Apollo 11 uzay aracı Ay'a insan goturdu. Fakat Aya gidip gidilmediği hakkında bir cok tartışma yapılıyor. Gecenlerde eski bir Rus ajanının radyasyon yontemiyle oldurulmesiyle, devletlerin gizli yontemleri konusunda ne kadar az bir bilgiye sahip olduğumuz birkez daha ortaya cıktı. Dunya insanından saklanan o kadar cok gercek varki... Gozlerimizi gonullu olarak kapamaya devam ettiğimiz surece bizler , gerceklerden ve cevremizde olup bitenlerden habersiz yaşamaya devam edeceğiz.
Bu arada eğer aya giden (!!!) Apollo uzay aracından cekilen fotoğraflar sahte ise, NASA bunu yapma gereğini neden duydu.UFO NET komplo teorilerini araştırdı.
Mayıs 1961’de Başkan John F. Kennedy parlementoda şu acıklamayı yaptı. “Kendimize bir gorev belirlemeliyiz.Bu gorev, 20. yuzyılın sonuna kadar insanlı bir uzay aracını aya gonderip, guvenlik icinde tekrar dunyaya donmesini sağlamak.” İşte bu cumlelerden sonra ay yarışı başlamış oldu. Bu da Soğuk savaşın bir donum noktası oldu.
Eski Sovyetler Birliği bu yarışta hemen koşmaya başladı ve one gecti. 1961’de once ilk erkek kozmonotu, 2 yıl sonrada ilk kadını uzaya gonderdi. Ve bu kişiler dunya cevresinde donen ilk insanlar oldular.
Kennedy’nin bu konuşmasından bir yıl gecmeden John Glenn dunya yorungesine cıkan ilk Amerikalı oldu. Fakat 1967’de Apollo 1’in denenmesi sırasında aracta yangın cıktı ve 3 astronotun olumune yol acarak bu girişimlere buyuk bir darbe vurdu.
Bir cok zayıf noktanın yangına yol actığı bu trajediden sonra, uzay aracı konusunda sıfırdan ve başka bir arac geliştirme zorunluluğu doğdu. NASA’daki bir cok kişi 20. yuzyılın sonuna kadar ongorulen zaman limitinin başarıyla yakalanamayacağını duşunuyorlardı.
AY YARIŞI
4.10.1957 - SSCB ilk uydu olan Spoetnik 1’i uzaya fırlattı.
12.4.1961 – Yuri Gagarin Vostok 1 kapsulunde uzaydaki ilk insan oldu.
19.6.1963 – Valentina Tershkova Vostok 6 kapsulunde uzaydaki ilk kadın oldu.
18.3.1965 – Aleskey Leonov Vostok 2 kapsulunden dışarıya cıkarak uzayda yuruyen ilk insan oldu.
31.1.1966 – Rus uzay gemisi Luna 9 Ay uzerine yumuşak ve başarılı bir iniş yaptı.
21.7.1969 – Apollo 11 Ay’a iniş yaptı. Neil Armstrong ve Buzz Aldrin yuzeyde yuruduler.
İMKANSIZ RUYA
Yazar Bill Kaysing’e gore, Kennedy’nin sozlerini yerine getirebilmek en azından getirilmiş gibi yapmak NASA’yı bir komploya itti. Kaysing 1956 ve 1963 yılları arasında Apollo ucuşları ile ilgilenen bir firmada teknik yazarlık yaptı. Kaysing’e gore bu yıllar arasında NASA, insanlı bir uzay aracının aya gonderilmesi ve tekrar dunyaya geri getirilmesi konusunda bir başarılılık oranı testi yaptı. Sonucta bir insanın aya gidip tekrar dunyaya geri donebilme şansı % 0,0017 olarak saptandı. Kaysing’e gore 1969 yılı civarında NASA icin bu oranı % 100’e cıkarmak imkansızdı.
Bazılarına gore Kaysing’in duşuncesi bir yerde mantıklı. Aya giden Apollo 11’de kullanılan teknoloji bugunkuyle karşılaştırıldığında son derece ilkeldi. Oyleki aracta bulunan bilgisayarın hafızası bugun kullandığımız modern camaşır makinesinin hafızasından daha azdı.
TİYATRO OYUNU GİBİ
“Biz Aya Hic Gitmedik” adlı kitabında Kaysing, Apollo 11’in aya gitmiş gibi gosterilmesi icin NASA ve CIA’nin beraber calıştığını iddia ediyor. İnsansız uzay aracı “Saturn 5” fırlatıltıp gozden kaybolduktan kısa bir sure sonra tekrar dunyaya duştu. Ayrıca NASA Nevada’da gozden uzak bir yerde bir yeraltı mağarasında ayın yuzeyine benzeyen bir studyo inşa etmiş olabilir.
