Allah-u TeÂl Resulullah AleyhisselÂm hakkında Âyet-i kerime’sinde:
“Allah’a cağıran (Muhammed’e) uyun ve ona iman edin ki Allah da sizin gunahlarınızı bağışlasın ve sizi can yakıcı azaptan korusun.” (AhkÂf: 31)
Buyuruyor.
F.Gulen şoyle soyluyor:
“Herkes kelime-i tevhidi esas alarak cevresine bakışını yeniden gozden gecirmeli ve ıslÂh etmelidir. Hatta kelime-i tevhidin ikinci bolumunu yani Muhammed Allah’ın resuludur kısmını soylemeksizin sadece ilk kısmını ikrar eden kimselere rahmet ve merhamet bakışıyla bakmalıdır.” (Kuresel Barışa Doğru: 131. sh)
Bu soz kufurdur. Peygamber AleyhisselÂm Efendimiz’i inkÂrdır.
Oysa insan Allah-u TeÂlÂ’ya iman edip Resulullah AleyhisselÂm’a iman etmedikce hicbir zaman iman sahibi olmaz.
“Kim Allah’ın indirdiği hukumlerle hukum vermezse işte onlar kÂfirlerdir.” (MÂide: 44)
Bunlara bu nazarla bakın!
•
Allah-u TeÂl Resulullah AleyhisselÂm hakkında Âyet-i kerime’sinde:
“Allah’a cağıran Muhammed’e uymayan kimse bilsin ki, Allah’ı yeryuzunde Âciz bırakamaz. Kendisinin O’ndan başka dostları da bulunmaz. İşte onlar apacık bir sapıklık icindedirler.” (AhkÂf: 32)
Buyuruyor.
O ise yahudi ve hıristiyanlar hakkında inen 87 kadar Âyet-i kerime’yi inkÂr ediyor ve şoyle soyluyor:
“Yahudi ve hıristiyanları kınayan ve azarlayan Âyetler ya Muhammed A.S doneminde yaşayan ya da kendi peygamberleri doneminde yaşayan bazı yahudi ve hıristiyanlar hakkındadır.” (Kuresel Barışa Doğru: 45. sh)
İşte goruyorsunuz ya, Âyet-i kerime’nin hukmunu kaldırmaya calışıyor.
“Onlara: “Allah’ın indirdiği Kur’an’a ve Peygamber’e gelin!” denildiği zaman, munafıkların senden busbutun uzaklaştıklarını gorursun.” (NisÂ: 61)
Bunlara bu nazarla bakın!
•
Allah-u TeÂl Âyet-i kerime’lerinde:
“Sizin dostunuz ancak Allah’tır, O’nun Peygamber’idir. Bir de, Allah’ın emirlerine boyun eğerek namazlarını kılan, zekÂtlarını veren muminlerdir.” (MÂide: 55)
“Eğer tovbe ederler, namazı kılarlar, zekat verirlerse artık onlar dinde sizin kardeşlerinizdir.” (Tevbe: 11)
Buyuruyor.
Fetullah Gulen de Papa’ya gonderdiği mektubunda şoyle soyluyor:
“Amacımız bu uc buyuk dinin inananları arasında hoşgoru ve anlayış yoluyla bir kardeşlik tesis etmektir.” (9 Şubat 1998, bkz. Aksiyon, 167. sayı)
Hazret-i Allah’ın kÂfir dediği insanlarla hoşgoru ve anlayış adı altında kardeşlik kurmak istiyor.
Bu sozuyle bu Âyet-i kerime’leri alenen inkÂr etmiştir.
“Sizden kim onları dost edinirse, işte onlar zÂlimlerdir.” (Tevbe: 23)
Bunlara bu nazarla bakın!
•
Allah-u TeÂl Âyet-i kerime’sinde:
“Hidayet kendisine apacık belli olduktan sonra, Peygamber’e muhalefet edip inananların yolundan başkasına uyan kimseyi donduğu o yolda bırakırız. Ahirette de kendisini cehenneme sokarız. Ne kotu bir donuş yeridir orası!” (NisÂ: 115)
Buyuruyor.
