Dermatolojide sac hastalıklarının en sık gorulenidir sac dokulmeleri. Sac dokulmesi bir tanı değil, araştırılıp adlandırılması gereken bir sorundur. Hastalar icin ise labirentin cıkmaz yollarından birisidir. Sacları dokulen hastalar fazlasıyla bunalmış ve tedaviler konusunda endişelidir.
İnsan sacı surekli buyume ve dinlenme donemleri ile buyur ve ayda ortalama 6-10 milimetre uzar. Normalde gunluk sac kaybı 50-100 teldir. Anormal sac dokulmesi durumlarında ise bu sayı artar ve taraklarda, banyo ve lavabo giderlerinde ve elbiselerde aşırı miktarda sac biriktiği gorulebilir.
Sacın yaşam dongusu uc fazdır.
Anagen faz (buyume fazı): 3-5 yıl surer. Sacın yaşam dongusunun %90’ını oluşturur.
Katagen faz (geciş fazı): Buyume evresinin sonunda sac kokleri kendilerini dinlenme evresine hazırlar. Buyume doneminden dinlenme donemine gecişe katagen faz denir. 3-5 hafta surer. Bu evrede sac kokleri en dip bolgelerinden başlayarak kendi icine coker.
Telogen faz (dinlenme fazı): Sacın kokuyle bağlantısı gevşer. Yaklaşık 3-5 ay suren bu donemden sonra sac kokunden ayrılır ve duşer. Sac telinin ayrıldığı bu yerden yenisi cıkar ve yeni bir dongu başlar.
Bugunku yazımda sizlerle en sık sac dokulmesine neden olan 3 hastalığı irdeleyip, tedavi aşamaları hakkında bilgi vereceğim.
Androjenik alopesi en sık gorulen sac dokulme nedenidir. Genetik olarak yatkın kişilerde androjen hormonların etkisiyle kıl folikullerinin minyaturleşmesidir. Erken yaşta gorulenlerde, artmış kardiovaskuler hastalık riski olduğu calışmalarda gosterilmiştir. Dermatoskopi muayenesinde % 20’den fazla kılın cap farklılığı mevcuttur. Kadın olgularda, tedavi oncesi serbest testesteron, DHEA-S, prolaktin duzeyleri bakılır. Bunun yanında depo demiri olan ferritinin 70 ng/ml ustunde olması gereklidir.
Bu hastalık grubunda tedavi en az bir yıl surmelidir. Topikal minoksidil en etkili urun olarak halen yerini korumaktadır. Erkeklerde %5 ‘lik, kadınlarda % 2’lik formu kullanılır. Tedaviye başladıktan sonra ilk 8 hafta telogen effluvium denilen sac dokulmesi gorulebilir, bu normal bir surectir. Etkili diğer tedavi seceneği, tip 2-5 alfa reduktaz enzimi inhibitoru olan finasteriddir. Bu tedavi ile % 91 hastada ilerleme durdurulurken, %66’sında klinik duzelme gorulur. Tedavi kesildiğinde ise saclar 1 yıl sonra eski haline doner. Finasterid kullanımı ile ilgili erektil disfonksiyon, kalıcı seksuel bozukluk geliştiğine dair yayınlar mevcuttur. Sperm sayısında ve kalitesinde değişiklikler gorulebildiğinden, cocuk yapmaya calışan ciftlere hamilelik sonrasında ilacın onerilmesi daha akılcı olacaktır. Kadınlarda gorulen androjenik alopeside bu ilac etkili bulunmamıştır. Kadınlarda yapılan calışmalarda sıkı karaciğer fonksiyon takibi ile birlikte Flutamid kullanımı ile etkili yanıt alınabilir .
İkinci sac dokulmesi nedenimiz Telogen Effluvium’dur.
Kıl dongusundeki karışıklık ve telogen donemdeki kıl oranının artışına bağlı, tum saclı deriyi kapsayan ani ve şiddetli bir sac kaybıdır. Sacta yaygın olarak incelmeler ve dokulmeler vardır. Telogen effluvium fiziksel ve psikolojik stres oluşturan olaylara karşı sac kıllarının tepkisidir. Toplum arasında bilinen sinirsel, mevsimsel sac dokulmesi bu tiptir. Kadınlarda daha sık rastlanır ve ozellikle 40-60’lı yaşlarda gozlenir. Herhangi bir yaşta da olabilir. Sacların tutam tutam dokulmesine neden olabilir.
