- Ubudiyet (kulluk), Allah’ın yaptığına razı olmak; ibadet ise, Allah’ın razı olduğu şeyi yapmaktır. İbadet; namaz, oruc gibi belli bir takım şekillerle gosterilir, ubudiyet ise, insanda daimî bulunması gereken bir durumu ifade eder. Bu zaviyeden baktığımızda, insan icin cennette ibadet olmadığını, fakat ubudiyet manasının devam edeceğini soyleyebiliriz.
- Cennette guneş olmadığına gore (İnsan, 76/13), gece-gunduz de olmaz. Oysa, dediğiniz gibi, bir hadiste “sabah-akşam” tabiri kullanılmıştır.
Nitekim, Buharî'nin rivayet ettiği bir hadiste,“Cennet ehlinin kalpleri bir tek kalp olarak carpar, hepsi de sabah-akşam Allah'ı tespih ederler.” (Buharî, Bed'u'l-Halk, 8)
diye ifade edilmiştir. Bu hadisten kaynaklanan iki soruya da şoyle cevap verilebilir:
- Hadiste soz konusu olan tespih, cennette zorunlu olarak yapılması gereken bir gorev değildir. Cennet ehli bunu, cok yakından tanıdıkları, sonsuz lutuf ve ikramlarını gordukleri Rablerine karşı -buyuk bir lezzet ve keyif alarak- icten duydukları vicdanî bir hazla yapacaklar. Nitekim, Muslim'in bir rivayetinde“Cennet ehline -nefes alma işinin ilham edilmesi gibi- tespih ve tekbir ilham edilecektir.” (Muslim, cennet, 18-19)
denilmiştir. Nefes almak ne kadar zevkli ise, cennette Allah'ı tespih etmek de o kadar zevklidir. (bk. İbn Hacer, ilgili hadisin şerhi)
- Hadiste gecen “sabah-akşam” ifadesi, insanların alışık olduğu bir zaman dilimi olcusuyle bir miktarı gostermeye yoneliktir. (bk. İbn Hacer, a.g.e) Yoksa akşam karanlığı olacağı anlamında değildir; devamlılığı ifade etmek icindir.
kaynak:sorularlaislamiyet
__________________