CenÂb-ı Hak Nûh (a.s)'a vahyettiği gibi Hz. Muhammed'e de vahyettiğini bildirmiş (en-NisÂ, 4/163), Hz İbrahim ve ondan sonra gelen bazı peygamberleri ve mensuplarını "musluman" olarak nitelemiştir.
"Bir zaman Rabbi ona: "İslÂm ol" dediğinde, İbrahim: "Alemlerin Rabbi olan Allah'a teslim oldum" demişti. İbrahim İslÂm ummetinden olmayı oğullarına da vasiyet etti. Ya'kub da onu tavsiye ederek: "Oğullarım! Allah sizin icin bu dini secti. O halde sizler sadece muslumanlar olarak can verin" dedi. Yoksa siz Yakub'a olum geldiği sırada yanında mı bulunuyordunuz? O zaman o, oğullarına: "Benden sonra neye tapacaksınız?" demiş, oğulları da:"Senin ve ataların İbrahim, İsmail ve İshak'ın ilÂhı olan tek ilÂha kulluk edeceğiz. Bizler O'na teslim olduk" demişlerdi" (el-Bakara, 2/131-133).
Şu ayet-i kerîmede peygamberlerin mesajının temelde bir ve aynı olduğu ve bunun da İslÂm'dan ibaret bulunduğu şoyle ifade buyurulur: "Allah'a, bize indirilene, İbrahim'e, İsmail'e, İshak'a, Yakub'a ve torunlarına indirilene, Musa'ya ve İsa'ya verilen ve diğer peygamberlere Rableri tarafından verilene iman ettik. Onlar arasında bir ayının yapmayız, biz de Allah'a teslim olanlarız, deyin" (el-Bakara, 2/136). Ancak daha sonra yahudi ve Hıristiyanlık dininin bozulduğu ve mensuplarının şirke duştukleri bir onceki ayette şoyle anlatılır: "Kitap ehli: " Yahudi ve hristiyan olun ki, doğru yolu bulasınız" dediler. Ey Muhammed! De ki:"Hayır biz bÂtılı bırakıp hakka yonelen İbrahim'in dinine uyarız O, Allah'a ortak koşanlardan değildi" (el-Bakara, 2/135). Diğer yandan tesis (uc ilÂhı bir sayma) inancının onları kufre duşurduğu de ifade edilir: "Gercekten, Allah Meryem'in oğlu İsa'dır, diyenler kÂfir olmuşlardır" (el-MÂide, 5/72). "Şuphesiz ki: Allah uc ilÂhtan biridir, diyenler, kÂfir olmuştur. Oysa tek bir ilÂhtan başka hicbir ilÂh yoktur" (el-MÂide, 5/73). "Yahudiler, Uzeyr Allah'ın oğludur, hristiyanlar da İs Allah'ın oğludur, dediler. Bu, onların ağızlarında geveledikleri cÂhilce sozleridir" (et-Tevbe, 9/30).
Kur'an-ı Kerîm'de Hz. Musa'ya ve Tevrat'a tabi olanlara da "Yahudi", Hz. İsa'ya ve İncil'e tabi olanlara da "NasrÂnî" adı verilmiştir. Hz. İbrahim'in temsil ettiği tevhid dini de "hanîf dîni" olarak isimlendirilir. Diğer yandan İncil, Tevrat veya Zebur'a tabi olanların hepsine birlikte, kutsal kitap sahipleri anlamında "ehl-i kitap" denilir. NasrÂnîlere Hz. İsa'dan cok sonra, yunanca bir kelime ile "hristiyanlık" adı verilmiş, mensuplarına da "hristiyan" denilmiştir.
Kur'an-ı Kerîm'de Hz. İbrahim'den soz eden on kadar ayette, O'nun "hanîf (hakka donen, tam teslim olan, ibadet eden)" bir peygamber olduğuna yer verilir.
"İbrahim ne yahudi idi ne de hristiyandı. Fakat o, doğruya yonelmiş, hanîf) bir muslumandı. Muşriklerden değildi" (Âlu İmrÂn, 3/67).
"Şuphesiz ki ben, hakka eğilerek yuzumu gokleri ve yeri yaratana cevirdim. (eslemtu) Ben Allah'a ortak koşanlardan değilim " (el-En'Âm, 6/79).
Ancak gecmiş ummetlerle ilgili olan ayetlerde gecen "muslim, muslimûn, muslimîn ve muslimeyni" gibi ifadeler "teslim olan, hakka tabi olan" anlamındaki "muslim" kelimesinin ikil veya coğullarıdır. Nitekim Hz. İbrahim ve oğlu Hz. İsmail'in KÂ'be'yi inşa ederken yaptıkları duada bu anlamı gormek mumkundur: "Rabbimiz! İkimizi de Sana teslim olan kıl. Soyumuzdan da Sana teslim olan bir ummet meydana getir" (el-Bakara, 2/128). Kısaca bu ayetlerde, onceki dinlere mastar şekliyle "İslÂm"ın ozel ad olarak kullanıldığını ifade eden bir ayet yoktur.
CenÂb-ı Hak, Hz. Muhammed'in davet ittiği son dine ise ozel ad olarak "İslÂm" terimini kullanmıştır. Ayetlerde şoyle buyurulur:
"Şuphesiz, Allah katında din İslÂm'dır" (Âlu İmrÂn, 3/19). "Eğer seninle mucadele ederlerse, de ki: "Ben Allah'a yoneldim. Bana tabi olanlar da". Kendine kitap verilenlere ve okur yazarlığı olmayanlara, de ki: "İslÂm oldunuz mu?" Eğer musluman olurlarsa doğru yolu bulmuş olurlar" (Âlu İmrÂn, 3/20). "Kim, İslÂm'dan başka bir din ararsa, onun dini asla kabul edilmeyecektir" (Âlu İmrÂn, 3/85). "Allah, kimi hidayete erdirmek isterse onun gonlunu İslÂm'a acar" (el-En'Âm, 6/125).
Butun insanlığa hitabeden ve evrensel bir mesaj getiren son tevhid dini, en mukemmel duzeye ulaştırılmıştır."Bugun dininizi sizin icin ikmÂl edip uzerinize nimetimi tamamladım ve din olarak size İslÂm'ı sectim" (el-MÂide, 5/3). Kendi devirlerindeki toplum ihtiyaclarını karşılayan onceki semÂvî dinler İslÂm'ın gelişiyle yururlukten kaldırılmış ve İslÂm onların da yerini almıştır.
Kaynak
__________________
İslam kavramı diğer ummetler icin de kullanılabilir mi?
Dini Bilgiler0 Mesaj
●23 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Eğitim Öğretim Genel Konular - Sorular
- Dini Bilgiler
- İslam kavramı diğer ummetler icin de kullanılabilir mi?