Re*sû*lul*lah’a iman etmiş ve bu uğurda bircok sıkıntıya katlanmış bahtiyar kadın*lardan biri de Ummu Şerik’ti (r.anha). Butun sıkıntılara rağmen inancında sebat eden, Allah’a teslimiyet ve tevekkulden ayrılmayan bu mubarek kadın, birkac defa CenÂb-ı Hakk’ın lutuf ve ikramına nail olmuştu. Hicret esnasında onun şoy*le bir kerametine şahit oluyoruz:
Ummu Şerik (r.anha), kendisiyle birlikte hicret edecek bir arkadaş bulamamıştı. Medine’ye giden bir Yahudi ailesine katıldı. Yolculuk esnasında suyu tukendi. Yahudi ailenin yanında su vardı. Fakat Yahudi, Ummu Şerik’e, dininden donme*dikce su vermeyeceğini soyledi. Hanımını da, “Ona su verirsen fena yaparım!” diye tehdit etti.
Hava cok sıcaktı. Guneş Âdeta kavuruyordu. Bu şartlarda susuz olarak yolcu*luk yapmak Ummu Şerik’i (r.anha) iyice hÂlsiz duşurmuştu. Zorlukla yuruyor, zorlukla konuşabiliyordu. Bu durum Yahudi’yi umitlendiriyor, Ummu Şerik’in biraz sonra dininden doneceğini tahmin ediyordu. Fakat Ummu Şerik imanın tadını almıştı bir kere. Dunyayı ahirete hicbir zaman tercih etmeyecek kadar kuvvetli bir imana sahipti. CenÂb-ı Hakk’ın mutlaka bir yerden yardım gondere*ceğine de inancı sonsuzdu.
Nitekim geceleyin, Allah’a olan teslimiyetinin peşin mukÂfatını gordu. Her*kesin uyuduğu bir sırada goğsunun uzerine bir miktar suyun konduğunu hisset*ti. Aldı, icti. Suya kanmıştı. Biraz sonra yol arkadaşlarını uyandırmak icin ses*lendi. Yahudi onun gur sesini işitince, “Ben su icmiş birinin sesini duyuyorum!” dedi. Şaşırmıştı. Hanımını sıkıştırdı. Kızdı, bağırdı. Ummu Şerik suyu hanımının vermediğini soyledi. CenÂb-ı Hakk’ın lutfuna mazhar olduğunu bildirdi. Ya*hudi, inanmıştı. Gorduğu bu keramet karşısında Kelime-i Şehadet getirerek Musluman oldu. Boylece Ummu Şerik (r.anha) hem dininde sebat etmiş, hem de kendisini Yahudi olmaya zorlayan birinin Musluman olmasına sebep olmuştu. Ayrıca CenÂb-ı Hakk’ın ihsanını kazanmıştı.
Ummu Şerik (r.anha) imkÂnı nispetinde Re*sû*lul*lah’a (a.s.m.) bir şeyler ikram et*mekten geri durmazdı. Re*sû*lul*lah’ı kendi nefsine tercih ederdi. Bir defasında kendisi yememiş, Re*sû*lul*lah icin bir miktar yağ biriktirmişti. Hizmetcisini ca*ğırdı, yağı Re*sû*lul*lah’a goturmesini istedi. Hizmetci denileni yaptı. Peygambe*rimiz, Ummu Şerik’in (r.anha) bu ikramından hoşnut oldu. Hizmetciye, yağ tulumu*nun ağzını bağlamamasını tembih etti. O da tulumu eve goturup bir yere astı. Ummu Şerik iceri girdiğinde gozune yağ tulumu ilişti. Tulum yağ ile doluydu. Hizmetciyi cağırdı, “Ben sana, bu yağı Re*sû*lul*lah’a gotur, dememiş miydim?!” di*ye cıkıştı. Hizmetci, kendisinin tulumu goturduğunu, onun şimdi yağ ile dolu ol*masından bir şey anlamadığını soyledi. Birlikte Re*sû*lul*lah’a gittiler. Peygambe*rimiz (a.s.m.) bunun Allah’ın bir lutfu olduğunu soyledi. Tulumun ağzını bağla*mamalarını tembihledi. Ummu Şerik sevincle oradan ayrıldı. Bu, Re*sû*lul*lah’a olan muhabbetinin peşin mukÂfatıydı.
__________________
Ummu Şerik (r.anha)
Peygamberler, Evliyalar ve Sahabeler0 Mesaj
●39 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Eğitim Forumları
- İslami Bilgiler
- Peygamberler, Evliyalar ve Sahabeler
- Ummu Şerik (r.anha)