
Turkiye Seyahat Acentaları Birliği Başkanı Firuz Bağlıkaya, Bakanlık ve TURSAB'ın uzerinde calıştığı 1618 sayılı yasa değiştiğinde acentelerin artık tur operatorunun sattığı urunden sorumlu olmayacağını acıkladı. Anı Tur olayı sonrası oluşan mağduriyetleri cozmeye calıştıklarını belirten Bağlıkaya, dovizin yukselmesi sonucu ic turizmde ortaya cıkan kapasite sorununa da dikkat cekti.
TurizmGuncel
TURSAB'ın Topkapı Sarayı'nda duzenlediği Dunya Turizm Gunu etkinliğinde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Başkan Firuz Bağlıkaya, Turkiye'nin turizmde herhangi bir şeyi yanlış yapmadığını soyledi. 2016 yılında yaşanan olayların ardından 2017'deki turist sayısı odaklı yaklaşımın doğru olduğunu kaydeden Bağlıkaya, ''Bu strateji doğruydu ve hemen sonuc verdi. 2018’de gelen turist sayısı da bunu kanıtlıyor.'' dedi.
''2016'DA TURKİYE'Yİ 250 DOLARA SATAMIYORDUK''
2018 yılında turizm gelirinin azlığından şikayet edildiğini belirten Bağlıkaya, ''2016 senesinin sonunda turiste ucak parasının yarısına paket tur verdik ama kimse gelmedi. Bırakın 700 doları, Turkiye'yi 250 dolara satmaya calıştık ama satamadık. Evet denizimiz, guneşimiz var ama ustune huzur ve guven olması gerekiyor. eğer huzur ve guven yoksa yapacak hicbir şey yok. dolayısıyla once gideni getirmek gerekiyordu bu sağlandı. O boşluğu doldurmak icin doğru strateji izlendi, kişi sayısına endeksli teşvikler verildi. Doğru hareket doğru sonuclar verdi. Şimdi istediğimiz kişi sayılarına yaklaştık. Artık hedefimiz geliri yukseltmek. Şimdi gelir aşamasına geldik. Bu paks sayısını yakalayamadan gelire endeksli olmanın anlamı yok. Diyelim ki geliriniz 2 bin dolar ancak 5 milyon kişi geldikten sonra bunun da bir anlamı yok.'' ifadelerini kullandı.
''ZENGİN TURİST NAZLI''
Turkiye turizminde gelirleri arttırmak icin ne tip calışmalar yapıldığı konusunda da değerlendirme yapan Bağlıkaya, ''Yeni pazarlara odaklanıyoruz. Cin, Hindistan, Guney Kore, Japonya gibi gelir duzeyi ve harcama kapasitesi yuksek pazarlara odaklanıyoruz. Bu OVP’de de var. Cozum belli. Hedefimiz zengin pazarlar, yuksek sayıda turist ve sezonu yaymak. Zengin turist nazlı, gelir duzeyi yuksek bir turist segmenti. Guvenlik en buyuk sorunumuzdu bunu aştık. Bundan sonra ulaşımla ilgili bir takım sıkıntılar vardı. Ataturk Havalimanı’ndaki sıkışıklığı yeni havalimanıyla aşacağız. Bu saydığım destinasyonlarda cok ciddi bir kapasite artışı olacak.'' şeklinde konuştu.
''KONGRE TURİZMİEN TEŞVİK VERİLMELİ''
Kongre turizminde hala bir hareketlenme olmadığını hatırlatan TURSAB Başkanı, ''Teşviklerin bu tur segmentlerde yoğunlaşmasında fayda var. '40 milyon turisti getirdik artık teşvike gerek yok' yaklaşımı yanlış bence. Dunyanın her yerinde teşvikler var. Kongre turizminin desteklenmesi gerekiyor cunku dunyanın her yerinde bu tur etkinliklere KDV desteği veriliyor ve biz onlarla rekabette zorlanıyoruz. Başka ulkelerde KDV iadesi var bizde yapılamıyor. Bunun icin bir kanuni duzenleme gerekiyor. Kruvziyer sektoru icin verilen teşvik kongre turizmi icin de verilmeli. Biz gelen turiste teşvik verilsin istiyoruz yoksa olmayan turiste verilecek olan teşvikin bir anlamı yok. Havaya para atılıyor gibi bir durum yok yani. Bir işadamına hibe tarzında anlamsız teşvikler verilmesine hepimiz karşıyız ancak bir segmentte uluslararası bir rekabete giriyorsanız teşvik olmalı ki turizm alanı dışında rekabette ustunluk sağlayan her sektorde teşvik veriliyor. 2 bin dolar ortalama harcaması olan bir kongre turistine 150-200 euronun teşvik verilmesinde bir zararı olamaz. Bunları zaten bizim rekabet ettiğimiz ulkeler veriyor.'' dedi.
''HİBEDEN SOZ ETMİYORUM''
Turizme verilecek teşviklerde 'hibe'den soz etmediğini dile getiren Bağlıkaya, Turkiye'nin Uluslar arası rekabette geri kalmaması icin teşviklerin niş urunlere verilmesi gerektiğini dile getirdi. ''40, 50, 70, 100 milyon turiste ihtiyacımız var'' diyen Bağlıkaya, turist sayısının fazla olmasının gelirin duşmesi anlamına gelmediğini soyledi.
