Gelişim kavramı genellikle olgunlaşma kavramı ile karıştırılarak kullanılmaktadır. Bu iki kavram birbirinden cok fazla ayırt edilememektedir.
Olgunlaşma kişinin doğuştan getirmiş olduğu potansiyelin zaman icerisinde ortaya cıkmasını ifade eder. Bu anlamda kişinin herhangi bir caba gostermesine gerek yoktur.Kendiliğinden meydana gelen bir surectir,gelişme ise daha farklı bir olayı ifade eder.
Gelişme olgunlaşmayı da icerir ve doğumdan olume kadar kişinin gecirmiş olduğu değişiklikleri anlatır.Başka bir ifadeyle her olgunlaşma gelişimdir ama her gelişim olgunlaşma değildir. Gelişim icin bireyin cabasına gerek duyulur.
Gelişim ile buyume kavramı da karıştırılmaktadır.Buyume daha cok fiziksel ozellikler icin kullanılırken gelişim, psikolojik ozellikleri de kapsayacak bicimde kullanılmaktadır.
Gelişim tek yonludur,kalıtım ve cevresel etmenler sonucu sağlanabilmektedir.
Gelişimin farklı alanlarda gercekleşmektedir,Seifert bu alanları ,fiziksel,zihinsel,psikoseksuel-psikososyal ahlak ve diğer dar kapsamlı alanların gelişimi(dil,mizah,kural) olarak sınıflandırmıştır.Ancak gelişimin bir butun olduğu unutulmamalıdır.Bu sınıflandırma,gelişim ozelliklerinin daha ayrıntılı olarak incelenebilmesi acısından faydalı olmaktadır.
Gelişimde de zamanlama cok onemlidir.İlgili davranış ilgili donemlerde kazanılmalıdır aksi takdirde kazanılamaz veya kazınılması zorlaşır bu donemlere kritik donem denilmektedir.Kritik donemlerde kazınılması gereken davranışlara gelişim gorevleri denilmektedir.Belli bir yaşam doneminin gelişim gorevleri fiziksel olgunlaşma, toplumsal beklentiler ve kişisel değerlerin etkisi altında belirlenir.Gelişim gorevlerinin başarıyla gercekleştirilmesi bir sonraki donem icerisinde ki gelişim gorevlerinin kolaylıkla gercekleşmesini sağlamaktadır.
Havighurst, ceşitli yaşam donemleri icin gelişim gorevleri olduğunu vurgulamış,Cocukluk donemini;bebeklik ve ilk cocukluk( 0-6 yaş),orta cocukluk (0-12 yaş) ve ergenlik cağı (12-18) yaş olarak kısımlara ayırmıştır.
Cocuğun gelişim gorevleri belirtilen donemler cercevesinde şu şekildedir;
Bebeklik ve İlk Cocukluk 0-6 Yaş Arası
Yurumeyi Oğrenme,
Katı Yiyecekleri Yemeyi Oğrenme,
Konuşmayı Oğrenme,
Beden Artıklarının Atılmasını Kontrol Etmeyi Oğrenme,
Cinsiyet Farklılığını ve Cinsiyeti Teşhir Etmemeyi Oğrenme,
Sosyal ve Fiziksel Gercekliği Tanımlamak İcin Kavram Oluşturma ve Dili Oğrenme,
Okumaya Hazır Hale Gelme,
Doğru ile Yanlışı Ayırma ve vicdan Gelişimine Başlama.
Orta Cocukluk 6-12 Yaş Arası

Gundelik Oyunlar İcin Gerekli Fiziksel Becerileri Oğrenme,
Buyuyen Bir Organizma Olarak Kendine Karşı Yararlı Bir Tutum Oluşturma,
Yaşıtlarıyla Gecinmeyi Oğrenme,
Uygun Erkeksi veya Kadınsı Sosyal Rolu Oğrenme,
Okuma, Yazma ve Hesap ile İlgili Temel Becerileri Oğrenme,
Gundelik Yaşam İcin Gerekli Kavramları Geliştirme,
Vicdan, Ahlak ve Değerler Sistemi Geliştirme,
Kişisel Bağımsızlığa Ulaşma,
Sosyal Grup ve Kurumlara Karşı Tutum Geliştirme.

