Kıyamet gunun zamanı Ve: "Eğer gercekciyseniz bu vaad ne zaman olacak?" diyorlar.
De ki: "Size vaad edilen oyle bir gundur ki, ondan ne bir an geri kalabilirsiniz, ne de ileri gecebilirsiniz." (SEBE/29-30)
Yaklaşan yaklaştı. Onu Allah'tan başka acığa cıkaracak yoktur. (NECM/57-58)
(Onlar): "Doğru iseniz bu tehdit ne zaman olacak?" diyorlar
De ki: "(O'na ait) bilgi, Allah'ın yanındadır. Ben ancak apacık bir uyarıcıyım." (MULK/25-26)
Sana o kıyameti soruyorlar, ne zaman kopacak diye.
Sen nerde, onu anlatmak nerde?
Onun son ilmi Rabbine aittir. (NAZİ'AT/42-44)
İnsanlar sana kıyamet saaatini soruyorlar. De ki: "Onun ilmi ancak Allah'ın nezdindedir. Ne bilirsin belki kıyamet yakında olur." (AHZAB/63)
Goklerin, yerin ve her ikisi arasındakilerin hukumranlığı kendisine ait olan Allah'ın şanı yucedir. KıyÂmet saatinin bilgisi de yalnız onun yanındadır. Siz sadece O'na donduruleceksiniz. (ZUHRUF/85)
Sana, ne zaman kopacak diye kıyamet vaktini soruyorlar. De ki; onun bilgisi yalnızca Rabbimin katındadır. Onu tam vaktinde koparacak olan O'ndan başkası değildir. Onun ağırlığına goklerde ve yerde dayanacak bir kimse yoktur. O size ansızın gelecektir. Sanki sen onu cok iyi biliyormuşsun gibi sana soruyorlar. De ki, onun bilgisi Allah katındadır. Fakat insanların coğu bunu bilmezler. (A'RAF/187)
Şuphesiz ki, kıyamet saatinin bilgisi Allah yanındadır. Yağmuru O yağdırır, rahimlerde ne varsa (erkek veya dişi oluşunu, renk ve ozelliklerini) O bilir. Hicbir kimse yarın ne kazanacağını bilmez. Hicbir kimse hangi yerde oleceğini de bilemez. Şuphesiz ki Allah her şeyi hakkıyla bilir, her şeyden haberdardır. (LOKMAN/34)
Kuşkusuz o hukum gunu kararlaştırılmış bir vakit olmuştur. (NEBE/17)
Goklerin ve yerin gaybını bilmek Allah'a aittir. Kıyametin kopuşu yalnız bir goz kırpması veya daha az bir zamandan başkası değildir. Şuphesiz Allah her şeye kadirdir. (NAHL/77)
-
Kıyamet gunu kesin bir gercektir
Goğu, kitab durer gibi durduğumuz zaman, yaratmaya ilk başladığımız gibi, katımızdan verilmiş bir soz olarak onu tekrar var edeceğiz. Doğrusu biz bunları yaparız. (ENBİYA/104)
(Ey Muhammed!) De ki: "Allah sizi diriltir. Sonra sizi o oldurur, sonra da geleceğinde şuphe olmayan kıyamet gununde (diriltip) bir araya toplar. Fakat insanların coğu bilmezler. (CASİYE/26)
Olacak vak'a olduğu zaman
Onun oluşunu yalanlayacak kimse yoktur. (VAKİ'A/1-2)
Herhalde size vaad olunan kesinlikle olacaktır. (MURSELAT/7)
-
Kıyamet saatinden kacış yoktur
GunahkÂrlar ateşi gormuşler de artık ona duşeceklerini anlamışlardır. Fakat ondan kacıp sığınacak bir yer bulamazlar. (KEHF/53)
-
Yaklaşarak gelmektedir
Bu kitabı ve olcuyu hakla indiren Allah'tır. Ne bilirsin, belki de kıyamet saati yakındır! (ŞURA/17)
İnsanların hesab (gorme) zamanı yaklaştı. Onlar ise hÂl gaflet icinde, yan cizip aldırmıyorlar. (ENBİYA/1)
Yaklaşan yaklaştı. (NECM/57)
-

