İnsan, kendisinin Âciz ve zelil, dunyanın aldatıcı ve fÂni; Âhiretin ise cok yakın olduğunu, tam olarak, ancak olunce anlar. Bu Hadis-i Şerif ile, olmeden once uyanmamız, hayatımıza ceki duzen vermemiz ihtar edilmekte... Ve nihayet, olumun hakikatına ermemizi ders veren: “Olmeden evvel olunuz” Hadis-i Şerifi...
Hayatta iken olmek... Bu olum seckin insanlara mahsus. Bizlere duşen, elden geldiğince onlara benzemeye gayret etmek...
Bu emri dinleyen insan, vucudunu ve onu kuşatan kÂinatı birer yardımcı olarak gorur.. Dunyayı misafirhane, bedeni emanet bilir. Ruhunu ve kalbini onlarda boğmaz. Bu hal ile hallenen insan, olmeden evvel olmuş demektir.
İnsan olumle birlikte hayatının hesabını da vermeye başlar. Oyle ise; omur muhasebesini dunyada yapan insan, olmeden evvel olmuş demektir.
Dunya hayatının bitimiyle yeni bir hayata gecilir. O halde, bu dunyada iken Âhiretine hazırlanan insan olmeden evvel olmuş demektir.
Olumle, insanın elinden, diğer azaları gibi, gozu ve dili de alınır. O artık okuma, anlatma nimetlerinden mahrumdur. Bunu duşunerek, orada yarayacakları burada oğrenen ve orada konuşulacakları burada dinleyen insan, olmeden evvel olmuş demektir.
Olumle birlikte mahlûkatın sevgisi de biter, korkusu da.. Olu icin, yaşayanlar tarafından ovulmekle yerilmek eşit olduğu gibi, yazla kış arasında da fark yoktur. İnsanların teveccuhlerine ve yermelerine dunyada ehemmiyet vermeyen, “varlığa sevinmeyip, yokluğa uzulmeyen” insan da olmeden evvel olmuş demektir.
Ve en onemlisi; olumle insan Hakk’a rucu eder, Rabbine doner. Olmeden evvel olenler, Hakk’a bu dunyada rucu ederler; hayatlarını İlÂhî emirler dairesinde gecirirler; Allah’ın rahmetine dunyada iltica eder, gazabından da yine dunyada korkarlar. İşte bu bahtiyar insanlar Âhirette de Hakk’a rucu ederler, ama bu rucu onlar icin Allah’a vÂsıl olma ve lutfuna erme şeklinde tezahur eder.
Olumle, cuz’i iradenin hukmu son bulur. Oyle ise, olmeden evvel olenler, kendi şahsî isteklerini ve nefsî arzularını hayatta iken bir tarafa atmayı başarıp, Allah’ın kullî iradesine tÂbi olurlar. Nefis hesabına birşey talep etmezler. Butun arzuları helÂl dairesinde olur. Boylece cuz’i iradelerini bir bakıma terkeder ve olmeden evvel olmenin zevkine ererler.
Duşunuyorum da; dunya dondukce insan halden hÂle giriyor. Hucreleri, yaprak dokumu gibi, durmadan oluyor. Ve cicek acımı gibi bir yandan da bedeninde yeni hucreler yaratılıyor. Ve insan butun bu olup bitenlere seyirci kalmaktan ote birşey yapacak halde değil.. Yarını hakkında ne bir bilgisi var, ne de bir garantisi.. Madem ki butun bunlarda cuz’i iradenin bir hukmu yok; onu, irademize hitap eden işlerde de bir tarafa bırakmayı başarabilsek, yÂni Allah’ın rızasına muhalif hicbir şeyi irade etmesek, cok bahtiyar olacağız.
Olmeden evvel olmek; gercekten, bu dunyada buyuk bir lutuf, buyuk bir saadet. Bilindiği gibi, insan, yerde iken gok gurultusunden urker, şimşekten korkar, yıldırımdan kacar... Ama ucakla bulutları yarıp onların ustune cıktı mı, artık guneşi bulmuş ve onceki korkularından kurtulmuştur. Olmeden evvel olmenin sırrına erenler de, olumu hayatta iken gecmiş, mahşere bu dunyada cıkmış, hesaplarını burada vermiş ve mutî bir kul olarak Hakk’a rucu etmişlerdir. Artık onları benlik duygusu boğamaz, cunku olunun benliği olmaz. Tabiat onları kendine celbedemez, zira olunun tabiatla bir alış verişi kalmamıştır...
Onlar, Peygamber Efendimiz’in (a.s.m.) bir emrine uyarak, dunyada “garip ve yolcu” gibi yaşamışlardır.
Dunyayı kalben terketmiş, fÂniye heves ve iştiha hususunda olu gibi olmuşlardır.
Cuz’i iradelerini, Allah’ın rızası istikametinde sarfetmiş, kadere rÂzı olmuşlardır. Dalgaya karşı yuzmemiş, sahile yorulmadan varmışlardır.
__________________
İnsanlar uykudadırlar, olunce uyanırlar.
Dini Bilgiler0 Mesaj
●31 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Eğitim Forumları
- İslami Bilgiler
- Dini Bilgiler
- İnsanlar uykudadırlar, olunce uyanırlar.