Sual: Yoksul bir ulkede zenginlerin milyarlar sarf ederek villalar yaptırması israf ve haram değil midir?
CEVAP
Zekatını fakirlere veren ve alın teri ile helalinden kazanan kimsenin villa, koşk yaptırması haram değildir, helal ve makbuldur. Asıl uygun olmayan, helal olmayan, tembel oturmak, calışmayıp, fakir kalmak, yahut kazandıklarını haram şeylere verip, basit meskende kalmaktır. Boyle tembellerin ve malını haramlara israf edenlerin yuzunden, calışkanları suclamak doğru değildir. Zekatını verenlerin koşkte oturmaları, şık giyinmeleri, fennin bulduğu butun kolaylıklardan faydalanmaları helaldir. Allahu teÂlÂ, (Verdiğim nimetleri, kullanmalarını severim) ve (Calışana veririm) buyuruyor. Calışıp kazanmak ibadettir. Zenginlik gunah değildir. Allahu teÂl şukreden zenginleri sever. Zengin olduğu icin, kendini beğenmek, kendini başkalarından ustun gormek haramdır.
Aşere-i mubeşşere’den [Cennete gidecekleri ismen mujdelenen on kişiden] Hazret-i Zubeyr bin Avvam tuccar idi. Medine’de, Basra’da, Kufe’de ve Mısır’da mulkleri, geniş arazisi ve bin hizmetcisi vardı. Fakat butun gelirini fakirlere dağıtırdı. Yine o on kişiden Hazret-i Abdurrahman bin Avf, vefatında iki milyon altın miras bırakmıştı. Cennetle mujdelenenlerden Hazret-i Talha da zengindi. Şık giyinir, suslu gezerdi. Yuzuğunde kıymetli yakut taşı vardı. Yine Cennetliklerden Hazret-i Osman da zengin tuccardı. Tebuk gazasında on bin altın ve mal yuklu bin deve verip Resulullah efendimizin duasını aldı. Zenginlik nimettir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Ahir zamanda muminler icin zenginlik saadettir.) [İ. Rafii]
Hazret-i İbrahim, Hazret-i Davud ve Hazret-i Suleyman cok zengin idi. Eshab-ı kiramın fakirlerinden coğu, zenginler bizim gibi ibadet ettikten başka, malları ile hayırlı işler yaparak cok sevap kazanıyorlar diyerek, agniya-yı şakirine [şukreden zenginlere] imrenirlerdi.
Sual: Zenginliğin kotu yonleri yok mudur?
CEVAP
Sadece zenginliğin değil, fakirliğin de, hatta her işin iyi ve kotu yonu olur. Mesela evlilik, bazıları icin dunya ve ahiret saadetine sebep olurken, bazılarının da felaketine sebep olur. Zenginlik-fakirlik de boyledir. Onun icin Peygamber efendimiz, (Ya Rabbi, azdıran fakirlik ve azdıran zenginlikten sana sığınırım) buyurmuştur. Demek ki, mal iyi kullanılırsa iyi, kotu kullanılırsa kotu olur. Fakirliğe sabredilmesi kolay olmayıp Allah’a isyana surukleyeceği icin hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Fakirlik, iki cihanda da, yuzkarasıdır.) [R. Nasıhin]
(Fakirlik, dunya ve ahiret yoksulluğudur.) [Deylemi]
(Fakirlik kufre sebep olur.) [Beyheki]
(Ya Rabbi, fakirlikten sana sığınırım.) [Nesai]
Fakirliği oven hadis-i şerifler:
(Fakirlik, dunyada mumine hediyedir.) [Taberani]
(Fakir, Allahu teÂlÂnın dostudur.) [Deylemi]
(Cennet sultanları fakirlerdir.) [İbni Mace]
(Cennettekilerin coğu fakirlerdir. Hor gorulen fakirler Cennetliktir.) [Buhari]
(Ya Rabbi, musluman fakirlerinin hurmetine zafere kavuşmayı nasip et.) [Taberani]
(Fakirlerin dua ve namazları ile bu ummete yardım edilir.) [Nesai]
(Fakirlerinizin gonlunu alarak bana yaklaşın.) [Tirmizi]
