Ucuncu gozumuz kapalı Gazetelerin kapak sayfası; gundemi oluşturan haber başlıklarına yer verir, ikinci sayfasında gundemi oluşturan haberlerin detaylarını bulurken, magazin haberlerini gormeniz de mumkun. Okuyucu ilk iki sayfayı okuduktan sonra gundem hakkında gerekli ve/ ve ya gereksiz pek cok olay hakkında haberdar olmaktadır. Gozlemlerime dayanarak soylemeliyim ki; pek cok okuyucu ucuncu sayfayı atlar, ilgi duyduğu başka bir sayfaya bakmayı tercih eder, bazı okuyucular ise ilk iki sayfadan sonrasına hic ilgi duymaz ve gazete okuma eylemi orada son bulur.
Peki, Siz gazetelerin ucuncu sayfa haberlerine bakıyor musunuz?
Neden ucuncu sayfa? Neden dort değil, beş değil? Bunu kim(ler) belirliyor; toplum, okuyucu, okuyucu tercihleri, gazete editorleri? Haber niteliğine gore mi? Neden magazin haberleri, toplumsal konuların yer aldığı onemli haberlerin oncesinde basılıyor?
Uc rakamına obsesif bir şekilde takılmamın nedeni; mantıklı bir sonuc bulma arayışında değilim. Bir mesaj verdiğine inanmak istiyorum sadece; Ey! Turk Milleti, ucuncu gozunu ac! Ac da oku! İcinde bulunduğun toplumun suc oranları neden artıyor, bir duşun!
Ucuncu sayfa; işkence, cinayet, suc olaylarının yer aldığı haberleri verir. Belki de en cok uzerinde durmamız gereken sayfadır; Ucuncu Sayfa! Cunku icinde yaşadığımız toplumsal konulara yabancılaşmamalıyız! İşlenen cinayetler ki şiddeti ve sayısı her gecen yıl artmaktadır ve kendi gibi olmayana uygulanan şiddet ve işkenceler ki turleri, yaş aralığı ve sayısı her gecen yıl değişiklik gostermektedir. Size 2013 yılının son aylarında işlenen birkac cinayet haberi vermek isterim. 2013 yılını, buyuk umutlarla 2014 yılına girerken geride bıraktık. Geride bıraktığımız sayısını bilmediğimiz cinayet sucları ve sucluları var. Peki, nasıl umutlusunuz 2014’ten? Daha mı farklı olacak bu toplumun ruh sağlığı? Hele de ucuncu gozumuz kapalıyken…
Cinnet geciren baba, cinnet geciren polis vb. pek cok başlık goruruz. Nedir bu cinnet hali? Neden herkes de olmuyor? Ruh sağlığı uzmanları bu konu hakkında neden yeterli ve acıklayıcı yazılar yazmıyor?
Cinnet geciren bir polis memuru once eşini sonra kendini vurdu. Eşini vurma sebebi; kıskanclık! BAM! İkinci haber Sabah Gazetesi’nden; bir emlakcı baba cinnet geciriyor ve yaşadığı evde imam nikahlı eşini ve iki kızını oldurup, kayıplara karışıyor. Bir ozel harekat polisi eşine uyguladı şiddet nedeniyle kendisinden uzaklaşan eşini ve ailesini oldurdu. Bu UC haberin ikisinde suclu olan kişiler polis memurları (hani canımızı, malımızı emanet ettiğimiz kişiler). Bu haberleri, 2013 yılının son cinayet haberleri olduğu icin sectim; suclular ya da profilleri uzerine dikkat cekmek istediğimden değil. Dikkat cekmek istediğim nokta; “Cinnet Hali”, “Suc oranının artması”, “Olen insanlar”…. Ve tabii ki bizim bunlara kayıtsız kalma halimiz!.. Cinnet hali dedikleri tamamen bir ruh sağlığı bozukluğunun sonucunda ortaya cıkan kriz halidir. Doğru zamanda doğru mudahaleler yapılmazsa sonucu acıdır. Birilerinin canını acıtır. Şiddet ve cinayet haberlerinin tamamını okuyun, suclu olan kimsenin sağlıklı duşunme ve karar verme yetisini kaybettiği sonucunu bulacağız. Her gecen gun artan bu populasyonda, yetersiz eğitim ve artan bilincsizlik hali, artan işsizlikte, elde edilen ekonomik şartların yetersizliğinde ruh sağlığımızda giderek bozuluyor. Eğer gerekli onlemleri almazsak ki bunun başı farkındalık sonra bilincli olmaktır, ucuncu sayfa olaylarının yenilerini duyacak ya da goreceğiz.
Yeterli duyarlılığa sahip olduğumuzu gosterdik; Van depremi ve sonrasındaki kampanyalar bunun en buyuk kanıtıdır. Ancak bu toplumsal bir sorunsal değil, bir doğal afetin yarattığı korkunc sonuctur ki devletin gerekli kollarının onlemler alması gereken cok da onemli bir konudur. Ancak anlatılmak istenen toplumsal duyarlılığımız ucuncu sayfa olaylarına kadar! Yaşadığımız toplumun sorunsallarını gormek istemiyoruz. Ortada ciddiye alınması gereken bir bilincin oluşması gereken bir konu var; şiddet uygulatan, birini oldurmeye neden olan beyinlerin, bedenlerin, ruhların sağlıklı olmadığı!
Seda BİRCAN-Uzm. Klinik Psikolog

[h=2]İstanbul Psikoloji uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]