İslÂm hukukunda "Zarara zararla mukabele yoktur." Buna gore kişiler arasında, meşrû mudafaa dışında, mukabele bi'l-misil, yani verilen bir zarara aynıyla mukabele yoktur. Bu, ferdî intikam almaya ve kavgaya yol acar, toplum duzenini bozar. Zarar gorenin dava acma ve zarar icin tazminat isteme hakkı vardır.
"Uğradığı zarar izale olunur." (Mecelle Md. 20) ve tazmin ettirilir.
"Bir kimse diğerin malına kıymetce bir gûn noksan getirse, noksan-ı kıymetini zÂmin olur." (Mecelle, md. 917).
Ancak, tecavuz eden kÂfirlere karşı mukÂbele-i bi'l-misil olmak uzere Muslumanlar savaş acabilirler:
"Haram ayı, haram aya karşılıktır. Hurmetler, karşılıklıdır. Kim size saldırırsa, onun size saldırdığı kadar siz de ona saldırın, Allah'tan korkun, bilin ki Allah (gunahlardan) korunanlarla beraberdir." (Bakara, 2/194).
Yani mukabele edilmesi Âyetle -hangi zamanda olursa olsun- saldırıya cevap verilmesi emredilmiş olmaktadır. Zaten haram ayında savaşma yasağı İslÂm'da kaldırılmıştır. Saldırıya benzeri ile karşılık verilmesi, İslÂm'ın izzeti icin gereklidir. (Şamil İslam Ans., Mukabele Md.)
Kişi yaşadığı ulke kanunlarına tabi olmalıdır. Zarara uğrayan kimsenin, bu zararı kendisi telafi etmeye kalkışması anarşiye, kan davalarına ve toplum duzeninin buzulmasına sebep olur. Bu sebeple intikam almak icin mukabelede bulunmak doğru değildir.
Kaynak
__________________
İslamiyet'te intikamın / mukabelenin yeri nedir? [ISLAM TIM]
Dini Bilgiler0 Mesaj
●17 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Eğitim Öğretim Genel Konular - Sorular
- Dini Bilgiler
- İslamiyet'te intikamın / mukabelenin yeri nedir? [ISLAM TIM]