(Fakirleri hor gormeyin. Onların hurmetine yardım goruyor ve rızıklanıyorsunuz.) [Buhari]
(Ya Âişe, bana kavuşmak icin, fakir yaşa!) [Tirmizi]
(Fakirleri sevin, onları seveni, Allahu teÂl sever.) [Deylemi]
(Allahu teÂlÂnın takdirine razı olan fakirden ustunu yoktur.) [İ.Gazali]
(Ya Rabbi, fakir yaşayıp, fakir olarak olmeyi ve fakirlerle haşrolmayı nasip eyle!) [Buhari]
(Yoksulları doyurun! Cunku kıyamette onların ustunluğu olacak, "Dunyada iken, bir hatadan dolayı nasıl birbirinize ozur dilediyseniz, şimdi de fakirlerden ozur dileyin!" denilecektir.) [Ebu Nuaym]
Zenginlik bir nimettir
Dunya ve ahiret mal ile kazanılır. Bunun icin mal kıymetlidir. Sufyan-ı Sevri hazretleri, malın insanın silahı olduğunu soyleyerek, insanın, canını, malını, sağlığını, dinini, şerefini mal ile koruyacağını bildirmiştir. Sabreden fakir gibi şukreden zengin de kıymetlidir. Dinimiz mala hayr, hayırlı şey adını vermiştir. (Bekara 180, Adiyat 8), Define [altın paralar] Rabbin rahmeti olarak bildirilmiştir. (Kehf 82)
Zenginliği oven hadis-i şeriflerden bazıları şoyledir:
(Allahu teÂl birine cok mal verir, bu da malını Allahu teÂlÂnın razı olduğu, beğendiği yerde harcarsa, bu kimseye gıpta etmek, imrenmek yerinde olur.) [Buhari]
(Allahu teÂl bir kuluna mal ve ilim verir. Bu kul da haramlardan kacınır, akrabasını sevindirir, malından, hakkı olanları bilip verir ise, Cennetin yuksek derecesine kavuşur.) [Tirmizi]
(Ya Rabbi, buna [Enes bin Malik’e] cok mal ve cok cocuk ver ve bunlarla kendisini bereketlendir!) [T. Muhammediyye]
(Mal, salih kimse icin ne guzeldir.) [Taberani]
(Mal ile şeref kazanılır.) [İ.Ahmed]
(Şerefinizi mal ile, dininizi de, dil [mudara] ile koruyun!) [İ. Asakir]
[Mudara, dini korumak icin dunyalık vermek ve guler yuz gostermektir.]
(Kişinin, şerefini korumak icin verdiği şey, kendisi icin sadaka olur.) [Ebu Ya’lÂ]
(Muminin izzeti, halktan mustagni olmasıdır.) [Taberani] [Mustagni = ihtiyacsız]
Mal değil, malı sevmek, mal aşkı ile yanıp tutuşmak kotudur. Bu manada mal sevgisini kotuleyen hadis-i şeriflerden birkacı şoyledir:
(Her ummetin bir fitnesi vardır. Ummetimin fitnesi maldır.) [Nesai]
(Her şeyin bir afeti vardır. Ummetimin en buyuk afeti, dunyaya, paraya gonul vermektir. İyi yolda harcayan haric, mal toplayanın coğunda hayır yoktur.) [Deylemi]
(Kişi yaşlandıkca iki şeyi gencleşir: Uzun yaşama arzusu ve mal sevgisi.) [Buhari]
(Paranın kuluna lanet olsun, paraya tapan helak olur.) [Tirmizi]
(Herkesin bir sanatı vardır. Benim sanatım da fakirlik ve cihaddır. Bu ikisini seven beni sevmiş, bu ikisine buğzeden bana buğzetmiş olur.) [İ. Gazali]
(Şeytan dedi ki: "Mal sahibine sabah akşam bunlar icin vesvese vermeye calışırım: Malı helal olmayan yerden edinmesine uğraşırım. Hak olmayan yere harcatmaya calışırım. Mala karşı icinde sevgi ve muhabbet veririm ki, onu yerine harcayamasın.) [Taberani]
Eldeki mal ile gururlanmak doğru değildir. Mal er gec bir gun yok olacak, fakat hesabı kalacaktır. Atalarımız demiş ki:
Boşuna gururlanma, deme var mı ben gibi!
Bir Tersten bir ruzgÂr eser, savurur harman gibi.