O ise Vatikan’a Papa’yı ziyaret etmek icin gittiğinde şoyle soyluyor:
“Papa 6. Paul cenapları tarafından başlatılan ve devam etmekte olan Dinlerarası Diyalog İcin Papalık Konseyi (PCID) misyonunun bir parcası olmak uzere burada bulunuyoruz. Bu misyonun tahakkuk edişini gormeyi arzu ediyoruz. En aciz bir şekilde hatta biraz curetle, bu pek kıymetli hizmetinizi icra etme yolunda en mutevazı yardımlarımızı sunmak icin size geldik.” (9 Şubat 1998, bkz. Aksiyon, 167. sayı)
Papalık misyonu diyalog ve hoşgoru adı altında muslumanların hıristiyanlaştırılmasıdır.
“Dinlerarası diyalog, Kilise’nin butun insanları Kilise’ye dondurme amaclı misyonunun bir parcasıdır.” (Jean Paul II. Redemptoris Missio Roma: 1991)
Bir parcası olmak istediği misyon işte bu!
Bunların “Kiliseye dondurme” misyonunun parcası olduklarını oğreniyoruz.
“Onlardan bir coğunu, kÂfirleri dost edindiklerini gorursun. Nefislerinin kendileri icin one surduğu şey ne kotudur! Allah onlara gazap etmiştir ve onlar azap icinde ebedî kalacaklardır.” (MÂide: 80)
Bunlara bu nazarla bakın!
•
Allah-u TeÂl Âyet-i kerime’sinde:
“Ey iman edenler! Yahudileri ve hıristiyanları dost edinmeyin. Onlar birbirinin dostudurlar. Sizden kim onları dost edinirse o onlardandır.” (MÂide: 51)
Buyuruyor.
Bu kufru hoş goren ve hoş gostermeye calışan ise şoyle soyluyor:
“Gerekirse bu mevzuda her koşe başında bir hoşgoru vakfı kurulmalı, herkes hoşgoru soluklamalı.” (30 Eylul 1996 Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı’nın ‘Mutlu Yarınlar İcin Elele' programında yaptığı konuşma)
Hıristiyan Haclılar ve yahudilerin İslÂm’ı ve muslumanları yok etmek icin taarruz etmeleri, Peygamberimiz AleyhisselÂm’a buyuk hakaretlerde bulunmalarından sonra bu sozleri ile ortada kalakaldılar!
“Allah’a ve ahiret gunune inanan bir milletin; babaları, oğulları, kardeşleri veya akrabaları da olsa, Allah’a ve Peygamber’ine muhalefet eden kimselere sevgi beslediklerini goremezsin.” (MucÂdele: 22)
Gercek iman budur! Bunların bu Âyet-i kerime’lere inanmadığı apacık ortadadır.
Bunlara daima bu nazarla bakın!
•
Allah-u TeÂl Âyet-i kerime’sinde:
“Resul’um! Mumin kadınlara da soyle. Gozlerini harama bakmaktan sakınsınlar, ızlarını namuslarını korusunlar. Ziynet yerlerini acıp gostermesinler. Ancak bunlardan gorunmesi zaruri olan (yuz ve eller) mustesnÂdır. Başortulerini (goğus ve boyunları gorunmeyecek şekilde) yakalarının ustune koyup ortsunler.” (Nûr: 31)
Buyuruyor.
Bu adam ise:
“Kadınların başlarını ortmesi iman meselesi olcusunde onem arzetmez. Allah’a karşı kulluk, umumi manada kulluk olcusunde onem arzetmez bunlar. Teferruata ait meseledir. ... Temel meseleler varken, teferruatla (furuatla) uğraşılmamalı.” diyor, Allah-u TeÂlÂ’nın emriyle alay ediyor. (Bkz. Hurriyet, 23-28 Ocak 1995; Sabah, 23-30 Ocak 1995 tarihli roportajlar)
Her turlu ilÂhi hukmu hafife aldığı, onemsemediği iyice anlaşılmış oldu.
