[B][CENTER]PEYGAMBERİMİZ'DEN ELLİBEŞ ALTIN OĞUT
ve ON NASİHAT
Değerli ustad Ahmed b. Muhammed TÂhûn hadislerin tahricini cıkarıp şu kelimeleri de lutfetmiştir.
Sunarken:
Allahû TeÂla (cc) bizlere elcisi Muhammed (sav)'e Rabbinden getirip tebliğ ettiği şeylerde O'na uymayı, ornek alıp yolundan gitmeyi emretmiştir. Peygamber (sav)'in sunneti sozlu ve fiili şekildedir ki bunlar dinin gayesini anlama ve tafsili hukumleri kavramada bizlere yol gosteren ışıktır. Rasulullah (sav)'den sozlu ve fiili olarak sabit olan herşey Kur'an'da acık nas olarak zikredilmese dahi bizim icin huccettir. Kur'an'da zikredilmediği halde bizim icin delil olan hadislerden bir tanesi de Ebu Hureyre (ra)'nin rivayet ettiği şu hadistir: "Bir erkek hanımı ile hanımının halasını, hanımı ile hanımının teyzesini bir nikahta birleştiremez."
Sunnet Kur'an'da acık ifade edilmesede delil sayılır. Allah– TeÂla (cc) şoyle buyurmuştur: "Rasul size hangi şeyi vermiş ise onu alınız, hangi şeyden de yasaklamış ise ondan geri durun. " (Haşr:7)
Butun muslumanlara gereken şey peygamberlerinin sunnetine sarılmaları, oğrenmeleri ve muslumanlar arasında yaymak icin gayret sarfetmeleridir. Bu kitabın duşuncesi de bu yolda atılmış başarılı bir adımdır. Zira kitaptaki hadisleri derleyen muellif-Allah O'nun sevabını versin-kitabı yayınlama hakkını butun muslumanlara vermekle tum tavsiyeleri toparlamayı ve kitaptaki nebevi tavsiye, oğut ve yonlendirmelerdeki faideyi genelleştirmeyi uygun gormuştur. Başarı Allah'tandır.


Ahmet Muhammed TÂhûn
Başlarken:
Hamd Allah icindir. Selam Allah'ın sectiği kullarına ve sectiği en değerli peygamber olan Efendimiz Muhammed (sav)'edir ki O'na Rabbinden: "Biz Seni ancak alemlere rahmet olarak gonderdik" (Enbiya:107), hukmu indirildiği gibi yine: "Andolsun icinizden size oyle bir peygamber geldi ki sıkıntıya ugramanız O'na ağır gelir; size duşkun, mu'minlere şefkatli, merhametlidir" (Tevbe:128), diye bildirmiştir.
O ki soz ve fiillerinde butun iyiliklere yol gostermiş, tum kotuluklerden de uyarmıştır. Allah'a cağıran, yolları aydınlatan nurdur.
Elinizdeki şu Ellibeş Peygamber Tavsiyeleri'ni kardeşimiz Ustad Hamza Muhammed SÂlih UcÂc hadis kitaplarından secip derlemiştir ki boylece mu'minlere bir hatırlatma olsun, onlara hediye yerine gecsin. Allah ona yaptığı hizmetin karşılığını versin. Her kişi ameline gore karşılık alır. Eğer hayır ise hayırla, şer ise şerle karşılık gorur.
Siz ey mu'minler Rabbinizden gonderilen kitabı okuyun ve duşunup inceleyiniz. Zira size Enam Suresinde on, İsra Suresinde oniki tavsiyede bulunulduğu gibi daha pek cok yerde Kur'an'dan sizlere tavsiyeler mevcuttur. Yine sizler Rasulullah (sav)'in de tavsiyelerini okuyun, inceleyin ve onlara sımsıkı yapışınız. Kim Rasulun yoluna sarılırsa buyuk kurtuluşa erer. Kim de yuz cevirirse apacık zarara girer.
" Rasul size hangi şeyi vermişse onu alınız, hangişeyden de yasaklamışsa ondan geri durunuz. " (Haşr:7)
Allah bizi ve sizi, Rablerinden haklarında guzellikler gecipte lutfuyla cennete girdirilen kullardan olmanız icin, soz dinleyen ve sozlerin en guzeline uyanlardan kılsın. Selam butun peygamberlere olsun. Hamd de alemlerin rabbi Allah'adır.
Medine-i Munevvere
Rabbinin Rahmetini Uman
Ahmet Abdu'l CevvÂd.
oNSoZ
Hamd alemlerin rabbi Allah'adır. Salat ve selam peygamberlerin en değerlisi Efendimiz Muhammed (sav)'e, O'nun ailesine ve arkadaşlarınadır.
Ben hadis kitaplarında Efendimiz'in bazı sahabelere tavsiyelerini okumuştum. İstedim ki bunlardan bir kısmını kucuk bir kitapcıkta toplayayım. Bu nedenle ellibeş tavsiyeyi şu kitaplardan faydalanarak sectim. Sahih-i Buhari, Sahih-i Muslim, Sunen-i ebi Davud, Sunen-i Tirmizi, Et-Terğib ve't-Terhib, Riyazu's-Salihin, Kitabû't-Tac, Teysirû'l-Vusûl.
Bu tavsiyeler her ne kadar bazı sahabelere soylenmiş olsada, butun muslumanlara da hitap eder. Bunlar Allah'a ihlasla bir kul olmaya, şirkten arınmaya yoneltir. Kelimeyi Tevhid ve Allah'a secde etmenin fazileti, namaz, oruc ve geceleri ihya etmenin fazileti, ilim tahsili, sadaka vermek ve Allahı tesbih etmenin faziletlerini acıklar. Anne ve babaya itaate, guzel ahlaka, akraba ziyaretine, komşularla iyi gecinmeye, yemek yedirme ve fakirleri sevme gibi daha pek cok ameli salihaya da teşvik eder.
Aynı manadaki bazı hadisleri de faidesinden dolayı fazladan olarak zikrettim. Allah'tan amelimizin tamamının salih ve kabul olunmasını, bu amelleri kendi rızasına halis kılmasını diler, bu tavsiyelerde gelen şeylerden bizleri faydalandırmasını, onlarla amel etmeyi nasip etmesini isteriz. Doğru yola goturecek olan Allah'tır. Allah, Efendimiz Muhammed(sav) ve O'nun ailesine, arkadaşlarına salat ve selam etsin.
Medine-i Munevvere
Hamza Muhammed SÂlih UcÂc


BİRİNCİ TAVSİYE
KELİME-İ TEVHİD'İN FAZİLETİ
Ebu Hureyre (ra) tarafından şoyle rivayet edilmiştir:" Dedim ki: "Ya Rasulallah, kıyamet gunu şefaatinle insanların en mutlusu olan kimdir? Rasulallah (sav) şoyle buyurdu: Ey Ebu Hureyre, senin hadise olan duşkunluğunden dolayı senden once hicbir kimsenin bu hadisten sormayacağını tahmin etmiştim. Kıyamet gunu şefaatimle insanların en mutlusu olan; ihlasla, kalbi veya gonlu ile LA İLAHE İLLALLAH, diyen kimsedir. " (Buhari)
Ubade Bin Samit (ra)'dan Rasulullah (sav)'in şoyle buyurduğu rivayet edilmiştir: "Kim tek olan Allah'tan başka ilah olmadığına, O'nun ortağının bulunmadığına, Muhammed'in kulu ve elcisi olduğuna, İsa'nın Allah'ın kulu ve elicisi olup Meryem'e kendisinden gonderdiği ruhu olan kelimesi olduğuna, cennet ve cehennemin hak olduğuna şahadet ederse Allah onun uzerinde bulunduğu amele gore cennete koyar. " (Buhari, Muslim, Tirmizi). " Cennetin sekiz kapısından hangisinden isterse" ilavesi de mevcuttur.
Muslim'in diğer rivayeti ise şu şekildedir:" Kim Allah'tan başka ilah olmadığına, Muhammed'in de Allah'ın elcisi olduğuna şehadet ederse, Allah ona cehennemi haram kılar."

İKİNCİ TAVSİYE
TEVHİD UZERİNE GENEL TAVSİYELER
İbn-i Abbas (ra)'den rivayet edilmiştir: "Bir gun Hz. Peygamber (sav) terkisinde idim. Bana dedi ki: "Ey evlat! Ben sana bir takım kelimeler oğretiyorum; Allah'ı gozet ki O da seni gozetsin. Allah'ı gozet ki karşında bulasın. Bir şey istediğinde Allah'tan iste. Yardım talebinde bulunduğunda Allah'tan yardım iste. Şunu bil ki, butun halk sana fayda vermek uzere birleşseler, ancak Allah'ın sana takdir ettiği kadar fayda verebilirler ve eğer butun halk sana zarar vermek icin birleşseler ancak sana Allah'ın takdir ettiği kadar zarar verebilirler. Kalemler kaldırıldı, sahifeler kurudu." (Tirmizi, Musned).
Tirmizi'nin dışındaki bir rivayette ise şoyle buyurmuştur:" Allah'ı gozet ki onunde bulasın, Allah'ı rahatlıkta tanı ki O da seni sıkıntıda tanısın. Şunu bil ki başına gelmeyecek olan şeyin, sana isabet edeceği de yoktur ve senin başına gelecek olanın da gelmemesi yoktur. Bil ki yardım ve zafer sabretmekle olur. Sevinc uzuntu ile beraberdir. Sıkıntı ve gucluk te kolaylıkla beraber olur."