Zenginlik kotu değildir. Cunku Hazret-i İbrahim, Hazret-i Suleyman, Cennetle mujdelenen Abdurrahman bin Avf hazretleri ve evliyanın buyuklerinden Ubeydullah-i Ahrar hazretleri, cok zengin idi. Genel olarak zenginler malı sevdiği icin mecaz olarak zenginler kotulenmiştir. Mesela, (Ummetimin en kotuleri zenginlerdir) demek, (Ummetimin en kotuleri taparcasına parayı sevenlerdir) demektir. Bizzat mal ve zenginlik kotulenmemiştir. Peygamber efendimiz, (Zenginlerin coğu Cehenneme gider) buyurdu. Bu soz, zenginliğin ve malın aleyhine değildir. Malının zekatını vermeyen, hayır hasenat yapmayan, malını zararlı işlerde kullanan, israf eden kimseler icin soylenmiştir. Musluman kadınlar ovulmuş, gunahkÂr kadınlar cok olduğu icin de, (Cehennemin coğu zengin ve kadınlardır) buyurulmuştur. Bu soz, zengine ve kadına hakaret değil, onları ikaz icin soylenmiştir. Yine, (İnsanların coğu kÂfirdir) buyurulmuştur. Burada insan kotulenmiyor, kÂfirlik kotuleniyor. Mal, kotuleri azdırırsa da, iyiler icin cok kıymetlidir. Hazret-i İbrahim (Ya Rabbi, beni ve cocuklarımı puta tapmaktan koru) diye dua etmiştir. Puttan maksat para sevgisidir. Para aşkı, puta tapmak gibidir.
Dinimizde mal kıymetlidir
Mal, Allahu teÂlÂnın verdiği bir nimettir. Ahireti kazanmak, mal ile olur. Dunya ve ahiret, mal ile intizam bulur, rahat olur. Hac, cihad sevabı mal ile kazanılır. Bedenin sıhhat, kuvvet bulması, mal ile olur. Başkasına muhtac olmaktan insanı koruyan maldır. Sadaka vermek, akrabayı gorup gozetmek, fakirlerin imdadına yetişmek mal ile olur. Mescitler, okullar, hastaneler, yollar, ceşmeler, kopruler yaparak, asker yetiştirerek insanlara hizmet de mal ile olur.
Peygamber efendimiz, (İnsanların en iyisi, onlara faydası cok olanıdır) buyuruyor. (Kudai)
İnsanlara yardım etmek icin calışıp para kazanmak, nafile ibadet etmekten daha cok sevaptır. Cennetin yuksek derecelerine mal ile kavuşulur.
Mal kıymetli olduğu icin, malı israf etmek, telef etmek haramdır. Dine uymayan israf, haramdır. Muruvvete [insanlığa] uymayan israf, tenzihen mekruhtur. Bu konudaki hadis-i şerif meali şoyledir:
(Malı telef etmek haramdır, malı uğrunda oldurulen şehittir.) [Taberani]
Mal kıymetli olduğu icin Kur'an-ı kerimde mal ve can ile cihad edenler ovulmektedir. (Nisa 95)
Allahu teÂlÂ, Habibine verdiği nimetleri hatırlatırken, malsız iken Ona, kimseye muhtac olmayacak kadar, mal verdiğini bildirmektedir. (Duha 8)
Buyukler, (Mal, gurbette vatandır. Fakirlik vatanda gurbettir. Bir kimse, fakirse, nerede olursa olsun gariptir) buyuruyor. Mal, silah gibidir. Kullanmasını bilmeyen, onunla kendisini helak edebilir. Bu bakımdan mal, kimisi icin iyi, kimisi icin kotudur. Kimisini zenginlik, kimisini fakirlik azdırır.
Mal ve cocuklar, Allahu teÂlÂyı anmaktan alıkoyarsa, husrana sebep olur. (Munafikun 9)
Mal sevgisi, insanı azdırabilir. Az kimse bunun zararından kurtulduğu icin kotu zenginler tenkide maruz kalmıştır. Kur'an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(Malı pek cok seviyorsunuz.) [Fecr 20]
(Altını, gumuşu [parayı] biriktirip Allah yolunda harcamayana elim azap vardır.) [Tevbe 34]
(Mal ve cocuklarınız, Allah’ı anmaktan alıkoyarsa, husrana uğrarsınız.) [Munafikun 9]
(İnsan zengin olunca azar.) [Alak 6-7]
Zengin olan herkes azmaz. Fakat cok kimse azdığı icin boyle buyurulmuştur. Mal herkesi azdırsaydı, Cenab-ı Hak, Hazret-i İbrahim’i, Hazret-i Suleyman’ı ve daha bircok salih kimseyi zengin etmezdi.
