




aşağıdaki konuya meraklı olan okumaya devam edebilir

PHILADELPHIA DENEYI-1
Deney ile ilgili medyatik ciddi araştırmalar, 1980 de Philadelphia Deneyi ni perdeye getiren filme izin verildikten sonra başladı. Daha oncelerde, kamuoyuna gore olay sadece sacma bir soylentiydi. Charles Berlitz ve William Moore un ortak yazdıkları kitap bir fantazi olarak kabul gormuştu.
Ama deney ile ilgili kuşkular hala surmektedir, nedeni anlamsız bir soylenti dahi olsa aşağıda okuyacağınız olaylar dizisi, şaşırtıcı, duşundurucu ve gercekcidir.
Philadelphia Deneyi gunumuz şartları gozonune alındığında daha etkin ve duşundurucu bir iddiadır,olayda adı gecen bir avuc insandan geriye hemen hemen kimse kalmadığından kesin doğrulanma icin ABD gizli arşivlerinin acıklanması gerekmektedir. Fakat, film icin devlet tarafından zor izin verilmesi kuşku uyandırmakta ve dikkatleri yoğunlaştırmaktadır.Yaşamını Philadelphia Deneyi ni araştırmaya adayan ve bir de "A-Z ye Philadelphia Deneyi" adlı kitabı yazan ALFRED BİELEK bize tum olanları anlatırken, "neredeyse delirme noktasına geldiğini soyluyordu;
Philadelphia Deneyi tasarlanırken amac cok guclu bir elektromanyetik alanın sağlanarak gemilerin gorunmez olmaları ve bu sayede top mermilerinden ve denizaltıların atacakları torpitolardan korunmasıydı.
Hatta daha sonra,gorunmezlik alanını bir benzerinin denizde değil, havada oluşturarak onemli uslerin gorunmesinin engellenmesi de duşunulmuştu.
"EVRENSEL ZAMAN SAATİ"
Deneyin resmi ve bilimsel adı "PROJECT RAİNBOW" (Gokkuşağı Projesi) idi. Gokkuşağı Projesi, iddialara gore II.Dunya Savaşı sırasında kucuk destroyer tipi bir savaş gemisinin başından gecti.Olayın yeri Philadelphia Deniz Ussu ydu amac ise gemiyi duşmanın fark etmemesi icin gorunmez yapmaktı.Projeye gore,fikir orjinaldi ve duşman radarları hic fark etmeden gemi istenilen yerde birden ortaya cıkacaktı.Bilimsel tanımın adı;OPTİKAL GORUNMEZLİKTİ; ozel bir sistemle veya jeneratorle oluşturulan cok guclu manyetik bir alan gemiyi saracak, ışınları veya radar dalgalarını buker yada kırarken gemi gorunmez olacaktı. Duşuncesi dahi bir mucizeye benziyordu ve iddialara gore de Gokkuşağı Projesi başarılı olmuştu. Yani gemi fiziksel olarak kaybolmuş ve tekrar geri donmuştu. Tanıklara gore geminin uzerini bir pelerin gibi saran manyatik alan gorevini yapmıştı. Fakat ana hedef geminin kaybolduğu yerde değil, bir başka yerde ortaya cıkmasını sağlayabilmekti yani daha yaygın bir deyimle "ışınlama" yapılmalıydı
__________________