Harun Reşit Behlul Hazretlerine: “Beni tanıyor musun?” diye sormuş. “Evet, seni tanıyorum.” demiş. “Kimim ben?” diye sorduğunda: “Sen batıda bulunduğun sırada doğuda birinin haksızlığa uğraması halinde, Allah’ın kıyamet gunu bundan dolayı hesaba cekeceği kişisin.” demiş.
Behlul Hazretlerinin bu sozunden etkilenen halife ağlamış ve: “Durumumu nasıl goruyorsun?” diye sormuş.
Behlul Hazretleri:
“Durumunu Allah-u TeÂlÂ’nın Kitab’ına arzet! Nitekim Allah-u TeÂl Kitab’ında şoyle buyurur:
“İyiler hic şuphesiz ki nimet icindedirler. Kotuler de cehennemdedirler.” (İnfitar: 13-14)”
Bunun uzerine Harun Reşit: “Amellerimiz nerede?” diye sormuş.
Behlul Hazretleri:
“Allah ancak takv sahiplerinden kabul eder.” (MÂide: 27)
Âyet-i kerime’sini okumuş.
Halife Harun Reşit: “Allah’ın Resul’une olan yakınlığımız nerede?” diye sormuş.
Behlul Hazretleri:
“Sûr’a ufurulduğu o gunun dehşetinden aralarında ne nesep (akrabalık) bağı kalır, ne de birbirine bir şey sorabilirler.” (Muminûn: 101)
Âyet-i kerime’sini okumuş.
Harun Reşit: “Allah’ın Resul’unun bize şefaatı nerede?” diye sormuş.
Behlul Hazretleri:
“O gun Rahman’ın izin verdiği ve sozunden hoşnut olduğu kimseden başkasının şefaatı kabul olmaz.” (TÂhÂ: 109)
Âyet-i kerime’sini okumuş.
Harun Reşit: “Bir ihtiyacın var mı?” diye sormuş.
Behlul Hazretleri:
“Evet var. Gunahlarımı bağışlamanı ve beni cennete koymanı istiyorum.” demiş.
Harun Reşit: “Bu iş benim elimde değildir. Duyduk ki senin borcun varmış. Senin adına odeyeyim.” demiş.
Behlul Hazretleri:
“Borc, borcla odenmez. Onun icin insanların mallarını kendilerine ver!” cevabını vermiş.
Harun Reşit: “Oyleyse sana olunceye kadar maaş bağlanmasını emredeyim mi?” demiş .
Behlul Hazretleri:
“Biz Allah-u TeÂlÂ’nın iki kuluyuz. O hic seni hatırlar da beni unutur mu?” demiş.
Halife Harun Reşit Behlul Hazretlerinin oğutlerini kabul ederek yoluna devam etmiş.
•
“Bir kıssa bir hisse” demişlerdir. Gercekten de Behlul Hazretlerinin oğutlerinde cok buyuk hisseler bulunmaktadır.
Şoyle ki;
Herşeyden once, yonetici durumunda olanlar buyuk bir vebÂl altındadırlar. Bu vebalin altından, aklı başında olan kac kişi kurtulabilir?
Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz bir Hadis-i şerif’lerinde:
“İnsanlara hukmeden Âmir, maiyyetindekilerin koruyucusu durumundadır ve onların hukukundan sorumludur.” buyurmuşlardır. (Muslim: 1829)
Yalnız devlet başkanı değil; hane reisi de boyledir, evin hanımı da, memuru ve işcisi de boyledir. Herkesin durumuna gore sorumluluğu vardır.
Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz bir Hadis-i şerif’lerinde:
“Din nasihattır.” buyurmuşlardır. (BuhÂrî

Ağacın suya ihtiyacı olduğu gibi, insanın da nasihata ihtiyacı vardır. Nasihat hayatın desteğidir.
__________________