Ergenlik 12-18 Yaş Arası

Her İki Cins Yaşıtlarıyla Yeni ve Daha Olgun İlişkilere Erişme,
Erkeksi veya Kadınsı Role Erişme,
Bedenini Kabul Etme ve Etkili Bicimde Kullanma,
Ana-Baba ve Diğer Bireylerden Bağımsızlığa Ulaşma,
Evlilik ve Aile Hayatına Hazırlanma,
Bir Meslek İcin Hazırlanma,
Bir Değerler Sistemi ve Ahlak Sistemi Edinme,
Toplumsal Acıdan Sorumlu Davranışı İsteme ve Kazanma.

Fiziksel gelişim baştan ayağa ve merkezden dışa doğru ilkesine uygun olan bir surectir. Bu gelişim sureci bireyin psiko-motor, duygusal, toplumsal ve zihinsel yaşamını da etkiler. Boylece bireyin kişilik gelişiminin de temeli oluşur. Bu nedenle bireyin yaşamında fiziksel gelişimin katkısı buyuktur.
Fiziksel gelişim, bedeni oluşturan tum organların gelişmesi, boyun uzaması, kilonun artışı, kemiklerin gelişimi, dişlerin cıkması ve değişmesi, kas, beyin ve tum sistemler(sinir,sindirim, dolaşım, solunum, boşaltım gibi) ve duyu organlarının gelişimidir.
Fiziksel gelişimin, insan hayatının neredeyse tamamını etkilediği bilinmektedir.
Ozellikle insan gelişiminin en hızlı olduğu donemler olarak bilinen bebeklik ve ergenlik doneminde kişide, gozle gorulebilir nitelikte değişiklikler meydana gelir. Gelişimin hızlı olduğu bu donemleri bireyin sağlıklı gecirişi, sonraki yaşamının sağlam temellerini oluşturur.
Cocuklarda bedensel gelişim, “donemsel”bir surectir. Bunun anlamı, fiziksel gelişimin duzenli bir hızla değil, belli donemlerde farklı hız derecelerine sahip “dalgalar” halinde gercekleşmesi, yani bazen hızlı, bazen yavaş olmasıdır (Mesleki Eğitim ve Oğretim Sisteminin Guclendirilmesi Projesi-Cocuğun Fiziksel Gelişimi,2007).
Buyume konusundaki araştırmalar, cocuklarda iki yavaş, iki hızlı olmak uzere dort belirgin buyume donemi olduğunu gostermiştir. Doğum oncesi ve doğum sonrasının ilk 6 ayı buyume hızı yuksektir.

Beslenme, bakım ve korumanın gelişimi yakından etkilediği bilinmektedir. Bunun yanında mevsimlerin de etkisinden soz edilmektedir. Butun cocuklarda olmasa da buyuk coğunluğunda altı- altıbucuk yaşından sonra mevsimlerin boy artışında etkili olduğu; Nisan-Ekim ayları arasındaki donemde boyun diğer donemlerden daha fazla uzadığı gozlenmektedir. Mekanizması kesin olmamakla birlikte ışık ve ısının endokrin sistem uzerine etkisi ile oluştuğu genel olarak kabul edilmektedir. Bu alanda tiroid ve adrenal korteksin etkisi diğer endokrin nedenlere gore daha belirgindir. Tiroid hormonu duzeyindeki yukseklik buyumeyi artırırken, kortizol duzeyi yuksekliği buyumeyi baskılamaktadır. Buyume hormonu ve insulin de mevsimsel değişikliklerden etkilenen diğer mediyatorlerdir ( Pedagoji Ders Notları,2007).