Anagen kıllar zararlı bircok etkene karşı duyarlıdır. Telogen donemdeki kıllar ise goreceli olarak, sacı etkileyebilecek etkenlere karşı daha az duyarlıdır. Anagen donemdeki bir kıl zamanından once telogen doneme gecer. Boylece telogen donemdeki kıl oranı artar. Neden olan olaydan 3-5 ay sonra telogen effluvium başlar.
Telogen effluvium en sık doğum sonrası gozlenir. Genellikle doğumdan 2-4 ay sonra başlar ve birkac ay sonra kendiliğinden duzelir. Bazen bir yıla kadar dokulmeler devam edebilir.
Menapoz, tiroid hastalıkları (Hipo-hipertroidi), yumurtalık, bobrek ustu bezi ve hipofiz tumorleri, tifo ,sıtma , viral hastalık gibi yuksek ateşle seyreden hastalıklar bu tabloyu oluşturabilir. Bazı tansiyon, depresyon ve epilepsi ilacları, doğum kontrol hapları, A vitamininin fazla tuketilmesi ile de gorulur. Kanserler, bağ dokusu hastalıkları, yeme bozuklukları, HIV/ AIDS, demir eksikliği anemisi, cinko, biotin, esansiyel yağ asitlerinin eksikliği de Telogen effluvium nedenidir. Ağır yapılan ve proteinden eksik diyetlerin ardından, cerrahi operasyon ve kaza sonrası, psikolojik stres durumlarında da sac dokulmesi bu tiptedir.
Ancak olguların onemli bir kısmında belirgin bir neden bulunamamaktadır. Telogen effluviumu başlatan neden ortadan kalktığında, takip eden 2-3 ayda problem duzelir. Telogen kılların oranı normale doner. Ancak kıl yoğunluğunun başlangıc seviyesine donmesi icin 6-12 ay gerekebilir. Fakat temelde bazı sac sorunu yaşayan onemli sayıdaki hastalarda bu durum devam edebilir. Dokulme yıllarca surer. Bu taktirde hastalığa “kronik telogen effluvium” adı verilir.
Tedavisi neden ortadan kalktığında yada tedavi edildiğinde genellikle kendiliğinde duzelen bir hastalık olmasıyla birlikte, destek tedavisi de uygulanır.
Saclar kan dolaşımı ile sadece diplerinden beslenir. Dışarıdan uygulanan kremlerin ve losyonların etkileri gecici olur ve yeterli etki sağlamazlar. Kullanıldığı muddetce ancak sacların iyi gorunmesini sağlarlar. En uygun tedavi nedene yonelik olandır. Sac dokulmesinin nedenleri araştırılır. Orneğin demir eksikliği anemisi varsa veya tiroitle ilgili problemler varsa bu problemler tedavi edilmelidir.
Sac icin gerekli maddeler ağız yolu ile alındığında veya mezoterapi yontemi ile saclı deriye enjekte edildiğinde etkili sonuclar sağlanır .
3. hastalığımız Alopesi Areata ‘dır. Halk arasında sackıran olarak bilinen bir sac dokulmesidir. Saclı deride, kaş ve kirpiklerde, sakal bolgesinde yama şeklinde dokulmeler olur. Diffuz şeklinde ise butun saclı deride yaygın dokulme, kaş , kirpik, sakal dokulmesi, kol ve bacak kıllarında dokulme de olabilir. Başlangıcta kucuk yama şeklinde olan dokulmelerin % 15-25 olguda total dokulmeye donduğu gozlenmiştir. Hafif formların % 34-50’si bir yıl icinde duzelir. Dermatoskopik muayenesi; sarı noktaların tum alanı kaplayacak şekilde yaygın olması, unlem işareti şeklinde kıllar ve siyah noktaların gorulmesidir.
