Bebeklerin anneyle ilişkisi henuz doğmadan başlıyor. Ozellikle biyolojik bağla başlayan ilişki, annenin cocuğunun hareketlerini hissetmesiyle beraber bambaşka bir boyuta geciyor ve hep bahsedilen muhteşem anne cocuk ilişkisi manevi anlamda da zenginleşiyor.
Anne cocuğunun hayatında bu anlamda hep bir mutlak otorite konumundayken maalesef babalar icin aynı şeyi soylemek mumkun değil. Babalar cocuklarla ilişkilerinde neredeyse bir ucuncu kişi konumunda ve bu durum doğumdan sonra da suruyor. Hatta babaların cocuklarıyla oluşturdukları baba cocuk ilişkisinin derinleşmesi bazen 18 ayı bulabiliyor.
Baba cocuğunun doğmadan onceki varlığına sadece gozlemci olarak katılabiliyorken anne cocuğun her hareketini doğrudan hissediyor, onunla ozel bir ilişki geliştiriyor. İşte bu nedenledir ki anneler cocuklarına karşı daha korumacı ve kıskanc olabiliyorlar.
Doğumla birlikte, 9 ay boyunca gun gun gelişimine yuvalık ettiği cocuğunun kendisinden kopmasını kabullenmek anne acısından bazen zor olabiliyor ve cocuğunu herkese karşı korumaya ve sakınmaya başlıyor. Korumak doğal bir annelik gudusu ve ozellikle ilk aylarda cocukların ne kadar savunmasız ve mikroplara ve hastalıklara karşı ne kadar direncsiz olduklarını duşunduğumuzde annelerin bu tavrını anlamak mumkun.
Ancak anneler bu korumacı tavrı en yakınındaki kişilere de gostermeye başladıklarında durum farklılaşıyor. Zaman zaman annenin cocuğunu, babasından bile sakındığını,cocuğun bakım, temizlik gibi ihtiyaclarını kendi başına yapmak istediğini ve babayla paylaşmaktan kacındığını goruyoruz. Erkeklerin ev işleri ve cocuk bakımı gibi bir cok konuda yatkın olmadıklarını biliyoruz elbette. Ancak burada soz konusu olan kendi cocuğu olunca, babaların ozellikle son yıllarda cok katılımcı olduğunu, bebek bakımı konusunda ciddi anlamda meraklı ve paylaşımcı olduğunu goz ardı edemeyiz. Ustelik bu tip cabaların doğuştan gelen ozellikler olmadığını ve zamanla oğrenilip alışkanlık haline geldiğini da hatırda tutmak gerekiyor.
Biz anneler nasıl ilk cocuklarımızda acemilik cekip sonradan bazı şeyleri sıradan hale gelecek kadar kavradıysak, aynı şey erkekler icin de gecerli. Hatta erkeklerin bazen annelerden daha fazla caba gosterdikleri, daha başarılı oldukları da bir gercek. Dolayısıyla annenin neler hissettiğini anlayarak, cocukların bazı ihtiyaclarının giderilmesi konusunda babalara da fırsat verilmesi gerektiğini hatta ozellikle baba cocuk arasındaki ilişkinin gelişmesi ve yerleşmesi acısından bunun cok onemli olduğunu hatırlatmak isterim.
Cocuk biraz buyuduğunde annelerin cocukla ilgili sorumluluk almamakla eşlerini suclamalarının kokeninde de aslında baba cocuk arasındaki bu uzaklık yatar. Oysa daha ilk gunden itibaren cocuğun bakımında babalara daha fazla gorev verilmeli ve baba cocuğun hayatında en az anne kadar aktif rol almalıdır. Hem fiziksel anlamda hem de cocuğun psikososyal gelişimi acısından baba cok onemli bir figurdur.
Bebekle beraber yaşanan ilk gunler, ilk aylar genellikle zordur ve ozellikle bizim toplumumuzda anneanneler, teyzeler, babaanneler, halalar hemen devreye girer, anneye yardımcı olurlar. Bu arada ‘sen duzgun tutamıyorsun, sen yediremezsin, sen bezini değiştiremezsin, bırak ben yaparım’ turundeki uyarılar bebekle baba arasına mesafe koymaktan başka bir işe yaramaz ve baba cocuğunun o ilk aylarında da sadece seyirci olma konumundan kurtulamaz. Oysa olması gereken ilk anlarda sağlıklı ve guvene dayalı bir baba cocuk ilişkisidir ve bu da doğrudan doğruya dokunarak, kucağa alarak ve bazı ihtiyaclarıyla birebir ilgilenerek gercekleşecektir.
Cocuk buyurken bazı şeyleri anne baba olarak birlikte oğreneceğimizi, zaman zaman yanlışlar yapma ozgurluğunun ve hakkının hem anne hem de baba acısından eşit olduğunu unutmamak gerekiyor.
Babası tarafından doyurulan, ninni soylenip uyutulan, banyo yaptırılan, kucağa alınan, sevilen bir cocuğun yaşadığı mutluluğu hem babanın hem de cocuğun elinden alma hakkımız yok. Onlar arasında gelişen sağlıklı ilişkinin de tadına doyulmaz. Ustelik anne olarak cocuk bakımıyla ilgili her şeyi ilk gunden yuklenip yorulmak yerine babasıyla paylaşıp,tadını cıkartmak en guzeli.
Bir cocuğun dunyaya gelmesinde anne ve babanın eşit sorumluluk ve pay sahibi olduğunu da unutmamak gerekiyor. Buyuturken de aynı sorumluluğu paylaşmak en sağlıklısı olacaktır.

[h=2]İstanbul Psikolog uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]