Mal icin imtihan vardır. (Al-i İmran 186, Tegabun 15]
Netice muhimdir
Mal ve makam sahibi olmak başka, mal ve makam sevgisi başkadır. Dunya ve ahiret saadetine kavuşmak ve insanlara hizmet edebilmek icin mal ve makam sahibi olmak cok iyidir. Butun dunya bir kimsenin olsa, mala mağrur olmadan dine uygun harcasa, cok buyuk sevap kazanır. Suleyman aleyhisselam, buyuk bir zenginlik ve saltanat icinde yuzduğu halde, Cenab-ı Hak, Kur'an-ı kerimde (O ne iyi kuldur) diye ovmektedir. (Sad 30)
Peygamber efendimizden sonra insanların en ustunu olan, İbrahim aleyhisselamın ova ve vadileri dolduran davarları yanında, yalnız yarım milyon sığırı vardı. Mal ve makamı kotuye kullanmak zararlıdır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Mal-makam sevgisi, suyun sebzeyi buyuttuğu gibi, kalbde nifakı buyutur.) [İ. Gazali]
(Mal ve makam sevgisinin muslumana yaptığı zarar, iki ac kurdun koyun surusune verdiği zarardan buyuktur.) [Bezzar]
(Dunya sevgisi, butun kotuluklerin başıdır.) [Beyheki]
İnsanı iyilik etmekten alıkoyan her şey dunyadır. Kur'an-ı kerimde, Cennetin, makam hırsıyla buyukluk taslamayan kimselere verileceği bildirilmektedir. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
("La ilahe illallah" diyen, dunyayı dinden ustun tutmadıkca, Allahu teÂlÂnın gazabından ve azabından kurtulur. Dini bırakıp dunyaya [haramlara] sarılırsa, Allahu teÂlÂ, ona; "Yalan soyluyorsun" buyurur.) [Hakim]
(Dunya işi icin uzulen Allah’a karşı ofkelenmiş olur.) [Taberani]
(Dunya ahiretin tarlasıdır.) [Deylemi]
(Dunyayı ahirete tercih eden, uc şeye maruz kalır. Uzuntusu hic eksilmez. Zenginlikteki refahı goremez, hep fakirlik sıkıntısı ceker. Doymayan bir hırsa tutulup oyle meşgul olur ki, hic bir zaman boş vakti bulunmaz) hadis-i şerifini duşunerek, şu fani dunyada, kısa bir muddet sahip olunan mal ve makama mağrur olmamalıdır. Ecel gelince hepsi elden cıkar. (R.Nasıhin)
Dunya ve ahiret
Cenab-ı Hak, ahiret icin calışmayı emrettikten sonra, (Dunyadan da nasibini unutma!) buyuruyor. [Kasas 77]
Hadis-i şeriflerde de buyuruldu ki:
(Dunyanızı duzeltmeye calışın! Yarın olecekmiş gibi de ahiret icin amel edin.) [Deylemi]
(Hic olmeyecekmiş gibi dunya icin, yarın olecekmiş gibi de ahiret icin calışın!) [İbni Asakir]
(Hayırlınız, ahiret icin dunyasını, dunya icin ahiretini terk etmeyen ve insanlara yuk olmayandır.) [Deylemi]
(Dunya malından ayrılınca uzulmek, buna kavuşunca sevinmek ve azgınlık yapmak, insanı Cehenneme goturur.) [Tirmizi]
(Dunyayı seven, ahiretine zarar verir. Ahireti seven, dunyasına zarar verir. O halde, devamlı olanı, gecici olana tercih etmelidir.) [Beyheki]
(İlim, Allah rızası icin değil, dunya menfaati icin oğrenildiği ve ibadetler, dunya menfaatlerine alet edildiği zaman fitneler zuhur edecektir.) [A.Rezzak]
Kur'an-ı kerimde de mealen buyuruluyor ki:
(Mal ve evlat dunya hayatının susudur. Baki olan, salih ameller, Rabbinin katında, mal ve evlatlardan ve dunyalıklardan iyidir.) [Kehf 46]
Dunya binek yeridir
İmam-ı Maverdi hazretleri buyuruyor ki:
Dunya calışma yeridir. Hadis-i şerifte, (Dunya ne guzel binektir. Ona binin ki, sizi ahirete kavuştursun!) buyuruluyor. Dunya mutlak manada kotu değildir. Ahiret azığını hazırlayanlar icin servet yurdudur.
