Comertlik ve yardım etmede akarsu gibi ol
Oyleyse sen de, madde ve mÂn yoksulunun elinden tut ki, Allah da (celle celÂluhu) sana ucsuz bucaksız ruh ufukları bağışlasın.
Fukaraya kol kanat ger, malın-mulkun bereketlensin, ote yurdun genişlesin.
Bir ırmak gibi, gectiğin yerleri yeşert, guzelleştir; Allah da (celle celÂluhu) sana ebedî guzellik mulku bağışlasın!
Şefkat ve merhamette guneş gibi ol
Guneş, rahmet sıfatının tecellisidir.
Gorkemli varlığıyla hep gorevdedir.
Asırlar ust uste devrilir, cağlar art arda sıralanır, guneş hep aynı guneştir.
Bir goreve koşulmuştur ki, ikinci bir emre kadar kayıtsız şartsız itaattedir.
Işığıyla, hararetiyle bir sebildir butun varlıklar icin.
Şu dunya yuzunde birkac gun yok farz edelim guneşi, o zaman anlarız onun ne buyuk nimet olduğunu.
Ey Âdemoğlu, madem yaratılmışların en şuurlusu, en şereflisisin, guneş gibi ol!
Varlığına konmuş sevgi cevherinle, gonullere yonel!
İyi kotu demeden herkesi, hatt en cok da kotuleri, sevgisizleri kucakla!
Coğu gonullerin sevgisizlikle katılaşıp karardığını anla ki, beklentisiz sevginle kurumuş kalmış gonulleri yeşert, ışıldat!
Guneşin seni, beni aydınlatması; başkalarını aydınlatmasına engel değildir. İlÂhî kaynaktan beslenen sevgi, paylaşıldıkca coğalır, bereketlenir.
Sevgin guneş gibi koşe bucak her yanı, yurek yurek herkesi kuşatsın, aydınlatsın.
Sevgi ve merhamette guneş gibi ol ki, ilÂhî guneşin parıltıları da seni kucaklasın.
Guneş gibi ol ki, Allah (celle celÂluhu) sana, şu başımızda donup duran guneşten daha buyuk ihsan guneşleri bağışlasın!
"Ac herkese, acabildiğin kadar sîneni; ummanlar gibi olsun! İnancla geril ve insana sevgi duy; kalmasın alÂka duymadığın ve el uzatmadığın bir mahzun gonul..!"1
Başkalarının kusurunu ortmede gece gibi ol
Başkalarının hatalarını ortmek, araştırmamak buyukluk. Ve inancımızın gereği.
İnsanın bir hatasını yuzune vurmak, faydadan cok zarar getirir.
HÂlbuki olacaksa, dolaylı hatırlatma olmalı.
Gece nasıl her şeyi gorunmez kılıyorsa.
Sen de hataları oyle gorunmezliğe burundur.
Fahr-i KÂinat Efendimiz (sallallahu aleyhi vesellem) buyurdular: "Kim bir Musluman'ın ayıp ve kusurunu orterse, Allah TeÂl da (celle celÂluhu) o kimsenin ayıp ve kusurunu orter." 2
Sen birinin kusurunu ortersin, bu meziyete karşı sevap alırsın şuphesiz; ama bundan daha buyuk bir mukÂfat var: Yuce Allah da (celle celÂluhu) senin kusurunu orter.
Allah'ın (celle celÂluhu) kusur ortmesi, kulun kusur ortmesine benzemez. Hem dunyada bunun faydasını gorursun, hem ukbada.
Birinin kusurunu ortmekle onu mahcubiyet ve utanma duygusundan kurtarırsın; ama Allah'ın (celle celÂluhu) kusur ortmesi ilÂhî bir lutuftur.
Yuce Yaratıcı, bir kulunun kusurunu ortuyorsa, bunda inceden inceye bir af ihsanı var. Oyleyse senin bir kusurun ortulecekse, bin kusur ortmeye değmez mi?