UCUNCU TAVSİYE
İLİM TAHSİL ETMENİN FAZİLETİ
Kubeysa b. El-MuhÂrik (ra)'ın şoyle dediği rivayet edilmiştir: "Rasulullah (sav)'in yanına gelmiştim. Bana:
-Ey Kubeysa seni buraya getiren nedir?, dedi.
Ben de:
-Yaşım ilerledi, kemiğim inceldi, sana geldim ki bana Allah'ın kendisiyle faydalandıracağı şeyleri oğretesin, dedim. Bunun uzerine Rasulullah (sav) şoyle buyurdu:
-Ey Kubeysa bir taşa, bir ağaca, bir toprak yığınına uğrasan sana mutlaka istiğfar eder. Ey Kubeysa sabah namazını kılınca uc defa:" Subhanellahi'l-Azim ve bihamdihi" de. Korlukten, cuzzamdan ve felcten kurtulursun. Ey Kubeysa şoyle dua et:" Allahumme inni Es'eluke mimma indeke ve efid aleyye min rahmetike ve enzil aleyye min berekatikeğ Ey Allah'ım ben senin yanındakilerden isterim, bana lutfundan gonder, bana rahmetini yay, bereketinden uzerime indir. " (Musned).
İşte bu değerli tavsiye ilim tahsili yapanın değerine delÂlet eder.
Ebu'd-Derd (ra) tarafından rivayet edilen hadiste ise şoyle buyrulur:" Kim ilim elde edeceği bir yola girerse Allah'ta ona cennete giden yolu kolaylaştırır. Melekler ilim talibine yaptığı şeyden hoşnud olduklarından dolayı kanatlarını korlar. Alime gokte ve yerde olanlar hatta sudaki balıklar istiğfar getirip onun icin Allah'tan bağışlama dilerler. Alimin Abid'e olan ustunluğu dolunayın diğer yıldızlara olan ustunluğu gibidir. Şuphesiz alimler peygamberlerin varisleridir. Muhakkak ki peygamberler ne bir dinar ne de bir dirhem miras bırakmazlar. Ama onlar ancak ilmi miras bırakırlar. Kim de onu alırsa buyuk bir pay almış olur. " (Ebu Davud, Tirmizi, İbn-i Mace, İbn-i Hibban, Beyhaki)
Yine bu hususta Safvan b. AssÂl el-MurÂdŒ (ra)'dan rivayet edilen hadiste şoyle anlatır:" Peygamber(sav)'in yanına gelmiştim. O mescidde kırmızı hırkaya yaslanmıştı.
-Ya Resûl-i Ekrem (sav) ben ilim istemek icin geldim, dedim. Bunun uzerine şoyle buyurdu:
-İlim talibine merhaba, muhakkak ki ilim talibine melekler kanatlarını gerer, sonra da istediği şeye karşı sevgi ve muhabbetlerinden birbirine girerek dunya semasına ulaşırlar. " (Musned, Taberani, İbn-i Hibban, Hakim)

DORDUNCU TAVSİYE
ZORDA KALANA YARDIM ETMEK
Abdullah b. Omer(ra) tarafından Efendimiz(sav)'in şoyle buyurduğu rivayet edilmişti:" Musluman muslumanın kardeşidir. Ona zulmetmez, onu (başkasına da bırakıp) teslim etmez. Kim karedeşinin bir hacetinde bulunursa Allah'ta onun hacetinde bulunur. Kim bir muslumanı uzuntusunden rahatlatırsa Allah'ta onu kıyamet gunu uzuntulerinden rahatlatır. Kim muslumanı orterse Allah'ta onu kıyamet gunu orter. " (Buhari, Muslim)
Bu hususta Ebu Hureyre (ra) tarafından da Hz. Peygamber(sav)'den şu hadis rivayet edilmiştir: "Kim bir mu'mine dunya uzuntulerinden bir uzuntuden dolayı nefes aldırırsa, Allah'ta ona kıyamet gunu uzuntulerinden bir uzuntuden dolayı nefes aldırır. Kim sıkıntıda olana kolaylık sağlarsa Allah'ta ona dunya ve ahirette kolaylık sağlar. Kim bir muslumanı orterse Allah'ta onu dunya ve ahirette orter. Kul kardeşinin yardımında olduğu muddetce Allah'ta o kulun yardımında olur. Kim ilim talep edeceği bir yola girerse Allah'ta ona bununla cenneti kolaylaştırır. Hicbir topluluk yoktur ki, Allah'ın evlerinden bir evde Allah'ın kitabını okumak ve aralarında inceleyip araştırmak uzere toplansında uzerlerine sekine inmesin, rahmet onları kaplamasın, melekler onları kuşatmasın, Allah onları yanında bulunanlara anlatmasın. Kimi ameli geride kor ise onu soyu (one gecirmek icin) suratlendiremez. " (Muslim).

BEŞİNCİ TAVSİYE
ALLAH İCİN SECDE ETMENİN FAZİLETİ
Ma'dÂn b. Ebi Talha (ra) anlatır: Rasulullah(sav)'in Mevlası Sevban ile karşılaştım ve ona şoyle dedim:
-Bana işlediğimde Allah'ın beni cennete koyacağı bir amel soyle veya diğer bir rivayete gore;
-(Allah'a en sevimli olan ameli) Bunun uzerine bir muddet sustu, sonra ben tekrar sordum, yine sustu, sonra ucuncu defa sordum şoyle dedi:
-Ben bu konu hakkında Rasulullah (sav)'e sordum. O da bana:" Cok secde etmeye bak. Cunki Allah icin yaptığın her secde ile Allah seni bir derece yukseltir, senden bir hatayı da siler. " (Muslim, Tirmizi, Nesei, İbn-i Mace).
UbÂde b. es-SÂmit (ra)'ın Rasulullah(sav)'ı şoyle derken işittiği rivayet edilmiştir:" Allah icin secde yapan hicbir kul yoktur ki, Allah ona bu secde ile bir hasene(sevap) yazıp ondan da bir seyyieyi(gunahı) silmesin ve onu secde ile bir derece yukseltmesin. Bu sebeple secdeyi cok yapınız. " (İbn-i Mace).
Yine bu hususta Huzeyfe(ra)'ın Efendimiz'in şoyle dediği rivayet edilir" Allah'ın, kendisini yuzunu yere koymuş secde eder halde iken kulunu gorduğu halden Allah'a daha sevimli gelebilecek kulun hicbir hali yoktur. " (Taberani el-Evsat'ta zikreder).

ALTINCI TAVSİYE
SADAKANIN FAZİLETİ
Ka'b b. Ucre (ra)'dan Rasulullah(sav)'in şoyle buyurduğu rivayet edilmiştir:
" -Ey Ka'b b. Ucre haram kazancla beslenip buyuyen ne kan ne de et cennete giremez, cehennem ona daha uygundur.
-Ey Ka'b b. Ucre insanlar sabahleyin iki şekilde cıkarlar;(Birisi vardır ki) nefsinin esaret zincirini cozerek cıkan bu sebeple de onu azat edendir, (diğeri) ise onu bağlıyarak cıkar.
-Ey Ka'b b. Ucre; namaz yakınlıktır, oruc da zırhtır, sadaka ise tıpkı kırağının parlak taştan akıp gittiği gibi hataları sondurur. " (İbn-i Hibban).
MuÂz b. Cebel(ra) şoyle anlatır:" Peygamber(sav) ile beraber bir seferde idik. (Sonra Muaz(ra) hadisi anlatır, hadisin bir bolumu de şoyledirPeygamber (sav) dedi ki:
-Ey Muaz sana hayır kapılarını gostereyim mi? Ben de:
-Evet goster Ya Rasulullah, dedim. Rasulullah şoyle buyurdu:
-Oruc zırhtır, sadaka ise suyun ateşi sondurduğu gibi hataları sondurur. " (Tirmizi).
" Şuphesiz sadaka sahibinden kabirlerin ateşini sondurur. Ancak ve ancak mu'min Kıyamet Gunu sadakasının golgesinde golgelenir. " (Taberani, Beyhaki).
Meymune b. Sa'd(ra) şoyle anlatır:" Ya Rasulellah bize sadakanın durumunu acıkla dedim, şoyle buyurdu: Şupesiz sadaka Allah rızası icin olupta sevabı da Allah'tan bekleyen icin ateşten onu perdeleyip engel olur. " (Taberani).