Filimde beraber calışacak olan astronotlarla kontrol merkezi arasında gecen konuşmalarlada desteklenecek olan bu senaryo sayesinde, herkesi ozelliklede rakibi Sovyetler Birliği’ni Amerika’nın aya gittiğine inandıracaktı. Bunun icin fotoğraflar ve filimler senaryoya eklendi ve son aşama olarak, askeri bir ucaktan icinde astronotların bulunduğu sahte bir uzay kapsulu bırakılarak dunyaya inmişler gibi gosterilecekti.
Kaysing dahada ileriye giderek, astronotların bu senaryoda inancla rol almalarını sağlamak icin beyinlerinin yıkandığınıda belirtiyor.
Başka bir Amerikalı yazar Ralph Rene’de astronotların aya ulaşabileceklerine inanmıyor. “NASA Amerika’yı Aylandırdı”adlı kitabında, astronotların kozmik ışınlardan yanmamaları icin Apollo uzay aracının en az 2 metre kalınlığında olması gerektiğini belirtiyor.
Teoriye gore NASA, 60’lı yılların sonlarında sahip olduğu teknolojiyle aya gidemeyeceği gerceğini anlayınca, işi sahtekarlığa dokmeye kalktı. Bu sahtekarlığın buyuk faydası olabilirdi. Birincisi bir propoganda olarak Ruslara karşı puan kazanılacaktı. İkinci olarakta uzay yolculuğu projesine akacak olan paralar Amerika’ya kalacaktı.
27 Ocak 1967’de fırlatılışından bir kac gun once Apollo 1’in astronot modulunde buyuk sorunlar vardı. Astronotlar modulde calışırlarken birden acil durum başgosterdi. Saat 18:30’u biraz gecmiştiki astronotlardan bir mesaj geldi. “Kokpitte yangın cıktı !” Saf oksijen tankları sebebiye bir kac saniye icinde moduldeki sıcaklık 1400 dereceye cıktı. Astronotlar Gus Grissom, Ed White ve Roger Chaffee karbonmonoksit gazından boğuldular. Teoriye gore NASA’nın bu yangın olayının sebeplerini bulup cozum bulması ve 2 yıl icindede yeni ve yeterli ozelliklere sahi başka bir modul yapıp Ay’a gondermesine imkan yoktu.
KOMPLO
Diğer bir teoriye gore ABD ve SSCB uzaya yolculuk teknolojisini gizlice birlikte geliştirmişlerdi. NASA fotoğrafları sahteleştirmişti cunku, Ruslarla birlikte ileride Mars’a gitmek icin aya us kuruyorlardı.
Bu teori “Alternatif 3” adlı şaka tv programında ortaya atılmıştı.( Bu program Anglia TV kanalındaki “Bilim Raporu” programı tarafından yapılmıştı.) Program aslında 1 Nisanda yayınlanacaktı. Ancak 20 haziran 1966 tarihinde yayınlandı. Hemen hasa izleyiciler tarafından tepkiler gelmeye başladı. Bu panik ortamı 1936’da Orson Welles’in “Dunyalar Savaşı” adlı radyo oyununun yol actığı panikle karşılaştırılabilir.
Belgesel dunyanın ekolojik dengesinin bozulmasının hızlandığını belirtiyordu. Bu sebeple uluslararası bilim adamları ve hukumetlerin danışmanlarından oluşan bir gurup 3 alternatif ile insanlığı kurtarmak istemişlerdi.
1. Nukleer başlıkları atmosferde patlatarak kirliliğin uzaya gitmesini sağlamak.
2. Buyuk yeraltı sığınakları yapılarak buraya seckin, zeki, zengin ve guc sahibi kişiler yerleştirilerek dunyanın tekrar yapılanmasını sağlamak.
3. Bu sonuncu alternatif uygulama amacıyla secildi.
" Aldrin ve diğer yapmacık astronotlar, ruhlarında taşıdıkları bu yalanla mı olecekler? "
Ralph Rene – Komplo teorisyeni
3. ALTERNATİF
Bu seceneğe gore insan kendisine en yakın yaşanabilir gezegene yani Marsa yerleşmeliydi. Bu programa gore 1950’lerin sonunda Amerikan ve Rus uzay sondaları ayın arka yuzunu araştırmak icin gonderildi. Ay’ın bu kısmı Mars’a gidilmek uzere kullanılacak bir istasyon kurulmak icin kullanılacaktı.Bu istasyon kurulur kurulmazda zengin ve guc sahibi secilmiş kişiler dunyayı terkederek Mars’a gideceklerdi.