Dunya bineğine binersen seni taşır, binemezsen o sana yuklenir ve seni oldurur. Dunya bir alet, bir vasıtadır. Bu vasıtayı iyi yolda kullanan kazanır, kotu yolda kullanan kaybeder. Mesela size yeni, guzel bir araba veriyorlar. (Bu araba ile, şu kadar zamanda şu karşıdaki kopruyu gecerseniz, kurtuluşa ereceksiniz) deniyor. Siz de, arabaya bakıp, (Ne kadar da guzelmiş) diyerek onu sevmekle meşgul olur, verilen zaman icinde karşıya gecmezseniz, duşman gelir, sizi kıskıvrak yakalar, kopruyu gecemezsiniz. Bu vasıta, yolcuları sahile cıkaran bir gemi de olabilir. Bu vasıtayla binip gitmeyen kurtulamaz. Dinimiz bu vasıtayı, kotulememiştir. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Allah rızasını kazanmak, ahiret azığını temin etmek icin, dunya ne guzel yerdir. Allah rızasını kazanmayan, ahiret azığını temin etmeyen icin de, ne kotu yerdir. Kim, "Allah dunyayı rezil etsin!" derse, dunya da ona, "Hangimiz Rabbimize asi ise, Allah onu rezil etsin!" der.) [Hakim]
(Dunya, mumin icin ne guzel bir binektir. Hayra onunla erişilir.) [Deylemi]
Bizi maksadımıza ulaştıran bineğin iyi, sağlam olması istenir. Onun icin Allahu teÂlÂnın bize verdiği akıl, sağlık, mal gibi nimetleri yerinde kullanmalıdır! Cenab-ı Hak, dunya saadetini de istemeyi emrediyor: (Ey Rabbimiz, bize dunyada da ahirette de guzellik ver!) diye dua etmemizi istiyor. (Bekara 201)
Hadis-i kudside de buyuruldu ki:
(Ey dunya, bana hizmet edene hizmetci ol! Sana hizmet eden de senin hizmetcin olsun.) [Ebu Nuaym]
Hazret-i Âdem, Cennette yasak meyveyi yiyince, def-i hacet ihtiyacı hissetti. İhtiyacını giderecek yer bulamadı. Allahu teÂlÂ, (Ya Âdem burada def-i hacet yapılmaz. Onun yeri dunyadır) buyurdu. Bu da dunyanın pislik yeri olduğunu gostermektedir. (İ.Gazali)
HÂline şukretmeli, sabretmeli
Sual: Her turlu tedbire rağmen, zengin olamayan ne yapmalı?
CEVAP
HÂline şukretmeli, fakirliğe sabretmelidir. Cunku hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Fakirlik, dunyada kusur ise de, ahirette sustur.) [Deylemi]
Mal ne kadar cok olursa hesabı vardır, haramdan kazanılmışsa azabı vardır. Kur’an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(Rabbin hakkı icin, onların hepsine elbette hesap soracağız.) [Hicr 92]
(Zerre kadar hayır yapan sevabını, zerre kadar şer yapan da cezasını gorur.) [ZilzÂl 7, 8]
Saptıran zenginlik ve fakirlik
Sual: Fakir bir kimsenin zengin olmak icin dua etmesinde bir mahzur var mıdır?
CEVAP
Hayır hic mahzuru yoktur. Ancak zenginlik bizim hakkımızda hayırlı mı olacak yoksa şerli mi olacak bilemeyiz. Onun icin ne istersek (Ya Rabbi hayırlısı ile ver) demeliyiz. Cunku, hadis-i şerifte, zenginliğin de, fakirliğin de, insanı doğru yoldan cıkarabileceği bildirilmiştir. Bir hadis-i şerif meali şoyledir:
(Allahu teÂl buyurdu ki: “Kimisi ancak zengin olmakla imanını kurtarabilir. Eğer o fakir olsa idi, [fakirliğe sabredemez] kufre girerdi. Kimi de ancak fakir olmakla imanını kurtarabilir. Eğer o zengin olsaydı, [mal onu azdırır] kufre giderdi. Kimi de ancak sıhhatli olmakla imanını kurtarabilir. O hasta olsaydı, [hastalığa sabredemez] kufre duşerdi. [Bunun icin genelde musluman kulumun hakkında ne hayırlı ise onu veririm"]) [Hatib]
Fakirlik mi, zenginlik mi?
