Bayram tatili doneminde ozellikle yuksek fiyatlarla gundeme gelen Bodrum'a donuk en ağır yazıyı, Hurriyet yazarı Mehmet Yılmaz kaleme almıştı. Bodrum'da gec saatlere kadar yuksek sesle muzik calınmasını eleştiren Hurriyet yazarı, burokrasinin bu işletmelerden ruşvet aldığını iddia ederek, ''Uykusuz kaldığımız icin toplanan ruşvetten biz de pay isteriz.'' demişti.

Hurriyet gazetesi yazarı Mehmet Yılmaz, 26 Ağustos tarihli yazısının bir bolumunu Bodrum'a ayırmış ve gec saatlere kadar suren yuksek sesli muziği eleştirmişti. Bu işletmelerin kamu kurumları tarafından korunduğunu ve bunlardan ruşvet alındığını iddia eden Mehmet Yılmaz, yazısında şu ifadeleri kullanmıştı:



''Bari ruşveti paylaşalım!

Bitez’de mandalina bahcelerinin arasında bir otel-lokanta-gece kulubu var. O otelde kalanlar nasıl uyuyabiliyorlar ve orada uyumak icin gercekten bir para oduyorlar mı onu bilemiyorum. Ama şunu soyleyebilirim ki o civarda kimse uyuyamıyor.

Cunku bu otel-gece kulubunde canlı muzik her gece 02.30-03.00’e kadar suruyor. Kime şikÂyet ederseniz edin, bunu onleyebilmek ne mumkun...

Bu nasıl olabiliyor? Bence bir tek yolu var: İşletmenin, burokrasi carklarını yağlaması!

Bu ruşveti kim alıyordur, bilemem. Polis mi, jandarma mı, cevre mudurluğu mu, belediye zabıtası mı? Kimsenin gunahını almak da istemem.

Ama şoyle bir onerim var: Madem bu gurultu onlenemiyor, o halde biz de uykusuz gecelerimizin karşılığını alalım.

Toplanan ruşvetler bir havuza konsun ve belli bir oranı (bence yarısı uygundur cunku asıl yuk bizim omuzlarımızda) biz civar bahcelerde yaşayanlara dağıtılsın.

Acaba Bodrum Kaymakamı buna onculuk eder mi? Ya da Muğla Valisi?

Belki bu ornek uygulama butun sahil kasabalarımız icin de yapılabilir. O zaman acaba merkezi hukumet nezdinde bir ‘Gurultu Ruşvetini Paylaştırma Ofisi’ mi kurulsa?

Ustelik bu, turizm yatırımcısı acısından da fırsat eşitliği yaratır.

Belli bir tarife olursa, bir turlu ruşvet vermeyi başaramayıp kepenkleri erkenden kapatmak zorunda kalan işletmeler de haksız rekabetten kurtulmuş olurlar.

Sevgili kamu yoneticilerimiz, ne dersiniz?''



KOCADON'DAN YANIT GELDİ

Mehmet Yılmaz'ın kaleme aldığı bu ağır yazı sonrası bir acıklama yapan Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon yazarı eleştirmiş ve şu ifadeleri kullanmıştı:

KOLLUK KUVVETLERİNE YA DA BELEDİYEYE BİLDİRMELİYDİ

''Tatilin ilce ekonomisine ve turizme buyuk katkı sağladığını ifade eden Kocadon, Bodrum ile ilgili eleştirel yazılar yazan koşe yazarının Bodrum’u cok seven biri olduğunu belirterek yazının Muğla’daki tum kamu yoneticilerini tohmet altında bıraktığını ifade etti. ‘’Yazılarında surekli hoşgoruden bahseden bir buyuğumuzun şikayetini belediyeye ya da kolluk kuvvetlerine bildirmesi gerekirdi’’ diyen Kocadon, şunları soyledi.

GUZEL EĞLENCE MEKANLARINDAN BESLENEN ABİMİZ İHTİYARLAMA MODUNA GİRMİŞTİR

Bu da gosteriyor ki insanlar yaşlanma ile ihtiyarlamayı karıştırıyorlar. Ve bu guzel abim yaşlanmıyor bence ihtiyarlıyor. Onun icin de tatil sezonunu değiştirmesi lazım. Benim ona tavsiyem, Kasım 15 ile Nisan 15 arası Bodrum’a tatile gelsin, daha mutlu olur Bodrum’da. Bir daha soyluyorum; yaşlanmak ayrı bir şeydir ihtiyarlamak ayrı bir şeydir. Hepimiz yaşımızı alabiliriz, hepimiz olgunlaşabiliriz. Onemli olan ihtiyarlamamaktır. Demek ki bu guzel eğlence yerlerinden beslenen abimiz artık ihtiyarlama moduna girmiştir. Onun icin benim ona tavsiyem Kasım 15 ile Nisan 15 arasında Bodrum’a tatile gelsin.''


TurizmGuncel

__________________