“Bu hukumler Allah’ın hudutlarıdır. Kim Allah’ın hudutlarını aşarsa kendisine yazık etmiş olur.” (TalÂk: 1)
Buna daima bu nazarla bakın!
•
Allah-u TeÂl Âyet-i kerime’sinde:
“Ey Peygamber! KÂfirlerle ve munafıklarla cihad et, onlara karşı sert davran. Onların varacağı yer cehennemdir. O gidilecek yer ne kotudur.” (Tevbe: 73)
Buyuruyor.
O ise şoyle soyluyor:
“Kimse kimseye inancından dolayı ithamda bulunmayacak, yine kimse kimseye dininden ya da dinsizliğinden dolayı taanda bulunmayacak. ... Vahşi insanlar (bağışlayın bu tabirimden dolayı) vuruşa vuruşa, dovuşe dovuşe bir şey gercekleştirirler. Medeni ve aydın ruhlar duşune duşune, konuşa konuşa bu hedefi gercekleştireceklerine inanırlar. Vahşet donemini cok gerilerde bıraktığımız kanaatini taşıyorum.” (Bkz. http://tr.fgulen.com)
Resulullah AleyhisselÂm’dan bu zamana kadar butun ehl-i İslÂm’ın savaş meydanlarında yaptığı cihad’a hangi musluman “Vahşet” diyebilir. Bunları tanıyın. Afganistan’da, Irak’ta ve daha pek cok yerde vahşet, zulum ve işkenceler sergileyen “Medeniler(!)”e sığındığına gore bunun gercek yuzunu gorun!
“Oysa onlar Rabb’iniz olan Allah’a inandığınızdan dolayı Peygamber’i ve sizi yurdunuzdan cıkarıyorlar. Eğer sizler benim yolumda savaşmak ve hoşnutluğumu kazanmak icin cıkmışsanız, onlara nasıl sevgi gosterirsiniz? Ben sizin gizlediğinizi de acığa vurduğunuzu da bilirim. İcinizden kim bunu yaparsa doğru yoldan sapmış olur.” (Mumtehine: 1)
Bunlar “doğru yoldan sapmış” kimselerdir. Bunlara bu nazarla bakın!
•
Allah-u TeÂl Âyet-i kerime’sinde:
“İşte onlar Allah’ın hizbi (partisi)’dir. İyi bilin ki kurtuluşa ulaşacak olanlar Allah’ın hizbi (partisi)’dir.” (Mucadele: 22)
Buyuruyor.
Bu ise Hazret-i Allah’ın vahiy elcisi olan Cebrail AleyhisselÂm hakkında şoyle soyluyor;
“Farz-ı muhal, o bile gelse Turkiye’de bir parti kursa, onun partisini bile destelemem...” (23.11.1995, Savaş Ay ile Roportaj)
“CebrÂil AleyhisselÂm’ı desteklemem” demek “Allah-u TeÂlÂ’nın vahyini kabul etmiyorum” demektir.
“(Cebrail dedi ki): “Biz ancak Rabb’inin emri ile ineriz. Onumuzde, arkamızda ve bunların arasında bulunan her şey O’nundur.” (Meryem: 64)
“Kim CebrÂil’e duşman olursa, iyi bilsin ki bu Kur’an’ı Allah’ın izniyle senin kalbine o indirmiştir.” (Bakara: 97)
Bunların durumu budur. Bunlara bu nazarla bakın!
•
Allah-u TeÂl Âyet-i kerime’sinde:
“Sizden hicbir ucret istemeyenlere uyunuz. Onlar doğru yoldadırlar.” (YÂsin: 21)
Buyuruyor.
Bu ise gerek himmet geceleri, gerek iftar ziyafetleri ile trilyonlarca lira para toplattırıp Hazret-i Allah’ın emrine karşı geliyor.
“Allah’ın Âyetlerini az bir dunya menfaati karşılığında sattılar da insanları O’nun yolundan alıkoydular. Onların yaptıkları gercekten ne kotudur!” (Tevbe: 9)
Buna bu nazarla bakın!
