Mazlumiyette gecen her fÂnî gun, bÂkî meyveler kazandırıyor.
(Dunden devam)
(…) Denizli mahkeme-i Âdilesinde dediğimiz gibi deriz:
“Yuzer milyon başların feda oldukları bir kudsî hakikate başımız dahi feda olsun. Dunyayı başımıza ateş yapsanız, hakikat-i Kur’Âniyeye feda olan başlar, zındıkaya teslim-i silÂh etmeyecek ve vazife-i kudsiyesinden vazgecmeyecekler inşaallah!”
İşte, ihtiyarlığımın sezguzeştliğinden gelen ağrılara ve me’yusiyetlere, imandan ve Kur’Ân’dan imdada yetişen kudsî tesellilerle bu ihtiyarlığımın en sıkıntılı bir senesini, gencliğimin en ferahlı on senesine değiştirmem. Hususan hapiste farz namazını kılan ve tevbe edenin her bir saati on saat ibadet hukmune gecmesiyle ve hastalıkta ve mazlumiyette dahi her bir fÂnî gun, sevap cihetinde on gun bÂkî bir omru kazandırmasıyla, benim gibi kabir kapısında nobetini bekleyen bir adama ne kadar medar-ı şukrandır, o manevî ihtardan bildim, “Hadsiz şukur Rabbime” dedim, ihtiyarlığıma sevindim ve hapsime razı oldum. Cunku omur durmuyor, cabuk gidiyor. Lezzetle, ferahla gitse, lezzetin zevali elem olmasından, hem teessuf, hem şukursuzlukle, gafletle, bazı gunahları yerinde bırakır, fÂnî olur, gider. Eğer hapis ve zahmetli gitse, zeval-i elem bir manevî lezzet olmasından, hem bir nevi ibadet sayıldığından, bir cihette bÂkî kalır ve hayırlı meyveleriyle bÂkî bir omru kazandırır. Gecmiş gunahlara ve hapse sebebiyet veren hatalara kefaret olur, onları temizler. Bu nokta-i nazardan, mahpuslardan farzı kılanlar, sabır icinde şukretmelidirler.
Lem’alar, Yirmi Altıncı Lem’a, On Beşinci Rica, s. 395
__________________
Risale-i Nur’dan Cezaevi Mektupları - 83
Dini Bilgiler0 Mesaj
●30 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Eğitim Forumları
- İslami Bilgiler
- Dini Bilgiler
- Risale-i Nur’dan Cezaevi Mektupları - 83