Ateizmi Yıkan Gercekler | Yaratılış Delilleri - 17: Temizlik Delili


Temizlik Delili

Bir sokak gorseniz, bir supurge tarafından temizleniyor ve her tarafı tertemiz yapılıyor. Ancak sizler supurgeyi tutan eli goremiyorsunuz. Bu durumda, acaba butun dunya toplansa ve bu sokağı bizzat supurgenin kendisinin temizlediğini iddia etse, buna inanır mısınız? Supurgenin bizzat kendisinin bu sokağı supurduğune sizi ikna edebilirler mi? Elbette hayır! Hatta bu iddiaya gulersiniz. Cunku:

Sokağı supurmek icin hayat sahibi olmak lazımdır. Hayatı olmayan sokağı supuremez. HÂlbuki supurgenin hayatı yoktur.

Hem supurenin kuvveti olmalıdır. Kuvveti olmayan, supurgeyi hareket ettiremez. HÂlbuki supurgenin kuvveti de yoktur.

Hem supurenin iradesi olmalıdır. Temizlemeyi temizlememeye tercih edebilmelidir. HÂlbuki supurgenin iradesi de yoktur.

Hem supurenin ilmi olmalı, supurmeyi bilmelidir. HÂlbuki supurgenin ilmi de yoktur.

Supurenin merhameti de olmalıdır. Bu merhamet sebebiyle sokak sakinlerine acımalı ve onları pislikten kurtarmak icin bu fiili gercekleştirmelidir. HÂlbuki supurgenin merhameti de yoktur.

Hem supurenin hikmeti olmalı, faydayı ve menfaati tercih edebilmelidir. Gormesi olmalı, sokağı gorebilmelidir. İşitmesi olmalı, sokak sakinlerinin feryadını işitebilmelidir. Hikmeti, gormesi ve işitmesi olmayanın; sokağı temizleme fiiline hakiki fail olması mumkun değildir. Ayrıca bunlar gibi daha bircok sıfatı olmalıdır.

HÂlbuki bu sıfatların hicbiri supurgede yoktur. İşte supurgenin bu sıfatlara sahip olmamasından dolayı, supurgeyi tutan eli gormesek de bu hikmetli faaliyeti supurgeye değil, bu sıfatları taşıyan bir faile veririz. O eli gormememiz onun yokluğuna delalet etmez. Bilakis bu hikmetli faaliyet onun varlığına delalet eder ve onu ispat eder.

Acaba, kucucuk bir sokağı temizlemek gibi basit bir fiil dahi supurgeye isnat edilemez ve mezkûr sıfatlara sahip bir zatın varlığı kabul edilirse. Nasıl olur da bu koca kÂinatı ve kÂinatın sokaklarından biri olan Dunya’yı temizlemek, supurge hukmundeki sebeplere havale edilebilir.

Evet, bu kÂinat ve bu Dunya, daima işler buyuk bir fabrika ve her vakit dolar boşalır bir han ve bir misafirhanedir. HÂlbuki boyle işlek fabrikalar, hanlar ve misafirhaneler enkazlarla ve supruntulerle cok kirleniyor. Eğer pek cok dikkat ile bakılmazsa ve temizlenmezse icinde durulmaz, insan onda boğulur. HÂlbuki bu kÂinat fabrikası ve dunya misafirhanesi o derece pak, temiz ve kirsizdir ki; luzumsuz bir şey, menfaatsiz bir madde, tesadufî bir kir, icinde bulunmaz. Bulunsa da cabuk bir şekilde temizlenir.

Demek bu fabrikanın oyle bir sahibi vardır ki, bu koca fabrikayı ve bu buyuk sarayı, kucucuk bir oda gibi supurtur ve temizler.

Bir insan bir ay yıkanmazsa, kucuk odasını bir ay supurmezse cok kirlenir ve pislenir. HÂlbuki bu Âlemde hicbir kir ve pislik yoktur. Demek bu Âlem sarayındaki paklık ve temizlik, hikmetli ve dikkatli bir temizlikten ileri geliyor. Eğer o daimi temizlik ve dikkat ile bakmak olmasaydı, bir senede butun hayvanların yuz bin milletleri yeryuzunde boğulacak, uzaydaki yıldızların enkazları olume sebebiyet verecek ve dağlar buyukluğundeki taşları başımıza yağdıracaklardı…

HÂlbuki bu Âlem Allah’ın Kuddûs isminin tecellisi ile yıkanmış ve temizliği ile Allah’ın varlığına bir şahit olmuştur. Gelin şimdi şu Âleme dikkat ile bir bakın:

İşte denizler! Her gunler binlerce balık olur; ama hicbir cenaze goremezsiniz

İşte ormanlar! İclerinde yuz binlerce hayvan yaşar, her gun binlercesi doğar ve binlercesi olur; ama kirlilik eseri yok.

İşte hava! Onlarca zehirli gaz vardır; ama hicbiri havayı kirletemez.

İşte uzay! Uzaya baktığımızda da asla bir copluk goremeyiz.

Bunun sebebini bilim adamları şoyle izah ederler: Galaksiler birbirlerinin icinden gecerlerken, bilim adamlarının “halı temizleme” diye isimlendirdikleri bir hadise cereyan eder. Kendi onun*deki bir galaksinin icinden, yuksek hızla gecen bir galaksi bu hız sebebiyle diğer galaksideki gaz ve toz bulutlarını elektrikli bir halı supurgesi gibi ceker ve temizler. Daha sonra da bu tozları kendi icindeki yeni yetişen yıldızlara gıda olarak sunar.

Acaba, bu temizliğin tesadufun işi olması hic mumkun mudur? Aklını kaybetmeyen birisi, bu hikmetli temizliği sebeplerden veya tabiatın kendisinden bilebilir mi?

İşte ey Allah’ı inkÂra yeltenen kişi! Aklını başına al, eğer koca kÂinatın sesini işitemiyorsan, gel tek bir yaprağın sozlerini dinle, bak ne diyor! Diyor ki: “Bana bak, bendeki temizliği gor! Bak şu sokaktaki evlerin pencerelerine… Nasıl da bir-iki hafta temizlenmeyince her tarafları tozlanıyor ve kirleniyor. Ama bende ve diğer yaprak kardeşlerimde boyle bir toz ve kir goremezsin.

Acaba bizdeki bu temizliği hic fark etmiyor musun? Bizim bu temizliğimiz hic mi dikkatini cekmiyor? Acaba hic duşunmuyor musun, bizleri kim temizliyor?”
__________________