Sual: Dinimizde fakirlik mi, zenginlik mi daha iyidir?
CEVAP
Dinimiz, sabreden fakirleri ve şukreden zenginleri ovmuştur. Bazı Âlimler, (Fukarai sabirin, ağniyayı şakirinden = Sabreden fakir, şukreden zenginden daha ustundur) demişlerdir. Kimileri de, zenginliğe şukur, fakirliğe sabretmekten daha kolaydır, şukreden fakir daha ustundur demişlerdir. Fakirin parası da yoktur, ac yatar uyur. Ama zengin nereye, nasıl harcayacağım diye para kendisini rahatsız eder. Allahu teÂlÂnın istediği yerlere harcayamazsa malı kendisini tehlikeye sokar.
İslamiyet’in başlangıcında fakirlik ovulurken, ahir zamanda ise, zenginlik ovulmuştur. İnsan, dunyasını da, ahiretini de para ile koruyabilir. Bir de zenginlik ve fakirlik kişilere gore değişir. Kimi icin fakirlik iyidir, kimisi icin zenginlik. Cunku fakirlik de zenginlik de insanın sapıtmasına sebep olabilir. Hayırlısı ne ise onun icin dua etmelidir. Fakirlik ve zenginlikle ilgili birkac hadis-i şerif meali şoyledir:
(Şu yedi şey gelmeden faydalı amel etmekte acele edin:
1- [Allah’ı] Unutturan fakirlik,
2- Azdıran zenginlik,
3- Sağlığı bozan hastalık,
4- Bunaklık veren ihtiyarlık,
5- Ani olum,
6- Deccal,
7- Kıyamet ki, hepsinden daha dehşetlidir.) [Tirmizi, Hakim]
(HelÂk edici uc şey:
1- Cimrilik,
2- Nefsine uymak ,
3- Kendini beğenmek.
Kurtarıcı uc şey:
1- Gizli acık Allahu teÂlÂdan korkmak,
2- Fakirlik ve zenginlikte itidalli olmak,
3- Ofkede ve rızada adalet uzere olmak.
Gunahlara kefaret olan uc şey:
1- Mescide gitmek,
2- Namazı kıldıktan sonra oteki namazı beklemek,
3- Şiddetli soğukta guzelce abdest almak.
Dereceleri yukselten uc şey:
1- Yemek yedirmek,
2- Selamı yaymak,
3- Herkes uykuda iken gece namazı kılmak.) [Hatib]
(Cahillikten daha şiddetli fakirlik, akıldan daha faydalı zenginlik, tefekkurden daha kıymetli ibadet yoktur.) [İ. Neccar]
(Olumu cok hatırlamak, gunahları yok eder; dunyadan soğutur. Zenginken hatırlamak mal hırsını yok eder. Fakirken hatırlamak, eldeki ile kanaat etmeye sebep olur.) [İbni Ebiddunya]
(Gercek zenginlik, insanların elindekilere goz dikmemektir. Ac gozluluk peşin bir fakirliktir.) [Askerî]
Zenginlerle goruşmek
Sual: Zenginlerle goruşmek, arkadaşlık etmek uygun mudur?
CEVAP
Kendimize gore, cok zengin olanlarla pek sık goruşmek, arkadaşlık etmek uygun olmaz. Bir ihtiyac olursa, ihtiyac kadar goruşulebilir. Bir de, dunya işlerinde, kendimizden aşağı olana bakarak, halimize şukretmeli, zengin olanlara ozenmemeli. İki hadis-i şerif meali:
(Zenginlerdeki mal ve nimetleri gorup, hÂlinizden şikÂyet etmemek ve sahip olduğunuz nimetleri kucumsememek icin, onların yanına seyrek gidin.) [Hakim]
(Din işlerinde, kendinizden ustun olanı, gorup ona uyan, dunya işlerinde ise kendinden aşağısına bakıp, Allahu teÂlÂya hamd eden şukretmiş olur.) [T. Gafilin]
Zenginle goruşen, ister istemez, ona tevazu gosterebilir. Bu ise tehlikelidir. Dunyalık icin, zenginlere, makam sahiplerine yaltaklık etmek cok zararlıdır. İki hadis-i şerif meali:
(İtibarlı birine, dunyalık icin, tevazu gosteren, rahmetten uzak kalır.) [Deylemi]
(Zengine, zenginliği icin, yaltaklananın, dininin ucte ikisi gider.) [Beyheki, Deylemi, İ. Rabbani]
Kibirlenmek, cok kotu olduğu halde, bid'at sahiplerine ve zenginlere karşı kibirli gorunmek caizdir. Bu kibir, kendini yuksek gostermek icin değildir. Onlara ders vermek, gafletten uyandırmak icindir. Salih zenginlerin, kibirlenmeyip, tevazu gostererek, fakirlerle, garibanlarla beraber olması ise, cok iyidir.