Bu teorinin ne kadar inanılmaz olmasına ve gazetelerin bunun bir şaka programı olduğunu belirtmelerine rağmen bir cok kişi bu belgesele inandı. Programın sonunda rol alan aktorlerin adlarının bile gecmesine rağmen.
Hatta program komplo hakkında bazı gercekleri icerme ihtimaline karşın ABD’de yayınlanmadı.
Burada bir teoriden daha soz etmek istiyoruz. Bir Amerikalı araştırma grubu “Mars gorevi” , 20 yıl suren Mars fotoğrafları analizleri sonucunda, Mars’ın dunya dışı bir uygarlığın kalıntılarını barındırdığı sonucuna vardılar. Onlara gore en etkileyici şey ise Mars’taki yuz. NASA bunu bir ışık oyunu olduğunu soyluyor.
“Mars gorevi” grubunun başı Richard Hoagland mart 1996’da grubun ismini “Girişimci gorev” olarak değiştirdi. Cunku Ay uzerinde doğal olmayan oluşumlar bulduğunu duşunuyordu.
" Neil Armstrong kontrol merkezine ilettiği mesajında 2 buyuk cismin kendilerini izlediğini belirtti. "
Dr. Vladimir Azhazha – Moskova Universitesi.
KAYIP UYGARLIK
100 metreye kadar ayrıntı sunan uydular aracılığla alınan fotoğraflarda, duz cizgiler, daireler, kareler yolları, evleri ve şehirleri temsil ediyordu.
Hoagland ne yaptığını biliyordu.Bu arada ay ile ilgili ayrıntılı fotoğraflara baktığında geometrik şekiller gordu. O bunların ay uzerindeki şehirleri korumak amacıyla yapılmış cam kubbelerin kalıntıları olduğuna inanıyor. Yer cekimi olmadığı icin dunyada yapabileceğimizden cok daha buyuk cam kubbelerin ayda yapılabileceğini belirtiyor. Tahminlerine gore “kule” diye adlandırdığı yapıların yuksekliği 12 km.’yi buluyor. Hoagland’ın dediğine gore bunlar gezegenler arası yolculuk eden bir uygarlığa ait kalıntılardı ve Apollo astronotları onların varlığından haberdardı.
Rusların uzay sondası tarafından 1965’de dunyaya gonderilen bu ay fotoğrafında, Richard Hoagland’ın yapay olduğunu iddia ettiği gibi bir oluşum goruluyor.
AYDAKİ YARATIKLAR
İngiliz Ufo araştırmacılarının onde gelenlerinden Timothy Good iddialarında dahada ileriye gidiyor. Hatta “Cok gizlinin otesinde” adlı kitabında astronotların ayda dunyadışı canlılar gorduklerini iddia ediyor.Buna delil olarak Rus bilim adamlarınca takip edilen, Apollo 11 astronotlarından Neil Armstrong ve Buzz Aldrin ile kontrol merkezi arasında gecen gizli konuşmaları gosteriyor.
En ilginc sorulardan biriside şu: Neden NASA 60’lı yılların sonlarındaki Apollo ucuşlarından sonra bir daha Ay’a astronot gondermedi?
Belki gelecekte Ay, sırlarından daha cok ayrıntılar verecek bizlere.
SUSKUNLUĞUN KOMPLO TEORİSİ
“Mars gorevi” grubunun yoneticisi Richard Hoagland’a gore Apollo astronotları Ay uzerinde yerleşim yerlerine ait olan buyuk yapılar gorduler. Gizli bir radyo kanalı bu yapıları kontrol merkezine bildirilmek icin kullanıldı. Astronotlar dunyaya geri donduklerinde NASA tarafından, bu konuda bir tek kelime bile ağızlarından kacırmamaları icin uyarıldılar. Apollo 11, 12 ve 14 ucuşlarının devamları buyuk bir karantina altında gercekleşmişti. Bu ucuşların bazıları diğerleri tarafından izlenememişti. Bu gizli sayılabilecek ucuş gorevleri sırasında astronotlardan NASA’ya gordukleri yapılar hakkında detaylı bilgi vermeleri istenmiş bu konudada NASA onlara fotoğraf cekmeleri icin yeterince zaman vermişti. Otoriteler bu dunyadışı bir uygarlığa ait yapıların, normal halk tarafından gorulmelerini istememişti.
__________________