''ANI TUR İLE İLGİLİ SIKINTIYI COZMEYE CALIŞIYORUZ''
Firuz Bağlıkaya, ic pazarda calışan tur operatorlerinin yaşadığı sıkıntılar ve Anı Tur ile ilgili bir soruya ise şu yanıtı verdi:
İc turizmle ilgili birkac sıkıntı var. Ani kur artışı nedeniyle kapasitelerde cok ciddi sıkıntı var. Oteller TL ile Turk turiste satmak yerine euro ile yabancı turiste satmak istiyor Bircok otel yabancı kapasitesini artırdı, yerli kapasitesini kıstı. Onumuzdeki yıl Turk vatandaşları daha pahalıya seyahat edecek ve istedikleri zaman istedikleri yerde otel bulamayacak. Onumuzdeki sene icin erken rezervasyon cok daha buyuk onem taşıyor. Fiyatlar doğal olarak yukselecek. Yabancının odeyeceği para ile yerlinin odeyeceği para arasında ciddi fark oluştu ve doğal olarak otelci de bunu isteyecek. Otellerdeki kapasitenin yuzde 80'i yabancı turiste, yuzde 20'si ise yerli turiste ayrılacak. Gecen yıl bu oran 30-35’lerdeydi. Yuzde 20’ye kadar daralttı otelciler yerli kapasitesini. Otelci arkadaşlar da haklı yatırımlarını dovizle yapıyorlar. Dovizle borclanıp TL ile odemeleri zor. Zamanında da ciddi sıkıntı cektiler. Sonucta bu ticari bir iş. Belli bir kapasite yine yerliye ayrılıyor. Yerli icin fiyat artışının yuzde 40 civarında olacağını ongoruyoruz.
''OUTGOİNG ACENTELERİ SIKIŞTI''
Outgoing yapan seyahat acenteleri yaptığı zaman TL kuruyla o gunku doviz kuruyla farklı olduğu icin sıkıntı cekiyor. Hali vakti yerinde olan acenteler dovizi tuttu ancak odemesi olan o donemki kurdan TL’ye cevirdi ve odemelerini yaptı. Yurtdışındaki otellerden oda satın alabilmeleri icin şimdi dovize ihtiyacları var ancak sıkıntı cekiyorlar. Bunu outgoing yapan bircok acente yaşıyor. Anı Tur da bu sıkıntıyı ağırlıklı yaşayan tur firmaları arasında yer alıyor. Anı Tur'a ozellikle hem bakanlık hem de TURSAB yardımcı olmaya calışıyor.
''ANI TUR BANKALARLA TOPLANTI YAPTI''
Anı Tur'da oluşan tuketici mağduriyetini cozmeye calışıyoruz. Bakanlığa ulaşan bazı dosyalar var. Tuketici mağduriyetlerini onlemek icin hep birlikte calışıyoruz. Anı tur ciddi bir seyahat acentesi ağına sahip bir firma. Ciddi bir muşterisi var. biz elimizden geldiğince yardımcı oluyoruz. Biz muşteri mağduriyetine cok odaklanmış durumdayız. Seyahat acenteleriyle yaşadıkları ticari ilişkiler ve uzun donemde cozulebilir ancak muşteri mağduriyeti olmaması icin calışıyoruz. Kullanılmamış hizmetler muşteri tarafından bankalardan geri alınabiliyor. Ancak bu neye yol acıyor? Seyahat acentelerinin bircoğu bugun tahsilat yapıp yarın paralarını bankalardan alabiliyorken bankalar o hizmetin verileceği yasal sureye kadar tutmaya calışıyor. Bir firmanın yaşadığı sorun tum sektoru etkiliyor. Dolayısıyla sorunun en kısa surede cozulmesini bekliyoruz. Dun Anı Tur’un bankalarla toplantısı vardı. Bunun bir an once cozulmesi icin biz de elimizden geleni yapıyoruz.''
''YASA DEĞİŞİNCE TUR OPERATORUNUN SATTIĞI URUNDEN ACENTE SORUMLU OLMAYACAK''
Bakanlık ve TURSAB'ın uzerinde calıştığı 1618 sayılı Turkiye Seyahat Acentaları Birliği Yasasında ne tip değişikler olacağına ilişkin soruya da yanıt veren Bağlıkaya, eski yasada dijital ortamdaki satışa ilişkin bir duzenleme olmadığını anımsattı.
Yasada yapılacak değişiklikle artık tur operatorunun sattığı urunlerden acentelerin sorumlu olmayacağını ifade eden Bağlıkaya, ''Herhangi bir tur operatorunun Turkiye’de sıkıntı yaşaması acenteye kadar gidiyor. Acente zaten yuzde 4-5 komisyonla calışıyor. 1000 liralık bir urunde 40 lira alıyor ama o 1000 liradan sorumlu oluyor. Dolayısıyla biz bunun onune gececek bir yasa yapıyoruz. Turkiye’de halka yonelik satış yapan herkes guvende olacak. Şirket battığında turist mağdur olmayacak. Tur operatoruyle kurum muhatap olacak ne tuketiciyi ne de acenteyi ilgilendiren bir durum yaşanmayacak.'' dedi.
ALINTIDIR : www.turizmguncel.com
__________________