Apansız gelecektir
Onlar sadece bir tek cığlığa bakıyorlar, bir cığlık ki, onlar cekişip dururken kendilerini yakalayıverir.
O zaman bir vasiyette bile bulunamazlar. Ailelerine de donemezler. (YASİN/49-50)
Doğrusu bu azap onlara ansızın gelecek de kendilerini şaşırtacaktır. Artık ne geri cevrilmesine gucleri yetecek, ne de kendilerine muhlet verilecektir. (ENBİYA/40)
Artık onlar, kıyamet saatinin kendilerine ansızın gelivermesine mi bakıyorlar? Şuphesiz onun alametleri gelmiştir. Artık kıyamet kendilerine gelip catınca anlamaları neye yarar? (MUHAMMED/18)
Onlar kendileri farkına varmadan ansızın kıyÂmetin başlarına gelmesini mi bekliyorlar? (ZUHRUF/66)
-


Tek bir cığılıktan ibarettir
Cunku O (sura ufurmek) zorlu bir kumandadan ibarettir ki, derhal onların gozleri acılıverir. (SAFFAT/19)
Onlar sadece bir tek cığlığa bakıyorlar, bir cığlık ki, onlar cekişip dururken kendilerini yakalayıverir. (YASİN/49)
-

Daha once ne tanınmış, ne gorulmuştur
Sen de onlardan yuz cevir ki, o gun cağırıcı, gorulmedik muthiş bir şeye cağırır. (KAMER/6)
-

Kıyamet gununun tasviri
Yer o yaman sarsıntı ile sarsıldığı,
Yer, icindeki ağırlıkları cıkarıp dışarı attığı,
Ve insan: "Ona ne oluyor?" dediği zaman.
O gun yer, Rabbinin ona vahyetmesiyle haberlerini anlatacaktır. (ZİLZAL/1-5)
Sûr'a bir tek ufleme uflendiği,
Arz ve dağlar yerlerinden kaldırılıp şiddetle birbirine carpılarak darmadağın olduğu zaman,
İşte o gun olacak olur.
O gun gok yarılmış, sarkmıştır. (HAKKA/13-16)
O gun Sûr'a uflenir, boluk boluk gelirsiniz.
Gok de acılmış, kapı kapı olmuştur.
Dağlar yurutulmuş, serap olmuştur. (NEBE/18-20)
Dağlar serpildikce serpildiği
Dağılıp toz duman haline geldiği (VAKİ'A/5-6)
O gun gok erimiş bir maden gibi olur.
Dağlar da atılmış renkli yun gibi olur. (MEARİC/8-9)
Goğu, kitab durer gibi durduğumuz zaman, yaratmaya ilk başladığımız gibi, katımızdan verilmiş bir soz olarak onu tekrar var edeceğiz. Doğrusu biz bunları yaparız. (ENBİYA/104)
(Ey Muhammed!) Sana dağlar(ın kıyametteki durumunu) sorarlar, de ki: "Rabbim onları ufalayıp savuracak."
"Boylece yerlerini dumduz boş bir halde bırakacak."
"Orada ne bir cukur, ne de bir tumsek goreceksin." (TAHA/105-107)
-
Kıyamet gunu insanlar kabirlerinden cıkıp toplanırlar
Biz o gun (kıyamet gunu) onları bırakıvermişizdir. Dalgalar halinde birbirlerine girerler, Sûr'a da ufurulmuştur. Boylece onların hepsini bir araya toplamışızdır. (KEHF/99)

Sûr'a ufurulmuştur, bir de ne baksınlar kabirlerinden Rablerine doğru akın ediyorlar. (YASİN/51)
-

Goklerde ve yerde olan herkes korkuya kapılmıştır
Sûr'a ufurulduğu gun Allah'ın diledikleri mustesna goklerde ve yerde bulunanlar hep dehşete kapılır. Hepsi boyunları bukuk olarak O'na gelirler. (NEML/87)
-

