ZEKATINIZ HANGİ TARİFEDEN ?

Bir gun zengin bir adam Hz.Şibli’nin yanına gelir ve O’na der ki;

-”Hocam,bugune kadar bircok hocaya malımın zekatının ne kadar olduğunu hesaplattım.Siz cok mubarek bir alimsiniz.Bu seneninkini de siz hesaplayın.” der.
-Hz.Şibli’de “Benim zekat hesabım senin işine gelmez.” diye ikazda bulunur. Zengin
-“Ne demek? Siz nasıl soylerseniz oyle yaparım.” Diye cevap verir. Hz.Şibli;
-”Peki,hangi tarifeden hesaplamamı istiyorsunuz ?” diye sorar. Zengin,bu soruya cok şaşırır ve sorar.
-“Zekatın tarifeleri mi var?” Hz.Şibli;
-”Tabi,der.Mesela Hz.Ebubekir tarifesi var.En iyisi O,senin hesabını o tarifeden yapayım.Kac paran var?”diye sordu. Zengin;
-”100 liram var.”dedi. Hz.Şibli;
-”100 liranı alacaksın,gidip birinden de 5 lira borc alacaksın ve toplam 105 lirayı dağıtacaksın.”

İnfakta Hz.Ebubekir Tarifesi:Bildiğimiz gibi Hz. Ebubekir mal cihetiyle devrinin en zengin insanlarındandı.Malını mulkunu Musluman olduktan sonra İslam dini uğrunda dağıtmış bahtiyarlardandır.İnfak da oyle bir buud yakalamıştır ki elinde olan herşeyi dağıtmış elinde olmadığı zamanda borc almış yine dağıtmış ve vermekten bir an dahi olsa geri kalmamıştır.

Birgun evlerinde yiyecek bir şey olmadığı icin ac kalan Hz.Ebubekir ve kızı Hz.Esma oturmaktaydılar.O esnada kapı calınır.Hz.Ebubekir kapıyı actığında karşısında kendisinden para isteyen bir fakir bulur.Elinde olan herşeyi dağıttığı icin verecek birşeyi olmayan Hz.Ebubekir gider ,beraber ticaret yaptığı Yahudi bir iş arkadaşından borc alır getirir fakire verir.Bu durumu goren Hz.Esma
-“Babacığım,der,yok deseydin ya ayıp bir şey değil ki bu.” Hz.Ebubekir’in cevabı manidardır;
-”Kızım !O bu kapıya bir umitle gelmiş.Bir muminin umidini kırmak istemedim.”

İnfakta Hz.Aişe Tarifesi:Peygamber efendimizin vefatından sonra bir savaş ganimetinin paylaşılmasından sonra Hz.Aişe’ye yukluce bir miktar gonderilmişti.Ertesi gunde bir fakir hanım gelip Hz.Aişe’den yukluce bir parayı borc ya da sadaka olarak istemişti.Hz.Aişe de
-“Sen nasıl bende bu kadar yukluce bir para olduğunu tahmin ettin.” Deyince hanım da
-“Kusura bakma ,akşam ganimet dağıtıldı size de mutlaka ganimet gelmiştir.Ona guvendim de geldim.”demiş.Hz.Aişe validemiz de
-“Kardeşim,iyi de sen sunnet-i muhammediyi bilmiyorsun galiba,Resulallah’ın emridir.Biz sabah ezanı okunmadan bize geleni dağıtırız.”diye cevap vermiştir.
Hz.Aişe’nin infak dusturu buydu;ezan okunmadan herşeyi dağıtırdı.

İnfakta Hz.Zeynep binti Cahş Tarifesi:Cok comert olan Hz.Zeynep validemiz kendi eliyle deri işler ,hazırlar ve bundan da para kazanır;kazandığını da fakirlere dağıtırdı. Hz.Omer zamanında kendisine onbin dirhem gecim masrafı tayin edilmişti.Bu parayı sadece bir kere alan Hz.Zeynep bu parayı hemen fakirlere dağıtmıştır.Bunu duyan Hz.Omer
-“Bu hatun buyuk hayır sahibidir.”deyip elinde tutup dağıtmamasını tenbihleyerek bin dirhem daha gonderir.Fakat Hz.Zeynep o parayı da hemen dağıtır.

İnfakta Abdullah bin Omer Tarifesi:Şanlı sahabe;sofrasında bir fakir ya da yetim bulunmadığı surece yemek yemezdi.Bir gun mescitten eve donerken tutup evine getireceği bir fakire ya da yetime rastlamaz.Eve gelir,sofrayı gorunce hemen tanıdığı fakir veya yetimlere haber gonderir ,onları yemeğe davet eder.Ancak bu kişiler yemek yediklerini soyleyerek davete icabet etmezler.Bunun uzerine Abdullah bin Omer
-”Anlaşıldı,der.Siz bu gece bana yemek yedirmeyeceksiniz “ve gercektende kimse yemeğe gelmediği icin ac karnına sabahlar.

Tarife secenekleri bol,şimdi oturup duşunelim bizim infağımız hangi tarifeden?
__________________