YEDİNCİ TAVSİYE
iKİ REKAT KUŞLUK NAMAZI İLE HER AYDAN UCGUN ORUC TUTMANIN FAZİLETİ
Ebu Hureyre (ra)'ın şoyle dediği rivayet edilmiştir:" Benim dostum (sav) bana her aydan ucgun oruc tutmamı, iki rekat kuşluk namazı kılmamı yatmadan oncede vitir namazını kılmamı tavsiye etti. " (Buhari, Muslim, Tirmizi, Ebu Davud, Nesei).
İbn-u Huzeyme'nin kitabında ise şu lafızla rivayet edilmiştir:" Benim dostum (sav) terk etmediğim uc şeyi tavsiye etti; vitir namazını kılmadan uyumamamı, iki rekat kuşluk namazını bırakmamamı, cunki kuşluk namazı Allah'a yonelenlerin namazıdır, her aydan da ucgun oruc tutmamı. "
Abdullah b. Amr b. el-ås (ra) Rasulullah (sav)'ın şoyle buyurduğunu soylemiştir:" Her aydan ucgun oruc tutmak butun sene oruc tutmaktır. " (Buhari, Muslim).
Ebu Zer(ra)'dan Efendimiz(sav)'in şoyle dediği rivayet edilmiştir:" Sabaha cıkan sizin her bir ekleminden dolayı bir sadaka vardır;şu var ki her bir tesbih bir sadakadır. Her bir tahmid bir sadakadır, her bir tekbir bir sadakadır. İyiliği emretmek bir sadakadır. Kotulukten alıkoymak bir sadakadır. Kuşluk vakti kılınan iki rekat namaz da bunu karşılar. " (Muslim).
Yine Ebu Zer (ra) şoyle dediği rivayet edilmiştir:" Rasulullah (sav) şoyle buyurdu:Kim her aydan ucgun oruc tutarsa bu bir yıl oruc tutma demektir. " Allah Taala da Kitab'ında bu hukmu tasdik icin şoyle buyurmuştur:" Kim bir hasene getirirse ona on misli vardır. " (En'am:160). Bu nedenle birgun on gune tekabul eder. " (Tirmizi, Nesei, İbn-i Mace, Musned, İbn-i Huzeyme)
Abdullah b. Amr (ra)'dan şu hadis rivayet olunur ki:Bir adam Rasulullah(sav)'a oruc hakkında soru sormuştu. O da şoyle buyurdu:" Her ayın onucuncu, ondorduncu ve onbeşinci gununde ucgun oruc tutmaya bak. " (Taberani, el-Evsat'ta rivayet eder).
Cerir(ra) da Rasulullah (sav)'den şu hadisi rivayet etmiştir:" Her aydan ucgun oruc tutmak bir sene oruc tutmaktır. Her ayın onucu, ondordu ve onbeşinin sabahı Eyyamu'l-Biyd'dir. " (Nesei, Beyhaki).

TESBİH NAMAZI
Tabiinden İkrime, İbn-i Abbas(ra)'dan şu hadisi rivayet eder:" Rasulullah(sav) şoyle dedi:
-Ey Abdulmuttalib oğlu Abbas, Ey amcacığım Abbas, sana bir şey vereyim mi? Sana bir şey ağışlayayım mı?Sana bir şey hediye edeyim mi? Sana on tane gunahlar dan bağışlatıcı haslet bildireyimmi ? bunu yaptığında Allah senin, onceki ve sonraki, eski ve yeni olan, gerek bilerek gerekse hata olarak yaptığın, gerek kucuk gerek buyukgizli ve acık on tane ozelliği bağışlar ;dort rekat namaz kılarsın, her rekatında Fatiha Suresini okursun, İlk rekatın kıraatını bitirdikten sonra ayakta iken " Subhanellahi vel-Hamdulillahi ve la ilahe illallahu vellahu ekber" diye onbeş defa soylersin, sonra rukuya varırsın, rukuda iken yine bu duayı on defa soylersin, sonra başını rukudankaldırır on defa daha soylersin, sonra secdeye varırsın ve secdede iken de on defa soylersin, sonra başını secdeden kaldırır yine on defa soylersin, sonra secde eder yine on defa soylersin, sonra başını kaldırırsın yine on defa soylersin. Tum bunlar bir rekatta yetmişbeş tanedir. Bunları dort rekatta da yaparsın. Eğer bunu her gunde bir defa kılmaya gucun yeterse yap. Eğer gucun yetmezse her cumada bir defa yap. Eğer yapamazsan her ayda bir defa yap. Eğer yapamaz isen her senede bir defa yap. Eğer yapamaz isen omrunde bir defa yap. " (Ebu Davud, İbn-i Mace, İbn-i Huzeyme). (1)

DOKUZUNCU TAVSİYE
ALLAH'TAN BAÚIŞLAMA VE AFİYET DİLEYİNİZ
Ebu'l-Fadl el-Abbas b. Abdi'l-Muttalib(ra) şoyle demiştir:" Ya Rasulallah bana Allah'tan isteyeceğim birşey oğret" dedim, şoyle buyurdu:" Allah'tan afiyet isteyiniz. " Birkac gun durdum, tekrar:" Ya Rasulellah bana Allah'tan isteyeceğim birşey oğret" dedim. Bana şoyle buyurdu:" Ey Abbas, Ey Rasulullah'ın amcası Allah'tan dunya ve ahirette afiyet isteyiniz" . (Tirmizi).
-Şimdi biz burada Rasulullah(sav)'den rivayet edilen ve Ashab'ına oğrettiği bazı duaları getireceğiz.
İbn-i Omer (ra)'ın şoyle dediği rivayet edilmiştir:" Rasulullah(sav) Ashab'ına şu kelimelerle dua etmeden meclisinden nadiren kalkardı:" Allah'ım bizimle sana karşı olan isyanların arasında engel olacak korkundan, bizi cennetine ulaştıracak taatından ve bize dunya musibetlerini kolaylaştıracağın yakin (sarsılmaz iman)'den bizlere taksimet. Yaşattığın muddetce bizleri, kulaklarımızdan, gozlerimizden ve kuvvetlerimizden yararlandır. Bunları olumumuze kadar kalıcı kıl. ocumuzu yalnız bize zulmedenlere karşı kıl. Bize karşı duşmanlık edenlere bizlere zafer nasibeyle. Musibetimizi dinimiz uzerine kılma, dunyayı en buyuk kaygımız ve ilmimizin ulaşabileceği yerde kılma. Bizim uzerimize merhamet etmeyenleri de musallat etme. " (Tirmizi).
------------------------------------------------
(1) Tesbih namazı diye isimlendirilen bu namazın gorulduğu gibi fazileti buyuktur. Ey musluman kardeşim gucun yettiğince buna onem ver. Allah bizi ve seni hayırda muvaffak kılsın. Bazı alimler tesbih namazı hadisinin rivayet tariklerini zayıf gormuştur. İbn-i Abbas hadisi hasen hadis şartlarına yakındır. Ancak rivayet zincirindeki tek ravinin cokluğundan ve diğer namazlara şekil itibariiyle ayrıcalık arzetmesi nedeniyle şaz'dır. İbn-i Teymiye bu hadisi zayıf gormuştur. İmam Zehebi ise bu konuda durmuş bir şey soylememiştir. Ebu Mensur ed-Deylemi Musnedu'l-Firdefs'te:" Tesbih namazı isnat yonuyle en sıhatli ve en meşhur namazdır" demiştir. Beyhaki ise:" Abdullah b. Mubarek bu namazı kılardı. Salih insanlar bunu birbirlerine aktarırlardı" demiştir. Abdullah b. Mubarek'ten once yaşamış olan Abdulaziz b. Ebi Davud:" Kim cenneti istiyorsa tesbih namazına devam etsin" demiştir. Şafilerden Ebu Hamid, El-Cuveyni, El-Gazali ve diğerleri bu namazın mustehab olduğunu belirtirler.

Ebu Hureyre (ra) Rasulullah(sav)'in şoyle buyurduğunu rivayet etmiştir:" Kim Allah Taala'nın, şiddet ve uzuntu anlarında duasını kabul etmesini istiyorsa rahatlık anında da duayı cok yapsın. " (Tirmizi).
Abdullah b. Mesud(ra) Rasulullah(sav)'in şoyle buyurduğunu rivayet eder:" Ey Allah'ım ben senden hidayet, takva, iffet ve zenginliği isterim. " (Muslim).
TÂrık b. eşyem el-EşcÂi(ra) şoyle demiştir:" Bir adam musluman olduğunda Peygamber (sav) ona namazı kılmayı oğretir sonra da şu kelimelerle dua etmesini emrederdi;Allah'ım beni bağışla, bana merhamet et, beni hidayete eriştir, bana afiyet ver ve beni rızıklandır. " (Muslim).
Yine Muslim'in diğer bir rivayetinde Hz. TÂrık(ra) Peygamber(sav)'den şunu işitmiştir ki:Bir adam O'na gelip şoyle demiştir:
-Ya Rasulellah Rabbimden birşey istediğimde nasıl diyeyim?. O da şoyle buyurdu:
-Şoyle de; Allah'ım beni bağışla, bana merhamet et, bana afiyet ver ve beni rızıklandır. İşte tum bunlar sana dunya ve ahiretini toplar. "
Ebu Hureyre(ra)'ın şoyle dediği rivayet edilmiştir:" Rasulullah (sav) şoyle dedi:" Allah'ım uzerinde bulunduğum işimin(hatalardan) koruyucusu olan dinimi benim icin islah et. İcerisinde gecimim olan dunyamı da benim icin islah et. İcerisinde son mercim, donuşum olan ahiretimi de benim icin islah et. Benim icin butun iyiliklerde hayatı artır. olumu de bana her turlu şer ve kotulukten rahat kıl. " (Muslim).
Ebu İmame (ra) şoyle demiştir:" Rasulullah(sav) oyle bir dua etti ki biz ondan hicbir şeyi ezberleyip muhafaza edemedik. Bunun uzerine de:
-Ya Rasulellah Sen pek cok dua ettin ki biz onlardan birşey ezberliyemedik, dedik. Şoyle buyurdu:
-Size tum bunları toplayan şeyi gostereyim mi? Şoyle dersin:Allah'ım Peygamberin Muhammed (sav)'in Senden istetiklerinin hayırlı olanlarından Senden isterim. Peygamberin Muhammed(sav)'in Sana sığındığı şeyin şerli olanlarından da Sana sığınırız. Sen ki kendisinden yardım talebedilesin. Sonuc Sanadır. Allah'tan başka hicbir kuvvet ve engel yoktur. " (Tirmizi).

