Almanya'daki Ağır İyon Araştırma Merkezi'nin bilim adamları yeni bir element keşfettiklerini acıkladı.
Elementlerin periyodik tablosuna eklenen bu yeni maddenin henuz bir adı yok; ondan "super ağır 112. element" diye soz ediliyor.
112 sayısı, atomdaki proton sayısına işaret ediyor.
Bu element, hidrojenden 277 kez daha ağır.
Ağır İyon Araştırma Merkezi'nde Sigurd Hoffman liderliğinde calışan ekip, 1976'dan beri yeni elementler arıyor.
Bu ekip bundan once de tabloya 107.-111. elementleri eklemişti.
Bunlar da 112. element gibi, laboratuar ortamında parcacık hızlandırıcılar kullanılarak uretilmişti.
112. element de 120 metre uzunluğundaki bir parcacık hızlandırıcıda, cinko ve kurşun atomları carpıştırılarak meydana getirildi.
Bu yolla yeni elementler uretme, cok zor ve başarı şansı duşuk bir işlem.
Ustelik uretilen atomlar da istikrarlı ya da kimyadaki ifadesi ile "kararlı" olmuyor ve birkac milisaniye icinde parcalanıyor.
Bu nedenle 112. elementin bugune dek yalnızca birkac atomu gozlemlenebildi.
Hoffman ve ekibinin ilk olarak 1996'da keşfettiği elementin bağımsız uzmanlarca da gozlemlenip doğrulanması, 13 yıl aldı.
Onemi
Bu buluşun onemini sorduğumuz kimyager Doktor John Kalman, "Sanıyorum bu nelerin var olabileceği ve atomların bir araya gelerek neleri oluşturabileceğini anlama konusunda ufkumuzu genişletiyor." diyor.
Bu bilgi de orneğin nukleer santrallerin ya da atom bombalarının işleyişini daha iyi anlamamıza yarayabilir.
Doktor Kalman'a gore bir atom ne kadar buyuk olursa o kadar kararsız oluyor.
82 numaralı atomdan daha ağır bir atom da bulunmuyor. İcinde 82 proton bulunan bu atom da kurşun.
Doktor Kalman "Bunun uzerindeki her element radyoaktiftir. Yani kararlı hale donuşmek icin, aşamalı olarak azalır. Kısacası kurşundan sonraki her element bir şekilde radyoaktiftir. Bunların bazıları fazla radyoaktif değildir. Yani yarılanma omurleri daha uzun surebilir. Ama ortaya cıkan son elementin yarılanma omru yarım dakika." diyor.
Yarış suruyor
Peki elementlerin periyodik cetveli nereye kadar uzayacak; bir noktada durması gerekmiyor mu?
Doğada doğal olarak bulunan son element, 1925 yılında keşfedilmişti.
Halen Rusya, ABD ve Japonya'dan ekipler yeni ve daha ağır elementler keşfetmek icin birbirleri ile yarış halinde.
2006'da Rusya'daki Ortak Nukleer Araştırma Enstitusu 118. elementi keşfettiğini ilan etti.
Kaliforniyum bir hedefin, kalsiyum iyonlarından oluşan bir ışın ile bombardımana tutulması yoluyla yapılan bu keşif, henuz bağımsız uzmanlarca doğrulanamadı.
Sigurd Hoffman ise gozunu daha da yukseklere dikmiş durumda.
"Biz aynı deneyi yaparak 120. elementi elde etmeye calıştık." diyor.
"Henuz 120. elementi goremedik ama var olduğuna inanıyoruz ve ışınlama suremizi uzatabilirsek, bunu da uretebiliriz."
"Bu bir yarış ve yarışta kazanan taraf olmak cok guzel."
(BBC Turkce)
__________________