•
Allah-u TeÂl Âyet-i kerime’sinde:
“Amma ne var ki insanlar din hususunda kendi aralarında parcalara bolunduler, ceşitli kitaplara ayrıldılar. Her boluk, her parti kendi tuttuğu yoldan memnundur, yanında bulunan din veya kitapla sevinmektedir.” (Muminun: 53)
Buyuruyor.
Bu ise kendine has inanışlar ortaya koymuş, boylece yeni bir din kurmuştur. Bu sebeple bunların nurculardan olmadığını, yeni bir din kurduklarını beyan icin bunların ismine “Narcı” denmiştir. Butun beyanatları, icraatları kurdukları narcılık dinine goredir.
“Kim İslÂm’dan başka bir din ararsa, onunki asl kabul edilmeyecektir. Ahirette de ziyan edenlerden olacaktır.” (Âl-i imran: 85)
Bunların durumu budur.
•
Allah-u TeÂl Ferman-ı ilahi’sinde:
“Ey Peygamber! KÂfirlere ve munafıklara karşı cihad et, onlara karşı sert davran.” (Tahrim: 9)
“Allah onun yerine ileride oyle bir millet getirir ki; Allah onları sever, onlar da Allah’ı severler. Muminlere karşı alcak gonullu, kÂfirlere karşı başları dik ve gucludurler. Allah yolunda cihad ederler. Hicbir kınayıcının kınamasından korkmazlar. İşte bu, Allah’ın oyle bir lutfu ihsanıdır ki, onu dilediğine verir.” (MÂide: 54)
“Allah yolunda nasıl cihad etmek gerekiyorsa oylece hakkıyla cihad edin.” (Hac: 78)
Buyuruyor.
O ise bunca Âyet-i kerime’yi inkÂr edip, “Kufru hoşgoru cihadı ilan etmeli” diyor:
“Toplum hoşgoruye sahip cıkmalı. Hicbir şeye karşı cihat ilan etmese de, ama mumkunse hoşgoru icin cihat ilan etmeli.” (Fethullah Gulen’le New York Sohbeti, Nevval Sevindi, sh: 27)
“Kim Allah’ın indirdiği hukumlerle hukum vermezse işte onlar zÂlimlerdir.” (MÂide: 45)
Bunlara bu nazarla bakın!
•
Allah-u TeÂl Âyet-i kerime’lerinde:
“Ey inananlar! Yahudi ve hıristiyanları dost edinmeyin. Onlar birbirinin dostudurlar. Sizden kim onları dost edinirse, o onlardandır.” (MÂide: 51)
“Sen onların dinine uymadıkca ne yahudiler ne de hıristiyanlar senden asl hoşnut olmazlar.” (Bakara: 120)
Buyuruyor.
Bu ise şoyle soyluyor:
“Şoyle veya boyle Amerika ile dostca gecinmeden destek almak değil, dostca gecinmeden, Amerikalılar istemezlerse, kimseye dunyanın değişik yerlerinde hicbir iş yaptırmazlar. ... Amerika, hÂl bu dunya gemisinin dumeninde oturan bir milletin adıdır. ... Bu realite kabul edilmeli. Amerika goz ardı edilerek şurada burada bir iş yapılmaya kalkılmamalı. Rusya destekleyebilir bir işi, fakat Amerika ile iyi gecinmezseniz, işinizi bozarlar. ... Amerika’daki ahengin devam ve temadisini ister. Ve ben bunu cok yadırgamam.” (Nevval Sevindi, Yeni Yuzyıl, 23.07.1997)
Amerika hesabına calıştığı kendi ifadesi ile ortaya cıkıyor. Amerikan ajanlarının yapamadığını yapıyor.
O kadar senedir Amerika’da. Niye donmuyor?
“Şuphesiz ki Allah hÂinlik yapanları sevmez.” (EnfÂl: 58)
Buna bu nazarla bakın.