Tedavi : Cocuklarda tedavide ilk sırayı potent topikal kortizonlu ilaclar alır. Erişkinlerde ise saclı deriye yapılan steroid enjeksiyonları ile yanıt alınabilir. Topikal minoksidil tedavisi bu hastalıkta tek başına yeterli değildir. Yaygın olgularda kontakt iritasyon yapan maddelerin bu bolgelere surulmesi ile 6 ayda % 30 cevap alındığı bildirilmiştir. Gunluk doz steroid ve diğer immunsupresif tedavilerde tedavi sıralamasında yer almakta, sac ve kıl cıkışlarına neden olmakta ancak tekrarlama olasılığı % 50’nin uzerinde gorulmektedir. Son zamanlarda uygulanan mezoterapi ve PRP tedavileri ile yuksek başarı yanıtı sağlanabilmektedir.
Son olarak sizlere sac dokulmesinde başarılı bulunan PRP tedavisinden kısaca bahsetmek istiyorum.
PRP (Platelet Rich Plazma) yontemi, modern tıbbın gelişmesinde devrim niteliğinde gelişme yaratan yeni bir tedavi yontemidir. Ulkemizde yeni yeni uygulamaları başlamış olan PRP yontemi; sac dokulmesi, deri tabakasının gencleştirilmesi ve yenilenmesi, yaraların iyileşmesi, akne izlerinin tedavisi gibi alanlarda uygulanan alternatif bir tedavi yontemidir.
Dokuların iyileşmesinde ve kanın pıhtılaşmasında onemli rolu olan ve adına trombosit denilen kan hucresinden zengin plazmadır. Başka bir deyişle otolog (kendisi) kan konsantrasyonu da denilebilir.
PRP ile, zayıflayan veya olmeye başlayan sac koklerinin, tuy haline gelmiş sac tellerinin canlandırılması ve eski sağlığına kavuşturulması hedeflenmektedir. Uygulanacak kişinin kendi kanından alınan ve ozel işlemlerle akyuvar ve trombositlerin ayrılması sonucu elde edilen solusyonun seyrelmiş ya da sacsız bolgeye enjekte edilmesi işlemidir.
PRP (Platelet Rich Plazma) yonteminin klinik gecmişi 1990’ lı yıllardır ve gunumuze kadar başarıyla uygulanmıştır. Onceleri yuz cene ameliyatlarında yaraların iyileşmesini hızlandırmak icin, sonraları ise kalp cerrahisi, kronik yara iyileşmesi, spor hekimliği, ortopedik cerrahi alanlarında sıklıkla kullanılmaya başlanmış, şimdi laboratuvarda kultur ortamında hucre ayrışmasında kullanılmaktadır. Ayrıca en son kullanım alanı olarak kozmetik endikasyonlardır. 2004 yılından gunumuze pek cok ulkede cilt antiaging ve rejuvenasyon tekniği olarak uygulanmaktadır.
PRP yonteminin saca uygulanması işlemi: Hastadan alınan kan santrifuje edilerek kırmızı kan hucrelerinden ayrılır. Plazma kısmı ozel bir işleme tabi tutularak seyrelmiş ya da sacsız bolgeye enjekte edilir. PRP tedavisinde ozel işlemle elde edilen plazmada akyuvarlar, trombositler, pıhtılaşma faktorleri ve trombosit buyume faktorleri (PGF) bulunur. Bu yontemde buyume faktoru kok hucrelerinin gocunu ve coğalmalarını tetikler. Bu sayede dokuda yenilenme sureci başlamış olur.
Ayda 1 kez toplam 3 seans yapılan uygulama ile sac kokleri guclenmekte ve zayıf sac telleri dokulmemektedir. Son seanstan 3 ay sonra 4. Seans uygulanarak işlem tamamlanır. Kadın ve erkekteki tum sac dokulme tiplerine (androgenetik alopesi, hormonal, alopesi Areata yani sackıran, kronik şeker, troit hastalıklarına bağlı dokulmeler, protein, demir eksikliğine bağlı, ilaclara bağlı dokulmeler dahil…) uygulanabilir.
[h=2]Bursa Dermatolog uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]
Sac dokulmeniz mi var ?
Sağlık0 Mesaj
●29 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Sağlık
- Sac dokulmeniz mi var ?