http://www.youtube.com/watch?feature...&v=Bchqxax3gRA

154. Sonra o kederin ardından (Allah) uzerinize icinizden bir kısmını ortup buruyen bir guven, bir uyku indirdi. Bir kısmınız da kendi canlarının kaygısına duşmuştu. Allah'a karşı cahiliye zannı gibi gercek dışı zanda bulunuyorlar; "Bu işte bizim hicbir dahlimiz yok" diyorlardı. De ki: "Butun iş, Allah'ındır." Onlar sana acıklayamadıklarını iclerinde saklıyorlar ve diyorlar ki: "Bu konuda bizim elimizde bir şey olsaydı, burada oldurulmezdik." De ki: "Evlerinizde dahi olsaydınız, uzerlerine oldurulmesi yazılmış bulunanlar mutlaka yatacakları (oldurulecekleri) yerlere cıkıp gideceklerdi. Allah, bunu goğuslerinizdekini denemek, kalplerinizdekini arındırmak icin yaptı. Allah, goğuslerin ozunu (kalplerde olanı) bilir."

155. İki topluluğun karşılaştığı gun, icinizden yuz cevirip kacanları, şeytan ancak yaptıkları bazı hatalardan dolayı yoldan kaydırmak istemişti. Ama yine de Allah onları affetti. Kuşkusuz Allah cok bağışlayandır, halîmdir (hemen cezalandırmaz, muhlet verir).

156. Ey iman edenler! Kardeşleri sefere veya savaşa cıktığında onlar hakkında, "Onlar bizim yanımızda olsalardı, olmezlerdi ve oldurulmezlerdi" diyen inkÂrcılar gibi olmayın. Allah, bunu (bu duşunceyi) onların kalplerine bir hasret (yarası) olarak koydu. Allah, yaşatır ve oldurur. Allah, yaptıklarınızı gormektedir.

157. Andolsun, eğer Allah yolunda oldurulur veya olurseniz, Allah'ın bağışlaması ve rahmeti onların topladıkları (dunyalıkları)ndan daha hayırlıdır.

Alıntı
__________________