Herkes İmamı İle Birlikte Haşrolunacaktır:
Allah-u TeÂl Âyet-i kerime’sinde:
“İnsan sınıflarından herbirini biz o gun imamlarıyla (onderleriyle) beraber cağıracağız.” buyuruyor. (İsa: 71)
Bunlar sizi cehenneme goturen imamlardır.
Allah-u TeÂl Âyet-i kerime’lerinde buyurur ki:
“Ey Âdemoğulları! Ben size: ‘Şeytana ibadet etmeyin, o sizin apacık bir duşmanınızdır. Ve bana kulluk edin, bu dosdoğru yoldur.’ diye emretmedim mi?” (YÂsin: 60-61)
Bu saptırıcının peşine gittiğiniz muddetce, gideceğiniz yer esfel-i sÂfilîndir.
Hani siz musluman gibi gorunuyordunuz?
İşte bu sizi buraya goturuyor. Oysa biz size din-i İslÂm’dan cıktığını, kufur diyarına gittiğini cok evvel haber vermiştik.
O papazlarla karıştı, onlara hazret dedi ve orada kaldı.
Ey Musluman!
Kufur Ehlinin Dostu ve Destekcisini Hoş Gormek,
Buyuk Bir Curumdur:
İsmini değiştirmedikce buna kufur ehli nazarıyla bakın! Amma ismini değiştirirse hakikatin icyuzunu koyar.
Bir karikaturle İslÂm dunyası ayağa kalktı, oysa en buyuk hakareti bu yapıyor! Bunun yaptığı, bu karikaturden cok daha buyuktur. Cunku onlar İslÂm’ı kucuk duşurmek icin bunu yaptılar, bu ise hem inkÂr ediyor, hem de butun etrafını yanında bataklığa goturuyor.
•
Allah-u TeÂl kimin kalbini cevirirse, muhurlerse, artık o hicbir şey gormez. Bunlar Allah-u TeÂl tarafından kalpleri cevrilmiş, muhurlenmiş kimselerdir.
Allah-u TeÂl Âyet-i kerime’sinde buyurur ki:
“Onlar sağırdırlar, dilsizdirler, kordurler. Artık onlar donmezler.” (Bakara: 18)
Bunlardan hicbir zaman iman umit edilmez. Bunlara tÂbi olanlara dikkat edin. Her fırsatta İslÂm’ı yıkmaya calışırlar. Siz de cocuklarınızı onlara gonderin, ondan sonra da cehennemde beraber olursunuz.
Allah-u TeÂl Âyet-i kerime’sinde buyurur ki:
“Ey iman edenler! Kendinizi ve Âilenizi, yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun.” buyuruyor. (Tahrîm: 6)
Onu cehenneme gonderirken sanma ki sen cehennemden kurtulacaksın!
•
“Gormuyorlar mı ki gokleri ve yeri yaratan ve onları yaratmaktan yorulmayan Allah, oluleri de diriltmeye kÂdirdir. Evet O şuphesiz ki her şeye kÂdirdir.” (AhkÂf: 33)
“KÂfirlere ateşe sunuldukları gun: ‘Bu gercek değil miymiş?’ denir. Onlar: ‘Rabb’imiz hakkı icin evet gercekmiş derler. O hÂlde kufrunuz sebebiyle tadın azabı!’ buyurur.” (AhkÂf: 34)
“Resul’um! Peygamberlerden azim sahibi olanların sabrettiği gibi sen de sabret! Onlar icin acele etme! Onlar vadedildikleri azabı gordukleri zaman sanki dunyada gunduzun bir saati kadar kaldıklarını sanırlar. Bu bir tebliğdir. Yoldan cıkmış fÂsıklar topluluğundan başkası helÂk edilir mi?” (AhkÂf: 35)
Hakikat Aylık İslam Dergisi
Sayı 150
__________________
HoŞgOrUlmeyenİ HoŞgOrmek!!!
Dini Bilgiler0 Mesaj
●37 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Eğitim Öğretim Genel Konular - Sorular
- Dini Bilgiler
- HoŞgOrUlmeyenİ HoŞgOrmek!!!