ONUNCU TAVSİYE
ORUC TUTMANIN FAZİLETİ
Ebu Umare (ra)'ın şoyle dediği rivayet edilmiştir:
" -Ya Rasulellah bana bir amel emret, dedim. Şoyle buyurdu:
-Oruc tutmaya bak. Şu bir gercektir ki onun yerine gececek birşey yoktur.
-Ya Rasulellah bana bir amel emret dedim, şoyle buyurdu:
-Oruc tutmaya bak. Şu bir gercektir ki onun yerine gececek birşey yoktur.
-Ya Rasulellah bana bir amel emret dedim, şoyle buyurdu:
-Oruc tutmaya bak. Şu bir gercektir ki onun bir benzeri yoktur. " (İbn-i Huzeyme, Nesei).
Nesei'nin rivayeti şu lafızladır:" Rasulullah bana Allah'ın kendisi ile beni faydalandıracağı bir iş emret, şoyle buyurdu:Oruc tutmaya bak. Şu bir gercektir ki onun bir benzeri yoktur. "
Diğer bir rivayet ise şoyledir:" Ya Rasulellah bana kendisi ile cennete gireceğim bir amel goster, dedim. Şoyle buyurdu:Oruc tutmaya bak. Şu bir gercektir ki onun bir benzeri yoktur. " Ravi sozune şoyle devam etmiştir:" Onlara misafir gelmesi haric, Ebu Umame(ra)'ın evinde gunduz duman gorunmezdi. " (İbn-i Hibban).
Şu hadisi de iyi duşunmemiz gerekir.
Ebu Said (ra)'ın Rasulullah (sav)'in şoyle dediği rivayet edilmiştir:" Allah yolunda bir gun oruc tutan bir kul olmasın ki Allah bu yuzden dolayı onun yuzunu cehennemden yetmiş yıl uzaklaştırmasın. " (Buhari, Tirmizi, Muslim, Nesei).

ON BİRİNCİ TAVSİYE
ALLAH'a TEVBE ETMENİN FAZİLETİ
Ağarr b. Yesar el-Muzeni(ra) Rasulullah (sav)'in şoyle buyurduğunu rivayet etmiştir:" Ey insanlar, Allah'a tevbe ediniz, O'ndan bağışlama dileyiniz. Ben bile gunde yuz defa tevbe ediyorum. " (Muslim).
Ebu Hureyre(ra)'ın şoyle dediği rivayet edilmiştir:" Rasulullah(sav)'i şoyle derken işittim:" Allah'a yemin olsun ki ben gunde yetmişten fazla Allah'tan bağışlanma dileyip, O'na tevbe ediyorum. " (Buhari).
Efendimiz(sav)'in hizmetkarı Ebu Hamza Enes b. Malik el-Ensari(ra) Rasulullah(sav)'in şoyle buyurduğunu rivayet etmiştir:" Allah kulunun tevbesine, sizden birinizin colde devesini kaybettiği haldeyken devesini bulmasından daha cok sevinir. " (Buhari, Muslim).
Muslim'in rivayeti ise şoyledir:" Allah, kulunun kendisine tevbe ettiği sırada onun tevbesine sizden birinizin şu haldeki durumundan da cok sevinclidir ki sizden biriniz col bir arazide bineğinde iken, bineği uzerinde yiyeceği ve iceceği olduğu halde birden kaybolur, o da buna uzulup bir ağaca gelip bineğine uzgun bir halde iken ağacın golgesinde uzanmış olduğu sırada birden onu yanında ayakta durur bulur, yularından tutar, sonra da sevincinin şiddetinden dolayı:" Allah'ım sen benim kulumsun ben de senin rabbinim" deyipte hata eder. "
Ebu Musa Abdullah b. Kays el-Eşari(ra) Rasulullah(sav)'in şoyle buyurduğunu rivayet etmiştir:" Allah Taala gunduz gunah işleyenin tevbe etmesi icin gece elini acar. Gece gunah işleyenin tevbe etmesi icin de guneşin batışından doğuşuna kadar gece elini acar. " (Muslim).

ON İKİNCİ TAVSİYE
İSLAM ESASLARI
Muaz b. Cebel(ra)'ın şoyle dediği rivayet edilmiştir:" Rasulullah(sav) ile beraber bir seferde idim. Bir gun yakınında bulundum. Beraber yururken:
-Ya Rasulellah beni cennete koyan, cehennemden de uzaklaştıran bir amel bildir, dedim. Şoyle buyurdu:
-Sen gercekten buyuk bir şeyden sordun. Ama bu Allah'ın kendisine kolaylaştırdığı kimseye mutlaka kolay gelir. Allah'a O'na ortak koşmadan kulluk edersin, namazı dosdoğru kılarsın, zekatı verirsin, Ramazan orucunu tutarsın, Kabe'i de haccedersin.
Sonra şoyle buyurdu:" Sana hayır kapılarını gostereyim mi?" . Ben de:
-Evet Ya Rasulellah , dedim. Şoyle buyurdu:" Oruc zırhtır, sadata suyun ateşi sondurduğu gibi hataları sondurur. Kişinin gecenin ortasında kıldığı namazdır. " Sonra da şu ayeti okudu:" Yanları yataklardan uzak durur(az uyurlar), Rablerine umit ve korku iledua ederlerve kendilerine verdiğimiz rızıklardan harcarlar. " (Secde:16). Sonra şoyle buyurdu:" İşin başını, temel direğini, en ust noktasını bildireyim mi?" . Ben de:" Evet bildir, Ya Rasulullah" dedim. Şoyle buyurdu:" İşin başı İslam'dır, temel direği namaz, en ust noktası da Cihat'tır. " Sonra şoyle buyurdu:" Bunların hepsini tutanı bildireyim mi?" . Ben de:" Evet bildir Ya Rasulellah" dedim. Dilini işaret etti ve:" Şunu tutmandır" buyurdu. Ben dedim ki:" Ya Rasulellah biz konuştuklarımızdan sorguya cekilecekmiyiz" . Şoyle buyurdu:" Hay Allah hayrını versin, insanlar dillerinin ekip bictiğinden başka yuzustu cehenneme surulurler mi?" . (Tirmizi, Nesei, İbn-i Mace, Musned).

ONUCUNCU TAVSİYE
ANNE BABAYA İYİ DAVRANMAK
Ebu Hureyre(ra)'ın şoyle dediği rivayet edilmiştir:" Bir adam Rasulullah(sav)'e geldi ve şoyle dedi:
-Ya Rasulellah benim guzel muamele etmeme insanlardan en cok kim hak sahibidir?" . Şoyle buyurdu:
-Annendir.
-Sonra kimdir?, dedi.
-Annendir, buyurdu.
-Sonra kimdir?, dedi.
-Annendir, buyurdu.
-Sonra kimdir?, dedi.
-Babandır, buyurdu. " (Buhari, Muslim).
Ebu Hureyre(ra)'dan gelen bir diğer rivayette lafız şoyledir:" Ya Rasulellah guzel muameleye en cok hak sahibi olan kimdir?" . Şoyle buyurdu:" Annendir, sonra yine annendir, sonra yine annendir, sonra da babandır, sonra da sana yakın olanlardır. " (Muslim).
Yine Ebu Hureyre(ra)'dan Hz. Peygamber(sav)'in şoyle buyurduğu rivayet edilmiştir:" Yaşlandıkları sırada anne ve babasına, bunların birisine yahut her ikisine erişipte sonra da cennete giremeyen kişinin burnu surtulsun, sonra yine burnu surtulsun, sonra yine burnu surtulsun. " (Muslim).

