Hidayete kavuşmuş(!)” entel bayanların ortak ozelliklerinden biri, 1400 yıllık gecmişi, birikimi bir kenara itip akıllarınca, doğrudan Kur’an-ı kerime ve hadis-i şeriflere ulaşıp buradan neticeye varmak. Cunku bunlara gore, asırlardır, Âlimler genellikle erkek oldukları icin dini yanlış anlattılar; kadınların aleyhine hukum verdiler. Bunun icin de, dini baştan alıp kadınların lehine yeniden yorumlamak, lazım diyorlar.

Bu duşunceleri ya bilgi eksikliğinden veya birilerinin kasıtlı olarak onları yonlendirmesinden ileri geliyor. İnanıyorum ki coğunun bundan haberleri bile yok. Bunun icin de hem kendilerine hem de topluma zarar veriyorlar.

Mesela, “Entelektuel ve siyasi kişilik olarak Hz.Aişe” (M.Canan Ceylan) kitabında, Hz.Aişe validemizin “Siyasi kişiliği” nin anlatıldığı kitapta işlenen konular, İslam buyuklerinin bildirdiklerine tamamen ters şeyler: Aişe validemiz, ataerkil aileye karşıymış, bunun mucadelesini vermiş, muminlerin annesi kadın filozof’ tanımına uyarmış, Kur’an ile yetinmemiş.. erkek despotizmini yıkmış, dogmatizmi eleştirirmiş, muziğe karşı değilmiş, muziği severmiş...Ensardan bir kadının kızı olan, Esma şarkıcıymış. Peygamber efendimiz, şarkı soyleyen kadına, devam etmesini, şarkısını icra etmesini soylemiş! Muzikten etkilenmeyen kimseler, kaba yaratılışlıymış, hayvanlardan daha az ince ruhluymuş. Cunku butun hayvanlar muzikten hoşlanırlarmış...vs.

Paygamberimizin doneminde, Musluman kadınlar makyaj yaparlarmış, Peygamberimizin huzuruna makyajlı gelirlermiş... Hz.Aişe validemizin Entekllektuel, siyasi bir lider olarak takdim edildiği bu kitabın bazı konu başlıklarına baktığımızda muhafazakar musluman kadınların hangi yone cekilmek istendiği daha iyi anlaşılıyor: "Kadın Lider, Eğlence ve Sanat Anlayışı, Hz. Peygamber’in Muzik Esprisi, Peygamber Devrinde Kadın Evde mi Otuyordu?, Kadın Hakları, Kadının Toplumda Yerini Alması...vs"

Bu konuları işlerken de istifade ettiği kimselerin coğu dinle ilgisi olmayan, meyhaneden cıkmayan mason Omer Rıza Doğrul ve Ali Şeriati gibi sapık inanclı kimseler. Ama, İmam-ı azam, İmam-ı Gazali gibi asırlardır sozleri, kitapları dinde senet kabul edilmiş Âlimlerden istifade edilmemiş.

Bırakın boyle buyuk Âlimlerin sozlerini, işine gelmeyen femistliğe aykırı gordugu Hadis-i şerifleri bile kabul etmiyor. Mesela, Peygamber efendimizin “Dul kadınla evlenmeyin... “ sozunu anlamak mumkun değil, diyor. Halbuki bu bir emir değildir, tavsiyedir, tercih meselesidir.

Yine Peygamber efendimizin, Hz.Aişe’ye olan sevgisini, sokaktaki bir insanın aşkı gibi ele alıyor, Aişe validemizi gorunce herşeyi unuttuğunu, yanından ayrılmak istemediğini soyluyor.

Entel bayana gore, dort buyuk halife ve diğer Eshabı kiram mal, makam icin birbirleri ile kıyasıya mucadele edip, birbirlerini itham ediyorlar. Donup dolaşıp, Hz.Osmana ve Hz.Muaviyeye catıyor. Hz.Osman’ın Kur’an-ı kerimi değiştirmeye teşebbus ettiği bile iddia idiliyor. Hz.Osman icin bu nasıl soylenebilir?.

Peygamberlerden sonra insanların en ustunleri olan, Eshab-ı kiram oyle tanıtılıyor ki, kitabı okuyanlar, Eshab-ı kiram bunları nasıl yapar, bunu ben bile yapmam, noktasına getiriliyor. Yazara gore, Hz. Muaviye ve taraftarları, Kisra, Herakliyus yolunda zorba, zalim birer melik; Hz.Ali cevresindekiler ise cahiliyye devri cekişmeleri icinde. Halbuki, başta Hz.Aişe validemiz olmak uzere bunların her biri muctehid olduğu icin, ictihad farklılıkları suc, gunah değil. Bundan dolayı suclamak İslami olculere uymaz.

Kitapta bircok celişkiler de mevcut. Bir taraftan, okuyucusuna, Hz.Aişe gibi meydana cıkın siyasete karışın telkinini verirken, diğer taraftan, Aişe validemizin, cok kimsenin olumune sebep olan bu savaşı yaşamaktansa olmeyi tercih ettiğini, her zaman, “ Peygamber eşleri, evlerinzde oturun!” ayetini okuyarak başortusu ıslanacak kadar ağladığını soyluyor. Yine, Hazret-i Aişe’nin " Beni Peygamberin yanına değil, Baki kabristanını defnedin. Cunku ben, Peygamberden sonra onun hoşunna gitmeyecek bir harekette bulundum” sozunu naklediyor.

Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu demezler mi? Maksat belli; bilerek veya bilmeyerek Musluman kadının en hassas noktası olan inancını kullanarak, onu sokağa dokmek, siyasete bulaştırmak. Asırlardır huzur yuvası olan aileyi bozmak. Ailenin, İslamın duşmanı olan feminizmi hakim kılmak!
__________________