Fakiri hor gormek
Sual: Mahallemizde garip, kimsesiz bir amca var. Namazında niyazında, kimseye karışmaz; fakat fakir olduğu icin horlanıyor. Bir de, ahlaksız kotu biri var; fakat zengindir. Belki işimiz duşer diye, ona da saygı gosteriliyor. Boyle davranmak uygun mudur?
CEVAP
Hic kimseyi, hor ve aşağı gormek uygun değildir. Zengine zengin olduğu icin ikram etmek cok kotu olduğu gibi, fakiri fakir olduğu icin, hor gormek de caiz değildir. İki hadis-i şerif meali şoyledir:
(En ustun kimse, malı az olduğu icin değer verilmeyen mumindir.) [Deylemi]
(Zengine, zenginliğinden dolayı tevazu edenin, dininin ucte ikisi gider.) [Beyheki]
Luks yaşamak
Sual: Mısırlı sosyalist felsefe profesoru gibi, (Bir Musluman, Peygambere nasıl bir araba alması gerektiğini sorarsa, pahalı, luks, şatafatlı bir araba almaması gerektiğini, bunların insana değer kazandırmayacağını soyler) demek caiz midir?
CEVAP
Soylenilen tamamen doğru olsa da, Peygamber efendimiz adına boyle soylemek asla caiz olmaz. Ustelik bu soz yanlıştır. Zenginliği kotulemek caiz değildir. Allahu teÂlÂ, (Verdiğim nimetleri kullananları severim) buyuruyor. Nimeti gizlemeyi sevmez. Şukur icin, nimetini gosteren zenginleri sever. Zengin olduğu icin, kendini beğeneni, kendini başkalarından ustun goreni sevmez. Ulema ve Resulullah, malın değer kazandırdığını bildiriyor.
İbni Abidin hazretleri buyuruyor ki:
Nimeti gostermek icin, iyi ve kıymetli giyinmek mustehabdır. Oğunmek icin, gosteriş icin giyinmek mekruhtur. (Redd-ul muhtar)
Luks yaşamak değil, kendini ustun gostermek icin lukse kacmak haramdır. İkisi cok farklı şeylerdir. Musluman bir zengin, dinine hizmet icin luks araba almışsa, (Sen bunu gosteriş icin aldın) demek, ona suizan olur. Genelde her devirde, (Ye kurkum ye) sozu gecerlidir. İnsanların coğu gorunuşe değer verdiği icin, dine hizmet gayesiyle, nimeti gostermek mustehab olur. Bu konuda, once hadis-i şeriflere, sonra da İslam Âlimlerinin acıklamalarına bakalım!
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Allah’ın verdiği nimetin alameti, senin uzerinde gorunsun; cunku Allah, verdiği nimetin eserini, kulunun uzerinde gormek ister.) [Beyheki, HÂkim]
(Ahir zamanda insanların paraya ihtiyacı daha cok olur. Cunku insan o zaman din ve dunyasını ancak parayla korur.) [Taberani]
(İnsana, malı şeref kazandırır.) [İ. Ahmed]
İmam-ı a’zam hazretleri, talebelerine, guzel giyinmelerini emrederdi. Kendisi de, her derse başka yeni elbise giyerek gelirdi. Bir cubbesi 400 altın kıymetindeydi. İmam-ı Muhammed, kıymetli kıyafetler giyerdi. Resulullah efendimiz de, bin dirhem gumuş kıymetinde Yemen kumaşından cubbe giyerdi. (Durr-ul-muhtar, Tahtavi)
Sufyan-ı Sevri hazretleri, (Bu zamanda mal, insanın silÂhıdır. Yani insan, canını, sağlığını, dinini ve şerefini mallarıyla korur) buyuruyor. (T. Muhammediye)
İslam’ın vakarını, şerefini korumak icin şık giyinmek sevabdır. (S. Ebediyye)
ZekÂtı verilen mal
Sual: (Muslumanın, uzerine farz olan zekÂttan başka mÂlî yukumluluğu de vardır. Mesela evi olmayana ev almak, fakirleri evlendirmek de farzdır. ZekÂtını vermekle bu farzlardan kurtulamaz. Zenginlerin elindeki malı, gerekirse zorla alıp, fakirlere vermek gerekir) diyenler oluyor. ZekÂtı verilen malı almak, dinimize aykırı değil mi?
