında kullanılmıştır. (Taberî, V, 449)

Aynı olayı anlatan Bakara suresinin 36. ayetinde vesvese yerine “ayağını kaydırdı, gunah işletti” manasında (Taberi, I, 272-273; ŞevkÂnî, I, 72-73) “ezelle” fiili gecmektedir.

Hadislerde vesvese

Hadislerde vesvese kavramı daha cok şeytan tarafından insanın icine atılan ve onun imanına zarar vermeyi amaclayan tehlikeli soruları, duşunceleri belirtir.

Hz. Peygamber (asm) Efendimizin Arafat gecesinde yaptığı duada, “Allahım! ... vesveseden sana sığınırım” sozu de gecer. (Tirmizî, Dua, 78)

Hadislerde;

- her insanın bir şeytanının bulunduğu (Musned, I, 385),
- kanın damarlarda dolaşması gibi şeytanın da insanın icinde dolaştığı (Musned, III, 156, 285; BuhÂrî, AḥkÂm, 21)
bildirilir.

Gazzalî “şeytanın da insanın icinde dolaştığı”nı haber veren hadisi, “şeytanî tesirlerin ic dunyamıza sirayet etmesi” şeklinde yorumlar; kendisinin de zaman zaman hic beklemediği durumlarda kalbine değişik vesveseler doğduğunu soyler. (Ḳānûnu’t-teʾvîl, s. 12-13)

Bazı Muslumanlar Resûl-i Ekrem’e gelerek iclerinden, soylemeye dahi cesaret edemeyecekleri vesveseler gectiğinden yakınırlar. Resulullah da bu durumun onlardaki kesin ve katıksız imana delÂlet ettiğini, ummetinin bu tur vesveselerden dolayı -telkin edilenleri yapmadıkları surece- sorumlu tutulmayacağını bildirir. (Musned, II, 255; VI, 106; Muslim, İman, 201-205, 211)

HÂris el-MuhÂsibî’ye gore Resûlullah, sahabilerdeki bu duyarlılığı vesvese konusunda sorumluluklarını yerine getirmeleri noktasında yeterli saymıştır. Zira insanlardan iclerindeki vesveseleri sokup atmalarını beklemek kendi tabiatlarını değiştirmelerini istemek anlamına gelir, bu da irade gucunu aşar. Vesvese konusunda sorumluluktan kurtulmak icin aklın ve bilginin gereğine gore davranarak vesvesenin etkisini onlemek yeterlidir (er-RiʿÂye, s. 188-189, 249-250).

Peygamber Efendimiz, bu tur vesveselerden yakınanlardan birine, “Allah’a hamdolsun ki şeytan size vesveseden başka bir yolla zarar verememiştir.”; başka birine de, “Allah’a hamdolsun ki şeytanın tuzağını vesveseye cevirdi.” demiştir (Musned, I, 340; ayrıca bk. I, 235; Ebû DÂvûd, Edeb”, 109)

Yine hadislerde, bir kimsenin abdest ve namaz sırasında bazı uygulamaları eksik yaptığı hususunda kuşkuya duşmesi ve evhamlanması hali de vesvese kelimesiyle ifade edilmekte, bu tur kuruntulardan sakınılması veya onların uzerinde durulmaması oğutlenmektedir. (Ebû DÂvûd, Salat, 158; Tirmizî, ṬahÂret, 43)

Bir hadiste şeytanın ezan ve kametten korkup duyamayacağı kadar uzaklara kactığı, bunlar sona erince donup insanlara vesvese vermeye başladığı bildirilir. (Muslim, Salat, 16)

Fıkıhta vesvese

Fıkıhta vesvese kavramı ibadetlerle ilgili bir hususun yerine getirilip getirilmediği veya gerektiği gibi yapılıp yapılmadığı hususunda yahut diğer sorumlulukları yerine getirmede aşırı derecede şupheye kapılarak aynı uygulamayı defalarca tekrarlama şeklinde kendini gosteren bir tur hastalık durumunu ifade eder.

Fıkıh kitaplarında vesvesenin abdest, gusul ve temizlik, namaz, kıraat, talak, yemin, nezir gibi turleri uzerinde durulmuş ve vesveseye kapılmamak, eğer vesvese irade dışı bir hale gelmişse bu durumu ciddiye almayıp itidali korumak, Hz. Peygamber’in uyguladığı olculerden sapmamak gerektiği bildirilmiştir.

Ẕemmu’l-muvesvisîn adlı risalesinde vesvesecilerin durumunu geniş bicimde inceleyen Hanbelî fakihi Muvaffakuddin İbn KudÂme, dinî konularda Resûl-i Ekrem’i ornek almanın onemini ayet ve hadislerle anlattıktan sonra bazı vesvesecilerin Allah’ın Elcisine uymak yerine vesveseler icinde boğulup şeytana bağlandıklarını, abdest ve namaz gibi konulardaki vesveseleriyle Hz. Peygamber’in uygulamalarını hice sayacak derecede aşırı fikirlere saplandıklarını belirtir.

Delilik derecesinde vesveseci kişilerin;

- boşamalarının gecersiz olduğu (İbn Kayyim el-Cevziyye, İʿlÂmu’l-muvaḳḳıʿîn, IV, 47, 49; krş. BuhÂrî, Ṭalaḳ, 11),
- dinden cıkma anlamına gelecek sozler sarfetmeleri halinde murted sayılmayacakları belirtilir. (İbn Abidîn, XIII, 12-14)

Vesveseden kurtulmanın yolu

Vesveseden kurtulmanın en kısa yolu ve caresi, şeytanın verdiği vesveselerin bir Muslumanın imanına da ibadetlerinde de hic bir zarar vermediğini bilmektir.

Zira o vesveseler Muslumanın değil, şeytanındır. Şeytan kendine ait olan o sozleri, kişinin kendinden zannetmesini ister.

Eğer vesvese gecmezse, uzman ve dindar bir psikologdan terapi almasını tavsiye ederiz.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

https://sorularlaislamiyet.com/vesve...ebilir-misiniz

__________________