Kusurları ortmenin nice hikmetleri var. Perde yırtılmasın, ara yerde pişmanlık ve tovbe icin fırsat kalsın diye gormezden gelinmeli hata ve kusur. Boylece nefsin arsızlaşmasına değil; vicdanın uyanmasına zemin hazırlanmalı.
Hiddet ve asabiyette olu gibi ol
"Ofke gelir goz kararır, ofke gider yuz kızarır."
Ofkenin mantığı yoktur.
Gelince kovar insafı, sağduyuyu.
Ofkeyi bir sel gibi kabarıkken frenlemek, en buyuk yiğitlik.
Efendimiz (sallallahu aleyhi vesellem) buyuruyor: "Ofke ateştir."; "Ofkelendiğiniz zaman hemen oturun, gecmediyse, uzanın yatın!"; "Ofke Ânında abdest alın!" Cunku ateşi su sondurur.
Ayakta olmak, harekete yakın olmaktır. Oturalım ki, fiilî teşebbusten bir adım uzak kalalım. Olmadı, yatalım ki, ofke bizden daha da uzaklaşsın.
Tevazu ve alcakgonullulukte toprak gibi ol
Toprak ayak altındadır. Bitirdikleri, gonullerde ve el ustundedir.
Toprak hakir gorunur, hep alcakgonulludur.
"Arz, Âlemin kalbi olduğu gibi, toprak unsuru da arzın kalbidir. Ve tevazu, mahviyet gibi maksuda isal eden yolların en yakını da topraktır. Belki toprak, en yuksek semÂvattan HÂlık-ı SemÂvata daha yakın bir yoldur..." (Mesnevi-i Nûriye-Şûle)
Hoşgorude deniz gibi ol
Allah'ın (celle celÂluhu) merhamet denizi sonsuz olduğu icin herkesi, her şeyi kuşatır. O'nun (celle celÂluhu) geniş mulkunde herkese, her şeye yer vardır; musamahası havsalalara sığmayacak kadar geniştir Yuce Rabb'imizin (celle celÂluhu).
Deniz de kuşatıcı, ucsuz bucaksız oluşu ile sonsuzluğun remzidir.
Denizde ne yaşamaz ki! Ama denizdeki varlıklar, kendi sınırlarını bilerek hayatlarını devam ettiriyor. Denizde her varlığının fıtratına gore yaşamasına musamaha gosteriliyor ki, bu masmavi sular Âlemi boylesine sırlı ve Âhenkli guzellik kazanıyor.
Hoşgoru de, insanı yuceltir, vicdan sahibi kusurluyu insafa cağırır.
Başka varlıklara musamaha ile bakmak, onlara bağrını acmak, buyuk olmanın gereğidir. Bağrını acan, sevgi kazanır.
Ya olduğun gibi gorun, ya gorunduğun gibi ol
Mu'min olmanın vasıflarındandır: Olduğu gibi gorunmek, gorunduğu gibi olmak.
Herkesin elinden, belinden, dilinden emin olduğu, guvenilir kimsedir Musluman.
O hÂlde icimiz dışımız bir olmalı; maskesiz!
İnsanları, kendin hakkında buyuk beklentilere sokup işini zorlaştırma.
Olduğumuz gibi gorunmemek başımıza işler acar. Bir gun mutlaka ortaya cıkar gercek.
İci dışı bir olmak, bir meziyet değil; bir mecburiyet mu'min icin.
Dipnotlar
1. M. Fethullah Gulen, Olcu ve Yoldaki Işıklar, Nil Yay., İzmir, 1998.
2. İbrahim Canan, Kutub-i Sitte Tercume ve Şerhi, Akcağ Yayınları: 17/315.
M. Said TURKOĞLU
__________________
Mevlana'da Gonul Zenginliği - Makale
Dini Bilgiler0 Mesaj
●27 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Eğitim Öğretim Genel Konular - Sorular
- Dini Bilgiler
- Mevlana'da Gonul Zenginliği - Makale