Araştırmalar, bedensel hastalıkların gelişim uzerinde sanıldığı kadar onemli bir etkisinin olmadığını gostermektedir. Hastalık doneminde gelişimde ortaya cıkan duraklamaların acığı, iyileşmenin ardından hızla kapatılır. Aynı şekilde prematur bebeklerin normal olculere ulaşma hızları da yuksektir. Araştırmalar beklenen ağırlığın beşinci ayda, boy gelişiminin ise ilk altı ayda, en fazla da ilk bir yıl icinde yakalandığını gostermektedir. Ancak suregen hastalıkların gelişimi olumsuz yonde etkileyeceği de genel olarak kabul edilen bir goruştur. İlk iki yıl icinde gozlenen boy sıcraması, yetişkinlik doneminde ulaşılacak boy uzunluğunun en onemli belirleyicisidir. Bu donemde ve daha sonra ergenlikte gozlenen sıcramada genetik etkenler onemlidir. Araştırmalar anne boyunun genetik etkinliğinin babadan daha fazla olduğunu savunmaktadır. Sıcramalar sırasında butun bedenin orantılı bir bicimde buyumesi tipiktir. Ancak bu orantıda şekilden cok olcu goz onune alınmalıdır. Orneğin beslenme bozukluğunda sadece ekstremiteler ya da baş değil butunuyle beden etkilenecektir.

Brazelton'a gore fiziksel gelişimde bebeğin etkileşimde olduğu cevre kadar, biyolojik ve genetik etkenlerin de onemi vardır. Bebeğin sergilediği davranışlar tum bu etkenler yanında icinde bulunduğu durumu anlatan bir işlevdir. Sağlıklı, uyanık ve aktif bir bebeğin cevresel uyaranlara bağlı olmadan gerek icsel duzenleme, gerekse cevreyi algılama ve denetleme becerisi uyanık olmayan bebekten cok daha fazladır ( Pedagoji Ders Notları,2007).
Cocuğun gelişim gorevlerinin dışında yine belirli yaş donemlerinde farklı bedensel gelişimi soz konusudur.Cocuğun yaş donemlerine ilişkin fiziksel gelişimi ise genel hatları ile şoyledir;
Anne karnında –uterus-doğum oncesi donem
Buyumenin en hızlı gercekleştiği donemdir.
2.ayın başında once kollar sonra da bacaklar belirir.
5.ayda ilk kıpırdanmalar başlar.
0-2 Yaş
Yeni doğmuş bebeğin coğu hareketi refleksler tarafından kontrol edilir.
Bu donemde bebeğin hareketleri istemli ve amaca yonelik değildir.
Bebeklikte baş ve boyuna yakın kaslar, govde, kol ve bacak kaslarına oranla daha gelişmiş durumdadır.
Kıkırdakların kemiğe donuşmesi
Sut dişlerinin hepsi bu donemde gelişimini tamamlar.
Oturma, emekleme,yurume, koşma gibi fiziksel-motor hareketlerin gelişimi de bu donemde gorulmektedir
2-6 Yaş
Sinir sistemi gelişimi buyuk olcude tamamlanır.
Kalbin buyumesi altı yaşına kadar cok hızlıdır
Solunum sisteminin ozellikle de akciğerlerin kapasitesinin gelişimi oldukca yavaştır
Sindirim sistemi yiyecekleri sindirebilir hale gelmiştir.
2–6 yaş cocukları buyuk kaslarını kucuk kaslarına gore daha iyi kullanırlar
6-12 Yaş
Kızlar ergenlik donemine 10–12 yaşlarında, erkekler ise 12–16 yaşlarında girerler
İnce motor kasların gelişimi erkeklerde kızlara gore daha yavaştır; ama donemin sonunda gelişimleri tamamlanır kalınkaslara oranla ince kaslar oldukca zayıftır.
12-18 Yaş
Fizyolojik ve hormonal değişiklikler kendini gosterir ve cinsiyet hormonlarının uretimini artması vucutta bazı değişikliklerin oluşmasına neden olur.
Cinsiyet hormonlarının diğer hormonlarla birleşmesi sonucu kemik ve kaslardaki buyume hızlanır.





[h=2]Balıkesir Pedagog uzmanlarına ulaşmak icin tıklayın![/h]