ONDORDUNCU TAVSİYE
NAMAZA DEVAM ETMEK
Abdullah b. omer (ra) Hz. Peygamber(sav)'in bir gun namazı andığı ve şoyle buyurduğunu rivayet etmiştir:" Kim namaza devam ederse onun icin namaz Kıyamet Gunu'nde kurtuluş, burhan ve nur olur. Kim de devam etmez ise onun ne kurtuluşu, ne burhanı ve ne de nuru olur. Kıyamet Gunu de Karun, Firavn, Haman ve Ubey b. Halef ile beraber olur. " (Musned).
Enes (ra) şoyle demiştir:" Namaz Hz. Peygamber(sav)'e Mirac Gecesi'nde elli vakit olarak farz kılınmış, sonra da beş vakte kadar indirilmiştir. Sonra da şoyle nida edilmiştir:" Ey Muhammed şu bir gercektir ki katımda soz değiştirilemez. Sana bu beş vakitle elli vakit sevabı vardır. " (Buhari, Muslim, Tirmizi, Nesei, İbn-i Mace).
Ebu KatÂde kanalı ile Hz. Peygamber(sav)'in şoyle dediği rivayet edilmiştir:" Allah şoyle buyurdu:" Ben ummetine beş vakit namaz farz kıldım ve kendi katımda da şu sozu verdim ki kim bu beş vakit namazı vaktinde riayet ederek gelirse onu cennete koyarım. Kim de buna riayet etmez ise benim katında onun icin bir soz yoktur. " (Ebu Davud).
Ebu Hureyre(ra) Rasulullah(sav)'in şoyle buyurduğu rivayet edilmiştir:" Ne dersiniz. Sizin birinizin kapısında bir nehir olsa da ondan her gun beş defa yıkansa onun kirinden birşey kalır mı?" . Oradakiler:" -Hayır onun kirinden birşey kalmaz " dediler. Rasulullah da şoyle buyurdu:" İşte beş vakit namaz da boyledir. Allah onlarla hataları yokedip siler. " (Buhari, Muslim, Tirmiz, İbn-i Mace, Nesei).
Amr b. Said anlatır:" Hz. Osman(ra)'ın yanında idim. Abdest almak icin su istedi ve şoyle dedi:" Rasulullah(sav)'i şoyle derken işittim:" Hicbir musluman kişi yoktur ki ona farz namazın vakti gelirde namazın abdestini, huşuunu, rukusunu, guzelce yapsında, namazdan onceki buyuk gunah işlemediği haldeki diğer gunahlarını ortmesin . Bu durum her zaman icin de boyledir. " (Muslim).
Osman b. Affan(ra) Rasulullah(sav)'i şoyle derken işittiğini rivayet etmiştir:" Kim cemaatle yatsı namazını kılarsa o sanki gecenin yarısını ihya etmiş gibidir. Kim de cemaatle sabah namazını kılarsa o sanki gecenin tumunu ihya etmiş gibidir. " (Muslim)
Ebu Musa (ra) Rasulullah(sav) şoyle buyurduğunu rivayet etmiştir:" Kim sabah ve ikindi namazını kılarsa cennete girer. " (Buhari, Muslim).

ONBEŞİNCİ TAVSİYE
GUZEL AHLAK
Ebu DerdÂa (ra) Rasulullah(sav)'in şoyle buyurduğunu rivayet etmiştir:" Kıyamet Gunu kulun mizan terazisinde guzel ahlaktan daha ağır gelen bir şey yoktur. Şuphesiz Allah cirkin işler yapan ve kotu soz soyleyene kızar. " (Ebu Davud, Tirmizi).
Ebu Hureyre(ra) Rasulullah(sav)'in şoyle buyurduğunu rivayet etmiştir:" Mu'minlerin iman bakımından en olgunu ahlakca en guzel olanıdır. Sizin en hayırlınız ailesine hayırlı olanınızdır. " (Ebu Davud, Tirmizi).
CÂbir (ra) Rasulullah(sav)'in şoyle buyurduğunu rivayet etmiştir:" Şuphesiz Kıyamet Gunu meclis ve sohbet bakımından bana en yakın ve sevimli olanınız ahlakca guzel olanlarınızdır ve Kıyamet Gunu meclis ve sohbet bakımından bana en uzak ve cirkin olanınız gevezelik, boşboğazlık yapan ve muteveyhik olan kimsedir. "
" -Ya Rasulelah muteveyhik nedir?" dediler. Şoyle buyurdu:
" -Kibirli olanlardır. " (Tirmizi).

ONALTINCI TAVSİYE
NAMAZIN SONUNDA SoYLENİLEN DUALAR
Muaz b. Cebel(ra) Rasulullah(sav)'in elinden tutup şoyle buyurduğunu rivayet etmiştir:" Ey Muaz vallahi Ben seni seviyorum. " Muaz (ra) da:" Anam babam Sana fada olsun Ya Rasulellah ben de Seni seviyorum dedi. " Rasulullah:" Sana tavsiyede bulunuyorum. Ey muaz her namazın ardından şu duayı hic bırakma:" Allahumme E inni alazikrike ve şukrike ve husni ibadetike (Allah'ım bana Seni zikretme, şukretme ve Sana guzel ibadet etmeme yardım et.) " (Ebu Davud, Nesei, İbn-i Huzeyme, İbn-i Hibban).
Ebu Hureyre (ra) Rasulullah(sav)'in şoyle buyurduğunu rivayet etmiştir:" Kim her namazdan sonra otuzuc defa Allah'ı tesbih eder(Subhanallah der), otuzuc defa Allah'a hamdeder(Elhamdulillah der), otuzuc defa tekbir getirir(Allahu Ekber der) ki bu doksan dokuz eder, sonra da:" La ilahe illallahu vahdehu la şerikelehu, lehu'l-Mulku ve lehu'l-Hamdu ve huve alakullişeyin Kadir (Tek olan Allah'tan başka ilah yoktur, O'nun ortağı da yoktur, mulkiyet O'nundur, hamd O'nundur, O herşeye kadirdir. )" der de yuze tamamlarsa gunahları deniz kopuğu kadarda olsa bağışlanır. " (Muslim).
Sa'd b. Ebi Vakkas(ra) Rasulullah (sav)'in her namazın ardından şu kelimelerle Allah'a sığındığını rivayet etmiştir:" Allahumme inni eûzu bike minel cubni vel buhli ve eûzu bike en uradde ila erzelil umri, ve eûzu bike min fitneti'd-Dunya, ve eûzu bike min fitneti'l-Kabri Allah'ım ben cimrilik ve korkaklıktan Sana sığınırım, omrumun en aşağısını dondurulmekten Sana sığınırım, dunya fitnesi ve imtihanından Sana sığınırım, kabir imtihanından Sana sığınırım.)" (Buhari).
Mu'minlerin annesi Cuveyriye b. el-Haris(ra) Bir gun Rasulullah(sav) sabahleyin erkenden O sabah namazını mescidinde kılarken yanından ayrıldığını sonra kuşluk vaktinde hÂlˆ mescidinde otururken Rasulullah'ın tekrar yanına geldiğini ve şoyle buyurduğunu anlatır:" seni bıraktığım halde hÂl oylece duruyor musun?" . Ben de:" Evet" dedim. Bunun uzerine Rasulullah(sav) şoyle buyurdu: " Ben senden sonra dork kelime soyledim, eğer bugunden beri soylediklerinle tartılsalar onlar daha ağır gelir:" Subhanelahil AzŒm ve bi Hamdihi adeda halgıhi ve rız nefsihi ve zŒnete arşıhi ve midÂde kelimÂtihiğYuce Allah'ı yarattıklarının sayısınca, gonlunun rızasınca, arşıalasının ağırlığınca ve kelimelerinin murekkebince tesbih eder, hamdederim".) (Muslim).

ONYEDİNCİ TAVSİYE
ZİKRİN FAZİLETİ
Abdullah b. Busr(ra) bir adamın Rasulullah(sav)'e şoyle dediğini rivayet etmiştir:" Ya Rasulellah İslam Şeriatı'nın kanunları bana cok gelmiştir. Bu nedenle bana yapabileceğim bir şey bildir. " Rasulullah şoyle buyurdu:" Dilinin Allah'ı zikirle devamlı ıslak kalmasıdır. " (Tirmizi, İbn-i Mace, Hakim, İbn-i Hibban).
Muaz b. Cebel(ra) kanalıyla bir adamın Rasulullah(sav)'e şoyle sorduğu rivayet edilmiştir:" Mucahidlerin hangisi ecir bakımından daha buyuktur?" . Rasulullah şoyle buyurdu:"
-Allah Taala'yı en cok ananlarıdır. " Adam:" Salihlerin hangisi ecir bakımından daha buyuktur?" dedi. Rasulullah:" Allahû TeÂla (cc)'yı en cok ananlarıdır. " buyurdu. Sonra adam namazı, zekatı, haccı, sadakayı, bunların hepsini soyledi. Rasulullah(sav) ise:" Allah Taala'yı en cok zikredenleridir" diyordu. Ebu Bekr(ra) Omer (ra)'a:" Ey Ebu Hafs Allah'ı ananlar herşeyi goturduler" dedi. Bunun uzerine Rasulullah(sav):" Evet" dedi. " (Musned, Taberani).

ONSEKİZİNCİ TAVSİYE
NEFSİ TERBİYE ETMEK
Zeydu'l-Hayr(ra)'ın şoyle dediği rivayet edilmiştir:" Ya Rasulellah, Allah'ın kendisi hakkında hayır dilediği kişideki Allah'ın alameti ile hayır dilemediği kişideki Allah'ın alameti nedir, bana bildir. " Şoyle buyurdu:
" -Ey Ebu Zeyd nasıl sabahladın?. " Ben de:" Hayrı ve hayır ehlini isteyerek. Eğer hayra kudretim yetebildi ise ona yoneldim. Eğer kacırdımsa buna uzuldum, onu arzuladım" dedim. Şoyle buyurdu:" İşte bu Allah'ın hayır dilediği kişideki Allah'ın alametleridir. Eğer sana Allah bu alametlerin dışındaki şeyleri dileseydi sana onları hazırlardı. " (Razzin).
Ebu Hureyre (ra) Rasulullah(sav)'in şoyle buyurduğunu rivayet etmiştir:" Peygamberlerin sunnetlerinden dort şey vardır. Bunlar;haya, koku surme, evlenme ve misvak kullanmadır. " (Tirmizi).
Ebu Hureyre (ra) Rasulullah (sav)'in şoyle buyurduğunu rivayet etmiştir:" Size hayırlı ve şerli olanınızdan haber vereyim mi?" bunu uc defa soyledi. Oradakiler:" Evet bildir" dediler. Şoyle buyurdu: " Sizin hayırlınız, hayrı umulup şerrinden de emin olunandır. Şerliniz de hayrı umulmayıp şerrinden de emin olunmayandır. " (Tirmizi).
Ebu Bekre(ra)'ın şoyle dediği rivayet edilmiştir:" Rasulullah(sav)'e şoyle soruldu:
-İnsanların hangisi daha hayırlıdır?, O da şoyle buyurdu:
-omru uzun olupta ameli iyi olandır.
-İnsanların hangisi şerlidir?, dediler. Şoyle buyurdu:
-omru uzun olupta ameli kotu olandır. " (Tirmizi).