Kafirler simalarından tanınırlar
Suclular simalarından tanınır, alınlarından ve ayaklarından tutulur. (RAHMAN/41)
Gozleri duşuk bir halde kendilerini bir zillet kaplar. Oysa onlar sapasağlam iken de secdeye davet ediliyorlardı. (KALEM/43)
Sûr'a ufuruleceği gun ki biz sucluları o gun, (gozleri korkudan) goğermiş olarak mahşerde toplayacağız. (TAHA/102)
-

Kafirlerin yuzleri kapkaradır
Hem o kıyamet gunu gorursun ki, Allah'a karşı yalan soyleyenlerin yuzleri kararmıştır. Kibirlenenlerin yeri cehennem değil mi? (ZUMER/60)
-
Gozleri dehşet icindedir
Ey Peygamber! Sakın zalimlerin yaptıklarından Allah'ın gÂfil olduğunu sanma! Ancak Allah, onların cezalarını, gozlerin dışa fırlayacağı gune erteler.
O gun, başlarını dikerek koşacaklar, gozleri kendilerine bile donmeyecek ve gonulleri bomboş kalacaktır. (İBRAHİM/42-43)
-
Muminler nurlarından tanınırlar
O gun inanan erkekleri ve inanan kadınları gorursun ki nurları, onlerinde ve sağlarında koşuyor. (Kendilerine): "Bugun mujdeniz altlarından ırmaklar akan, iclerinde ebedi kalacağınız cennetlerdir." (denilir) İşte buyuk kurtuluş budur!
O gun munafık erkekler ve munafık kadınlar o iman edenlere şoyle diyeceklerdir: "Bize bakın da sizin nurunuzdan alalım?" Onlara: "Arkanıza donun de nur arayın!" denilir. Aralarına kapılı bir sur cekilir ki, onun icinde rahmet, dışında da azap vardır. (HADİD/12-13)
Yuzler var ki, o gun parıl parıl,
Guler, sevinir. (ABESE/38-39)
-

Kıyamet gunu Allah'ın izni olmadan kimse soz soyleyemez
O gun gelince Allah'ın izni olmadan hic kimse konuşamaz. Onların kimi bedbaht, kimi de mutludur. (HUD/105)
O gun, hicbir tarafa sapmadan o davetciye (Sûr'a ufleyenin cağrısına) uyarlar. Oyleki, RahmÂn'ın heybetinden sesler kısılmıştır. Artık bir fısıltıdan başka hicbir şey işitemezsin. (TAHA/108)
-
Kıyamet gunu sorgulanırlar
Kıyamet saatinin gelip cattığı gun suclular, her umidi keserler.
Allah'a ortak koştuklarından, kendilerine şefaat edecekler de bulunmaz. Onlar, o zaman Allah'a koştukları ortakları inkÂr ederler. (RUM/12-13)
O gun ki, hepsini mahşere toplayacağız, sonra da o şirk koşanlara "Haydi yerlerinize! Siz de, ortak koştuklarınız da!" diyeceğiz. Artık aralarını iyice acmışız. O ortak koştukları şeyler, "Siz bize tapmıyordunuz ki." diyecekler.
"Şimdi sizinle bizim aramızda şahit olarak Allah yeter. Sizin bize ibadet ettiğinizden bizim haberimiz yoktur" (diyecekler). (YUNUS/28-29)
Ve hele o gun Allah onları cağırarak: "Benim ortaklarım olduklarını iddia ettikleriniz hani, nerede?" diyecektir. (KASAS/74)
Rablerinin huzurunda durduruldukları zaman onları bir gorsen! Rableri onlara şoyle der: "Bu, bir gercek değil midir?". Onlar da: "Rabbimize yemin ederiz ki gercektir" derler. Rableri de onlara: "Oyleyse inkÂrınız sebebiyle azabı tadın!" der. (EN'AM/30)
Ve o Allah'a ortak koşanlar, ortak koştuklarını (putları) gordukleri zaman: "Rabbimiz! İşte bunlar, seni bırakıp da kendilerine taptığımız ortaklarımızdır" diyecekler. Koştukları ortaklar da onlara; "Siz mutlaka yalancılarsınız" diye soz atarlar.
O gun Allah'a teslim bayrağını cekerler, butun o uydurdukları şeyler kendilerini bırakıp kaybolup gitmişlerdir. (NAHL/86-87)
Ve o (kıyamet) gunu Allah kÂfirlere şoyle buyuracak: "Ortaklarım ve şefaatcılarınız diye zannettiğiniz putlarınızı cağırın." Muşrikler onları cağırırlar, fakat kendilerine cevap vermezler. Biz, kÂfirlerle ilÂhları arasına ateşten bir engel koymuşuzdur. (KEHF/52)
Ve durdurun onları, cunku sorguya cekilecekler. (SAFFAT/24)
O gun hepsini mahşere toplayacağız. Sonra Allah'a ortak koşanlara: " Hani nerede o Allah'a ortak saydığınız ortaklarınız?" diyeceğiz.
Sonra, (Onlar): "Rabbimiz, Allah'a yemin ederiz ki, biz muşriklerden değildik" demekten başka bir ozur bulamayacaklar.
Bak, vicdanlarına karşı nasıl yalan soylediler! O uydurdukları putlar da kendilerinden kaybolup gitti. (EN'AM/22-24)
O gun Allah onları cağırarak, "Benim ortaklarım olduklarını iddia ettikleriniz, hani nerede?" diyecektir.
(O gun) haklarında azaba itilme, hukmu gercekleşen kimseler, "Rabbimiz! Biz nasıl azmışsak, işte bu azmışları da oylece azdırdık. (Onların suclarından) beri olduğumuzu sana arzederiz. Zaten onlar aslında bizlere tapmıyorlardı." derler.
"(Allah'a koştuğunuz) ortaklarınızı cağırın!" denir, onlar da cağırırlar; fakat kendilerine cevap vermezler ve (karşılarında) azabı gorurler. Ne olurdu (dunyada iken) doğru yola girselerdi!
O gun Allah onları cağırıp "Peygamberlere ne cevap verdiniz?" diyecektir. (KASAS/62-65)
-