CEVAP
Bazıları, boyle sosyalistce goruşler ileri surebiliyorlar. ZekÂtı verilen malda fakirin hakkı olmaz. Dinimizde, zekÂtı verilmiş mal, biriktirilmiş, gayrı meşru mal değildir. Bu malı, kimsenin zorla almaya hakkı yoktur. Dinimize gore, herkes ozel mulkiyet hakkına sahiptir. Muslumanın malında, zekÂttan başka, kimsenin hicbir hakkı yoktur. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Malda zekÂttan başka hak yoktur.) [AhkÂm-us-sultaniyye]
(ZekÂtı verilmiş mal, kenz [biriktirilmiş, istif edilmiş mal] değildir.) [Ebu Davud]
(ZekÂtını vererek mallarınızı zarardan koruyunuz!) [HÂkim]
Gorulduğu gibi, zekÂtı verilen mal, kenz yani istif edilmiş, stok edilmiş mal değildir. ZekÂtını veren, malın hakkını odemiş olur. Kimse bu malı alamaz. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Bir muminin malını, onun rızası olmadan almak helal değildir.) [Ebu Davud]
Bir kimsenin mulku, ondan izinsiz kullanılamaz. (Durr-ul-muhtar)
ZekÂt veren zenginin malını elinden alıp fakirlere veya başka yerlere vermek zulum olur. ZekÂtını veren zenginin apartman, koşk yaptırması haram değildir. Tembel oturup, calışmayıp başkasına muhtac olmak ve kazandıklarını haram şeylere vermek haramdır. ZekÂtını veren kimsenin sarayda oturması, luks vasıtalara binmesi, şık giyinmesi helaldir; cunku Allahu teÂlÂ, (Verdiğim nimetleri kullanmalarını severim, calışana veririm) buyuruyor. Calışıp kazanmak, mal mulk sahibi olmak yani zengin olmak gunah değil, ibadettir. Zengin olduğu icin kendini başkalarından ustun gormek haramdır. (F. Bilgiler)
Kendine İslamcı diyen, servet duşmanlığı yapan sosyalistlere gore, zenginlerin mallarını alıp fakirlere vermek gerekirse de, dinimizce bu zulum olur.
En buyuk nimet
Sual: Allah'ın verdiği nimetleri, nazar değmesin diye gizlemekte mahzur var mıdır?
CEVAP
Gizlemek doğru değildir, cunku Allahu teÂlÂ, ihsan ettiği nimetleri izhar etmemizi, gostermemizi, belli etmemizi sever. Mesela zenginin eski elbise giymesi, doğru değildir. Zenginse zenginliğini, Âlimse ilmini gostermelidir.
En buyuk nimet, iman nimetidir, Ehl-i sunnet itikadıdır. Bu nimeti, guler yuzle, tatlı dille, şefkatle, merhametle gostermek gerekir, cunku muminin alameti guler yuzdur. Munafığın alameti catık kaşlı olmaktır. Emr-i maruf ve nehy-i munkeri ilimle, guler yuz ve tatlı dille yapmak lazımdır. Aksi takdirde fayda yerine zarar verebilir. Nefrete, fitneye sebep olmanın vebali buyuktur. Bir hadis-i şerif meali şoyledir:
(Kolaylaştırın, gucleştirmeyin, mujdeleyin, sevdirin, nefret ettirmeyin! Birbirinizle iyi gecinin, ihtilafa duşmeyin!) [Buhari]
http://www.dinimizislam.com/detay.asp?Aid=2684
__________________
Zenginlik ve Fakirlik
Dini Bilgiler0 Mesaj
●29 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Eğitim Forumları
- İslami Bilgiler
- Dini Bilgiler
- Zenginlik ve Fakirlik