ONDOKUZUNCU TAVSİYE
GUNAHLARI BIRAKIP, ALLAH'a İTAAT EDİP O'nu ZİKRETMEYE SARILMAK
Ummu Enes (ra)'ın şoyle dediği rivayet edilmiştir:" Ya Rasulellah bana tavsiyede bulun. " Rasulullah şoyle buyurmuştur:" Gunahlardan hicret et(terket), zira bu hicretin en faziletlisidir. Farzlara devem et, zira bu cihadın en faziletlisidir. Allah'ı zikri de cok yap, cunku sen Allah'a cok zikirden daha sevimli bir şey getiremezsin. " (Taberani).
Ebu Hureyre(ra) Rasulullah(sav)'in şoyle buyurduğunu rivayet etmiştir:" Allah şoyle buyurur: Ben kulumun Bana olan zannının yanındayım ve Beni zikrettiğinde onun yanında olurum. Eğer Beni kendi icinde anarsa Ben de onu kendi icimde anarım. Eğer Beni bir toplulukta anarsa Ben de onu ondan daha hayırlı bir toplulukta anarım. Eğer Bana bir karış yaklaşırsa Ben ona bir kulac yaklaşırım. Eğer Bana bir kulac yaklaşırsa Ben ona iki kulac yaklaşırım. Eğer Bana yuruyerek gelirse Ben de ona koşarak gelirim. " (Buhari, Muslim, Tirmizi).
Muaviye(ra) şoyle anlatır:Hz. Peygamber(sav) mescidde zikir halkasının yanına cıktı ve:" Sizi buraya hangi şey oturttu?" diye sordu. Onlarda:" Allah'ı zikretmek, bizi İslam'a eriştirip bunula bize bağışta bulunduğu şeylere hamdetmek icin oturduk" dediler. O da şoyle dedi:" Allah icin soyleyin, sizi ancak bu mu oturttu?" dedi. Onlar:" Vallahi bizi ancak bu oturttu" dediler. O da şoyle dedi:" Bakın Ben sizi itham ettiğim icin yemin ettirmedim. Ancak şu var ki bana Cebrail geldi ve Allah Taala'nın sizinle meleklere iftihar edip oğunduğunu bildirdi. " (Muslim, Tirmizi, Nesei).

YİRMİNCİ TAVSİYE
SABAH NAMAZINDAKİ İKİ REKAT NAMAZIN FAZİLETİ
Abdullah b. Omer (ra) şoyle anlatır:" Bir adam şoyle dedi:" Ya Rasulellah bana oyle bir amel goster ki Allah onunla beni faydalandırsın. " Rasulullah (sav) şoyle buyurdu:" Sabah namazının iki rekat sunnetine devam et, zira bunda fazilet vardır. " (Taberani).
Yine Abdullah b. omer(ra) demiştir ki:" Rasulullah(sav)'i şoyle derken işittim:" Sabah namazından onceki iki rekat namazı bırakmayınız. Cunku bu namazda rağbet ve iyilikler vardır. "
Hz. Aişe(ra) Peygamber(sav)'in şoyle buyurduğunu rivayet etmiştir:" Sabah namazının iki rekatı, dunya ve dunyadaki olan herşeyden daha hayırlıdır. " (Muslim, Tirmizi).
Muslim'in rivayetin de ise:" İki rekat, bana butun dunyadan daha sevimlidir. "

YİRMİBİRİNCİ TAVSİYE
NAMAZDA İKEN SAÚA SOLA DoNMEMEK
Enes (ra)'dan şoyle rivayet edilmiştir: Rasulullah (sav) şoyle buyurdu:" Ey oğulcuğum namazda iken sağa sola donmekten sakın, cunku namazda boyle donmek tehlikelidir. " (Tirmizi).
Ebu Hureyre(ra)'dan şoyle rivayet edilmiştir: Rasulullah (sav) şoyle buyurmuştur:" Kul namaza durduğunda o Rahman olan Allah'ın huzurundadır. Eğer sağa sola donerse Allah Taala;Kime donuyorsun?. Benden daha hayırlısına mı?. Ey Adem oğlu Bana yonel, Ben yonelip donduğun şeylerin hepsinden daha hayırlıyımdır. " (El-Bezzar).

YİRMİİKİNCİ TAVSİYE
İHLASLI OLMAK
Muaz b. Cebel(ra) Yemen'e gonderildiğinde Rasulullah(sav)'e:" Ya Rasulellah bana tavsiyede bulun " dediği O'nun da şoyle buyurduğu rivayet edilmiştir:" Dininde ihlaslı ol, az amel sana yeter. " (Hakim).
Sevban(ra) Rasulullah(sav)'in şoyle derken işittiğini rivayet etmiştir:" Muhlislere ne mutlu. Onlar hidayet yolunun ışıklarıdır. Onlardan tum karanlık fitneler uzaklaşır. " (Beyhaki).
Ebu İmame (ra) Rasulullah(sav)'ten rivayet ettiği hadiste şoyle denilmiştir:" Aziz ve celil Allah ameli ancak ihlaslı ve kendi rızası icin yapıldığında kabul eder. (Ebu Davud, Nesei).

YİRMİUCUNCU TAVSİYE
ALLAH'a BİR HACETİ OLAN KİMSENİN NE YAPACAÚI HAKKINDADIR
Abdullah b. Evfa (ra) Rasulullah (sav)'in şoyle buyurduğunu rivayet etmiştir:" Kimin Allah'a veya Adem oğlundan birisine bir haceti olursa, o kişi bir abdest alsın ve abdesti de guzelce alsın ve iki rekat namaz kılsın. Sonra Allah'a hamd ve senada bulunsun, Peygamber'e de salat getirsin ve sonunda da şoyle desin:" Halim ve Kerim olan Allah'tan başka ilah yoktur. Yuce arşın Rabbini tesbih ederiz. Hamd alemlerin Rabbi olan Allah'a mahsustur. Allah'ım Senden rahmetinin gereklerini, mağfiretinin azimetlerini, her turlu iyilikten ganimet, her turlu kotulukten de selamet isterim. Benim icin bağışlamayacağın bir gunah, gidermeyeceğin bir uzuntu, rızana uygun olan yerine getirmeyeceğin ber hacet bırakma Ey merhamet edenlerin en merhametlisi. " (Tirmizi, İbn-i Mace).
İbn-i Mace'nin rivayetinde:" Ey merhamet edenlerin en merhametlisi" sozunden sonra şu ilave vardır:" Sonra da dunya ve ahiret işlerinden dilediğini ister. Şuphesiz Allah herşeyi takdir eder.

HACET NAMAZI VE DUASI
Osman b. Hanif(ra) şoyle anlatır:" Rasulullah (sav)'e bir ama geldi ve:" Ey Rasulellah Allah'a gozumdeki perdeyi acması icin dua et" dedi. Peygamberimiz:" İstersen seni bırakayım sabret" dedi. Adam :" Ya Rasulellah gozumun kaybı bana cok zor gelmiştir" dedi. O da:" Git abdest al sonra da iki rekat namaz kıl sonra da şoyle de:" Ey Allah'ım ben Rahmet Peygamberi Peygamberim Muhammed ile Sana yoneliyor, Senden istiyorum. Ey Muhammed ben Rabbine Seninle gozumu acması icin yoneliyorum. Allah'ım O'nu benim hakkımda şefaatci kıl, beni kendime de şefaatci kıl, " sonra adam gozleri acılmış olarak geri doner. " (Tirmizi, Nesei, İbn-i Mace, İbn-i Huzeyme, Hakim).