Kıyamet gunu herkes tek başına sorgulanır
Kıyamet gunu onların herbiri Allah'ın huzuruna tek başına cıkacaktır. (MERYEM/95)
-

İnsanlar uc sınıf olacaktır
Ve sizler uc sınıf olduğunuz zaman
Sağın adamları (var ya) ne mutludurlar onlar!
Solun adamları ise ne uğursuzdurlar onlar!
Onde olanlar (var ya), onlar oncudurler.
İşte o yaklaştırılanlar, (VAKİ'A/7-11)
-

Muminlerin kitabı sağdan verilir
Kitabı sağından verilen, "alın okuyun kitabımı.."
"Cunku ben hesabıma kavuşacağımı sezmiştim" der.
Artık o hoşnut bir hayattadır.
Yuksek bir cennettedir. (HAKA/19-22)
-

Kafir olanların kitabı soldan verilir
Kitabı sol tarafından verilen ise der ki: "Keşke kitabım verilmeseydi de,
Hesabımın ne olduğunu bilmeseydim,
Ne olurdu o olum, iş bitirici olsaydı. (HAKKA/25-27)
-

Allah kıyamet gunu Şeytanı ve dostlarını haşredecektir
Rabbine andolsun ki biz onları (oldukten sonra dirilmeyi inkÂr eden kÂfirleri) şeytanları ile beraber elbette ve elbette mahşerde toplayacağız. Sonra onları muhakkak cehennemin etrafında dizleri ustu hazır bulunduracağız (ki cennetlikleri gorup hasret ceksinler) (MERYEM/68)
-

Kıyamet gunu hassas teraziler kurulur
Biz kıyamet gunu icin doğru teraziler kurarız; hicbir kimse hicbir haksızlığa uğratılmaz. Yapılan amel, bir hardal tanesi ağırlığınca da olsa, onu getirir (tartıya koyarız.). Hesap gorenler olarak da biz kÂfiyiz. (ENBİYA/47)



KAYNAK
__________________