YİRMİDORDUNCU TAVSİYE
NEFSİN AFETLERİ
Ebu Zer (ra) anlatır:Rasulullah(sav) şoyle buyurdu:" Uc kişi vardır ki Allah Kıyamet Gunu onların yuzune bakmaz, onlarla konuşmaz ve onları temize cıkarmaz. Onlara acıklı bir azap ta vardır. " . Rasulullah bunu uc defa soyledi. Ben de:" Bunlar husrana uğradı, zarar ettiler, kim bunlar?" dedim. Şoyle buyurdu:" Yururken kibirle elbisesini uzatan, yaptığı iyiliği başa kakan ve yalan yeminle malını sarfedendir. " (Muslim, Ebu Davud, Tirmizi, Nesei).
Ebu Berze el-Eslemi(ra) Rasulullah (sav)'in şoyle buyurduğunu rivayet etmiştir:" Sizin hakkınızda encok korktuğum şey karınlarınızda ve belden aşağınızdaki sapıklık şehvetler ve fitneleridir. " (Razzin).
Cabir b. Abdillah el-EnsÂrŒ(ra) Rasulullah(sav)'in şoyle buyurduğunu rivayet etmiştir:" Zulumden sakınınız, zira zulum Kıyamet Gunu'nun zulumat ve karanlıklarıdır. Cimrilikten de sakınınız, zira cimrilik sizden oncekileri helak etmiş ve onları kanlarını dokmeye mahrem dokunulmazlıklarını helal saymaya taşımıştır. " (Muslim).
Cundub(ra) Rasulullah(sav)'in şoyle buyurduğunu rivayet etmiştir:" Kim (başkasının gizli kusurlarını) duydurup işittirirse Allah'ta onu duydurup işittirir. Kim (başkasının gizli kusurlarını) gorurse Allah'da onu gorur. " (Buhari, Muslim).

YİRMİBEŞİNCİ TAVSİYE
ALLAH'tan İSTEMEK
Cabir(ra), diğer bir nushaya gore İbn-i omer(ra) Rasulullah(sav)'in şoyle buyurduğunu rivayet temiştir:" Kim Allah ile sığınma isterse onu koruyun ve kim Allah ile isterse ona veriniz kimde sizi cağırır davet ederse ona icabet ediniz. Size iyilik yapanı odullendiriniz. Eğer onu odullendirecek birşey bulamazsanız kendinizin onu odullendirdiğinizi gormesi icin ona dua edin. " (Ebu Davud, Nesei, İbn-i Hibban, Hakim).
" Allah rızası icin " diyerek birşey istemenin yasaklığı hakkında ise şu hadis mevcuttur:
Rafi(ra) Rasulullah(sav)'in şoyle dediğini rivayet etmiştir:" Allah rızası icin diyerek dilenen Rahmetten uzaktır. Kendisinden Allah rızası icin istenilipte isteyene vermeyen de Rahmetten uzaktır. " (Taberani).

YİRMİALTINCI TAVSİYE
FATİHA SURESİ HAKKINDA
Ebu Hureyre(ra) Rasulullah(sav)'i şoyle derken işittiğini rivayet etmiştir:" Allah Taala şoyle buyurmuştur:" Namazı Benimle kulum arasında iki bolume ayırdım. Kulum icin de istetiği vardır. " Diğer bir rivayette ise şoyledir:" Namazın yarısı Benim, yarısı da kulumundur. Kul, " el-Hamdulillahi Rabbilalemin" dediğinde, Allah:" Kulum Bana hamdetti" buyurur. Kul:" er-Rahmanirrahim" dediğinde, Allah:" Kulum Beni ovdu" buyurur. Kul:" Maliki yevmiddin" dediğinde, Allah:" Kulum Beni yuceltti" buyurur. Kul:" Ancak Sana kulluk eder ve ancak Senden yardım isteriz" dediğinde, Allah:" Bu Benimle kulum arasındadır. Kuluma da istediği vardır" buyurur. Kul:" İhdinassıratalmustakim, Sıratallezine enamte a'leyhim ğayril mağdûbi aleyhim veladdallin" dediğinde, Allah:" Bu kulum icindir ve kuluma da istediği vardır" buyurur. " (Muslim).
Ebu Said el-Mualli(ra) şoyle anlatır:" Mescidde namaz kılıyordum. Rasulullah(sav) beni cağırdı, ben hemen cağrısına cevap vermedim. Sonra yanına vardım ve:" Ya Rasulellah ben namaz kılıyordum" dedim. Bunun uzerine şoyle buyurdu:" Allah:" sizi cağırdığında Allah ve Rasulune cevap veriniz" (Enfal:24), dememişmidir. Sonra şoyle dedi:" Sana mescidden cıkmadan once bir sure oğreteceğim ki bu sure Kur'an'daki en buyuk suredir. " Elimden tuttu ve mescidden cıkmayı istetiğimizde ben:" Ya Rasulellah, Sen:" Kur'an'daki en buyuk sureyi sana oğreteceğim" demiştin" dedim. Şoyle buyurdu: " El-Hamdulillahi Rabilalemin ki bu es-Sebu'l-MesÂni(Yedi cift ovgudur) ve Bana verilen en buyuksuredir. " (Buhari, Ebu Davud, Nesei, İbn-i Mace).

YİRMİYEDİNCİ TAVSİYE
KUR'AN'DAKİ BAZI SURE VE AYETLERİN FAZİLETLERİ HAKKINDA
Enes(ra), Rasulullah(sav)'in Ashab'ından bir adama şoyle dediğini rivayet etmiştir:
" -Sen evlendin mi?. Adam:
-Hayır, vallahi Ya Rasulellah benim yanımda evlenecek bir şeyde yoktur, dedi. Rasulullah:
-Yanında " Kul huvallahu Ahad. . . " yokmudur?, buyurdu. adam:
-Vardır, dedi. Rasulullah:
-Bu Kur'an'ın ucte biridir. Yanında " iza cae Nasrullahi vel-Feth. . . " yok mudur?, buyurdu. Adam:
-Vardır, dedi. Rasulullah:
-Bu Kur'an'ın dortte biridir. Evlen, evlen, buyurdu. " (Tirmizi).
İhlas Suresi, Ayetel Kursi ve Amenerrasulu hakkında ise şunları zikredebiliriz:
Muaz b. Enes el-Cuheni(ra) Rasulullah(sav)'in şoyle buyurduğunu rivayet etmiştir:" Kim " Kul-Huvallahu Ahad. . . " sonuna kadar on defa okursa Allah o kişiye cennette bir koşk yapar" . Bunu uzerine Hz. Omer b. Hattab (ra) :" Ya Rasulellah o zaman biz de cokca yaparız" dedi. Rasulullah(sav) Allah daha coktur ve daha iyidir" buyurdu. " (Musned).
Ebu Zer(ra) Rasulullah(sav)'in şoyle buyurduğunu rivayet etmiştir:" Allah, Bakara Suresini iki ayetle bitirmiştir ki bu ikisini Bana arşının altındaki hazinesinden vermiştir. Onları oğreniniz ve cocuklarınıza ve kadınlarınıza oğretiniz. Zira o iki ayet namazdır, Kur'an'dır, duadır. " (Hakim).
Mu'minlerin annesi Aişe(ra) şoyle anlatır: "-Rasulullah(sav) seriyyenin başında bir adam gonderdi. Bu kişi namazda arkadaşlarına kıraat okuyor ve " Kul huvallahu Ahad..." ile bitiriyordu. Seriyye Medine'ye donunce bunu Rasulullah (sav)'e bildirdiler. Rasulullah da:" Sorun bakalım bunu hangi şeyden dolayı yapıyormuş?" dedi. Onlarda sordular. Adam:" Cunku bu Sure Rahman olan Allah'ın sıfatıdır. Ben de bunu okumayı cok seviyorum" dedi. Bunun uzerine Rasulullah (sav):" Ona haber verin ki Allah onu seviyor buyurdu. " (Buhari, Muslim, Nesei).
Ebu Hureyre(ra) şoyle anlatır: "-Rasulullah(sav) beni Ramazan ayının zekatını korumakla gorevlendirmişti. Birden bana birisi belirdi ve yiyeceklerden almaya başladı. Ben de hemen onu yakaladım:" Seni Rasulullah'a gotureceğim" dedim. Adam:" Ben muhtac birisiyim, yanımda bakıma muhtac ailem vardır. Ben de şiddetli sıkıntıdayım" dedi. Ben de onu serbest bıraktım. Sabaha cıktığımda Rasulullah(sav):" Ey Ebu Hureyre dun esirin ne yaptı?" buyurdu. Ben de:" Ya Rasulellah, ihtiyacından ve bakmakla sorumlu olduğu ailesinden şikayette bulundu. Ben de ona acıdım ve bırakıverdim" dedim. Bunun uzerine şoyle buyurdu:" Bak o yalan soyledi. Tekrar geri gelecektir" . Onun tekrar geri doneceğini Rasulullah(sav) sozunden oğrendim ve onu gozetledim. Birden belirip geldi ve yiyecekten alıyordu. Ben de:" seni mutlaka Rasullulah(sav)'e gotureceğim dedim. " O da:" beni bırak ben ihtiyac sahibiyim. Bakmakla sorumlu olduğum ailem vardır. Bir daha donmem" dedi. Ben de ona acıdım ve salıverdim. Sabaha cıktığımda Rasulullah(sav) bana:" Ey Ebu Hureyre dunku esirin ne yaptı?" dedi. Ben:" Ya Rasululah ihtiyacından ve bakmakla sorumlu olduğu ailesinden şikayette bulundu, ben de ona acıdım. Bırakıverdim" dedim. Şoyle buyurdu:" O yalan soyledi ve tekrar geri donecek" . Ben de ucuncu sefer gelmesini gozetledim. O da birden geldi, yiyecekten alıyordu, ben onu hemen tuttum ve :" Seni Rasulullah'a gotureceğim. Bu ucuncu defa gelmenin sonudur. Sen donmeyeceğini soyleyip soz veriyorsun, sonra tekrar donuyorsun" dedim. Adam:" Beni bırak ben sana birtakım kelimeler oğretirim. Allah onlarla seni faydalandırır" dedi. Ben:" Nedir onlar?" dedim. Adam: " Yatağına girdiğinde Ayetul Kursiyi oku. Zira senin başında devamlı sabaha kadar Allah tarafından gonderilmiş muhafız bekler, sana şeytan yaklaşamaz" dedi. Ben de onu salıverdim. Sabaha cıktığımda Rasulullah(sav):" Dun esirin ne yaptı?" dedi. Ben de:" Ya Rasulellah bana Allah'ın kendileriyle beni faydalandıracağı bir takım kelimeler oğreteceğini sozverdi, ben de onu salıverdim" dedim. Rasulullah(sav):" Onlar nedir?" dedi. Ben de:" Yatağına girdiğinde Ayetul Kursiyi oku. Bana dedi ki" Senin başından devamlı sabahlayana kadar Allah tarafından gonderilmiş bir muhafız bekler. Sana şeytan yaklaşamaz" dedi. Bunun uzerine Rasulullah:" Bak o yalancı birisi olduğu halde sana doğru soylemiştir. Uc gundur kiminle karşılaştığını biliyor musun Ey Ebu Hureyre?" dedi. Ben de:" Hayır" dedim. " O şeytandır" dedi. " (Buhari).
Ubey b. Ka'b(ra)'dan babasının şunu bildirdiği rivayet edilmiştir:" Kendilerinin hurmaların kurutulduğu ve saklandığı bir ambar vardı. Arasıra buraya uğrar ve hurmaları eksilir gorur. Bir gece burayı bekler. Aniden yeni yetme bir oğlan cocuğu şeklinde bir canlı belirdi, selam verdi, o da selamını aldı ve:" Sen nesin?İnsan mı?Cin mi?" dedi. " Cin" dedi. " Elini uzat" dedim. Baktım sanki eli kopek eli gibi tuyleri de kopek tuyu gibiydi. " Seni bu işi yapmaya yonelten nedir?" dedim. O:" Bana senin sadakayı sevdiğin ulaştı, bu nedenle senin yiyeceğinden birşeyler almayı istedim" dedi. Ben de:" Sizden bizi ne korur?" dedim. O da:" Şu ayet, Ayetul Kursi " dedi. Babası:" Ben de onu bıraktım" demiştir. Ubey sabahleyin Rasulullah(sav)'e gider ve durumu bildirir. Rasulullah:" Pis herif doğru soyledi" demiştir. (İbn-i Hibban).
İhlas ve Felak-Nas Surelerinin fazileti hakkında ise şu hadisleri zikredebiliriz:
Muaz b. Abdullah b. Hubeyb babasının şoyle dediğini rivayet etmiştir:Babası şoyle anlatır: " Yağmulu ve zifiri karanlık bir gecede bize namaz kıldırması talebiyle mescide cıktık. O'nu bulunca " soyle" dedi. Bir şey soylemedim. Sonra" soyle" dedi. Ben yine birşey soyliyemedim. Sonra tekrar " soyle" dedi. Ben de:" Ya Rasulellah ne soyliyeyim?" dedim. O da:" Sabah ve akşama cıktığında Kul huvallahu ahad, Felak, Nas Surelerini uc defa oku. Herşeye karşı sana yeter" dedi. " (Ebu Davud, Tirmizi).
Ukbe b. Amir(ra) Rasulullah (sav)'in şoyle buyurduğunu rivayet etmiştir:" Bu gece indirilen bir benzeri gorulmemiş ayetleri bilmedinmi ki bunlar " Kul euzu bi Rabbil Felak ve Kul euzu bi Rabbin-Nas" 'dır. " (Muslim, Tirmizi, Ebu Davud, Nesei).
Diğer bir rivayette ise şoyledir:" Rasulullah (SAV) ile beraber bir seferde yuruyordum. Bana:" Ey Ukbe okunan hayırlı iki sureyi oğreteyim mi?" buyurdu ve bana Felak ve Nas Surelerini oğretti. " Ebu Davud'un rivayetinde ise şoyledir:" Rasulullah(sav) ile beraber Cuhfe ile Ebva arasında yururken birden bizi zifiri karanlıkla ruzgar sardı. Rasulullah(sav) de Felak ve Nas Sureleri'ni okuyarak Allah'a sığınmaya başladı ve şoyle diyordu:" Ey Ukbe bu ikisi ile Allah'a sığın. Hicbir kimse bunların bir benzeriyle bunlar kadar Allah'a sığınamaz. "
Cabir b. Abdillah(ra) Rasulullah(sav)'in şoyle dediğini rivayet etmiştir:" Oku ey Cabir" . Ben de:" Anam babam Sana kurban olsun, ne okuyayım?" dedim. " Felak ve Nas Sureleri'ni oku" buyurdu. Ben de bu ikisini okudum. Bana şoyle dedi:" Bu ikisini oku. Bu ikisinin bir benzerini asla okuyamazsın. " (Nesei, İbn-i Hibban).

YİRMİSEKİZİNCİ TAVSİYE
RASULULLAH(sav)'in SUNNETİNİ YAŞATMA HAKKINDADIR
Amr b. Avf(ra) Efendimiz'in Bilal b. Haris(ra)'a şoyle dediğini rivayet etmiştir:" ey Bilal! Bil" . O da: " Ya Rasulullah neyi bileyim?" . Şoyle buyurdu:" Şunu bil ki kim benden sonra sunnetlerimden oldurulmuş olan bir sunnetimi diriltirse ona bu sunnetle amel edenlerin ecri verilir. Onların ecirlerinden de eksilme olmaz. Kim de Allah ve Rasulu'nun razı olmadığı sapık bir bitat ortaya koyarsa ona da bu bitatla amel edenlerin ecri verilir, bidati işleyenlerin gunahlarından da eksilme olmaz. " (Tirmizi, İbn-i Mace).
İbn-i Abbas (ra) Hz. Peygamber Efendimiz(sav)'in şoyle buyurduğunu rivayet etmiştir: " Ummetimin bozulduğu bir sırada kim sunnetime sarılırsa ona yuz şehid sevabı vardır. " (Beyhaki, Taberani).

YİRMİDOKUZUNCU TAVSİYE
DUNYAYA ONEM VERMEMEK HAKKINDA
Ebu'l-Abbas Sehl b. Sa'd es-Saidi(ra) şoyle anlatır:" Bir adam Rasulullah(sav)'e geldi ve şoyle dedi:" Ya Rasûlallah bana bir amel goster ki onu işlediğimde Allah beni sevsin, insanlar da beni sevsin. " Rasulullah:" Dunyadaki şeylere onem verme, Allah seni sevsin, insanların yanındaki şeylere onem verme insanlar seni sevsin. " (İbn-i Mace).
Hz. Peygamber Efendimiz'in dunyaya onem vermemesi hususunda ise şu hadisi zikredebiliriz: Abdullah b. Mesud(ra) şoyle anlatır:" Rasulullah(sav) hasır uzerinde uyumuştu. Kalktığında yan tarafına hasır iz yapmıştı. Biz de:" Ya Rasûlellah Sana doşek etsek" dedik. O da şoyle buyurdu:" Dunyaya karşı Bana ne oluyor ki, Ben dunyada ağacın altında golgelenipte sonra orayı bırakıp giden bir yolcudan başka değilim. " (Tirmizi).
Ubeydullah b. Muhsan el-Ensari el-Mutami(ra) Rasulullah (sav)'in şoyle buyurduğunu rivayet etmiştir:" Sizden kim gonlunde guven, bedeninde sıhhat, yanında da gunluk azığı olarak sabahlarsa o kimseye sanki zinetleriyle dunya verilmiş gibidir. " (Tirmizi).
Sa'd b. Ebi Vakkas(ra) anlatır:" Peygamber(sav)'e bir adam geldi ve:" Ya Rasulellah bana bir tavsiyede bulun, ama kısa ve oz olsun" dedi. Peygamber(sav) şoyle buyurdu:" İnsanların ellerindekileri ummamaya bak. Tamahtan da sakın, zira tamah hali hazırda bir fakirliktir. Mazur gorulenlerden de sakın. " (Beyhaki).
İbn-i Omer (ra) anlatır: Rasulullah(sav) omuzumdan tuttu ve:" Dunyada bir yabancı gibi veya bir yolcu gibi ol" buyurdu. İbn-i Omer(ra) kendisi de şoyle dedi:" Akşama eriştiğinde sabahı bekleme, sabaha eriştiğinde de akşamı bekleme, hastalığın icin sağlığından bir şeyler, olumun icin de hayatından birşeyler al. " (Buhari).

OTUZUNCU TAVSİYE
CEHENNEMDEN KURTULUŞ
Haris b. Muslim et-Temimi(ra) Hz. Peygamber(sav)'in kendisine şoyle buyurduğunu soylemiştir:Sabah namazını kıldığında hicbirşey konuşmadan once yedi defa;Allahumme ecirni Mine'n-Nar Allah'ım beni cehennem ateşinden koru" soyle. Şunu bil ki sen bugun olursen Allah seni cehennemden korunanlardan kılar. Akşam namazını kıldığında da hicbirşey konuşmadan once yedi defa; Allahumme ecirni Mine'n-Nar" soyle. Şunu bil ki sen bu gece olursen Allah seni cehennemden korunanlardan kılar. " (