Antalya'da Tatil

Sahip olduğu luks konaklama tesisleriyle yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı olan Antalya'da, turizmin her ceşidine hitap edebilen doğal guzellikler, arkeolojik yerler bulunuyor. Antalya'nın hemen hemen tum ilceleri yerli ve yabancı gezginler, macerasever turistler icin ilginc olabilecek mekanlara sahip -dalış, kano turları, doğa yuruyuşleri yapılabilen kaş, dunyanın ilk demokratik parlamentosunu da bunyesinde barındırıyor.



Yaz tatilini bulunduğu kentin dışında gecirmek isteyenlerin, Turkiye'nin dort bir yanında ziyaret edebilecekleri pek cok yer var. Yaz aylarıyla birlikte tatil planları da yapılmaya başlandı.

Yorucu ve stresli bir yıldan cıkanlar, evlerinden bir sureliğine uzaklaşıp yılın yorgunluğunu atacakları, yeni maceralara atılacakları, yeni lezzetlerin tadına bakacakları veya dinlenebilecekleri tatil mekanları arıyor.

Binlerce yıllık tarihinde pek cok medeniyete ev sahipliği yapmış, farklı iklim ve coğrafyalara sahip ulke topraklarında keşfe cıkacakları ise bircok secenek bekliyor.



İlgi alanlarına gore yurdun dort bir koşesinde gorulmesi gereken pek cok kent bulunurken, yaşadığı yerden uzun sure ayrılamayacaklar icin de gunubirlik ziyaret edilebilecek yerler mevcut.

İşte tatil planı yapanların listelerine dahil etmeleri gereken birkac secenek:

Akdeniz Bolgesi

Deniz, kum, guneş turizmiyle turizmin lokomotifi olan Akdeniz Bolgesi, sadece kıyılarındaki değil, ic kesimlerindeki zenginlikleriyle de tatilcileri ağırlamak istiyor. Her yıl ağırladığı 10 milyondan fazla yerli ve yabancı turistle ''Turizmin başkenti'', sahip olduğu arkeolojik ve doğal guzellikler sayesinde de ''Turk Rivierası'' olarak adlandırılan Antalya, hemen her kesimden tatilciye, farklı olanaklar sunuyor. Guneş, deniz, doğa ve tarihin sihirli bir uyum icinde butunleştiği Antalya, Akdeniz'in en guzel ve temiz kıyılarına sahip. 647 kilometre uzunluğundaki Antalya kıyıları boyunca, antik kentler, antik limanlar, anıt mezarlar, dantel gibi koylar, kumsallar, yemyeşil ormanlar, şehir merkezinde ve bazı ilcelerde muzeler, ic kesimlere doğru da, yazın sıcaktan kurtulmak isteyenler icin serin yaylalar yer alıyor. Antalya kent merkezinde, Konyaltı ya da Lara-Kundu sahilinde konaklayan tatilciler, otellerdeki etkinliklerin yanı sıra, şehir merkezinde de dolu dolu bir gun gecirebilirler. Tarih *******ları, gune Kaleici'nin dar sokaklarında tur atarak başlayabilir. Kaleici'ne, Kalekapısı'ndan giren gezginler, Yivli Minare'yi gorerek başlayacakları Kaleici turunda, Kesik Minare, Surlar, Hadrianus Kapısı (Uckapılar), Osmanlı ve Rum mimarisinin izini taşıyan, bir coğu restore edilmiş evleri gorebilir. Buradan Yat Limanı'na inip, Şelaleler mevkisine bir-iki saatlik tur yapan teknelerle şehri ve falezleri denizden goren turistler, son olarak Yat Limanı'nın Mermerli Plajı'ndaki merdivenleri tırmanarak, Karaalioğlu Parkı'ndan şehrin panoramik goruntusunu izleyip, hatıra fotoğrafı cektirebilirler. Konakladıkları otelin sahili ve havuzundan sıkılan turistler icin Konyaaltı ve Lara plajlarının yanı sıra, Kemer istikametine doğru 10 kilometre mesafedeki Topcam'da ya da 15 kilometre ilerideki Caltıcak gunubirlik kamp alanları, cam ağacları altında denize girmek isteyenler icin bulunmaz bir fırsat sunuyor. Antalya kent merkezinde gece hayatını sevenler icin, ceşitli alternatifler bulunuyor. Konyaaltı Beach Park, Lara Beach Park, Şirinyalı ve Kaleici'ndeki hemen her zevke hitap eden diskotek, gazino, kulup, bar ve kafeler, gunun ilk ışıklarına kadar hizmet veriyor. Turk ve dunya mutfağının yanı sıra, yoresel yemeklerden tatmak isteyenler kucuk esnaf lokantalarına uğrayabilir. Turkiye'de yalnızca Antalya'da tadılabilecek ''Antalya Usulu Piyaz'' yemek isteyenler, kentteki hemen hemen tum piyazcıların ustası sayılan Piyazcı Sami'nin oğlu Piyazcı Recep'in Cumhuriyet Meydanı yakınındaki Cengiz Toytunc Caddesindeki (52. Sokak) kucuk dukkanına uğrayabilirler. Kent merkezindeki ''Corbacı Ali Baba''da, corbanın yanı sıra Arap Kadayıfı'nın tadına bakabilir, havaalanı civarındaki Sedir Lokantası'nda ise ceşitli pidelerden once bamya ya da arabaşı corbası icebilir. Sabah kahvaltısını otel yerine farklı bir mekanda yapmak isteyenler icin şehir merkezine 15 kilometre mesafedeki Cakırlar koyu, koy kahvaltısı icin en uygun mekan. Burada koylu kadınların geleneksel yontemlerle yaptıkları gozleme ya da bazlamalarla kahvaltı yapan konuklar, ardından pazar gunleri kurulan koy pazarında taze sebze meyve satın alabilirler. Arkeoloji *******ları icin kent merkezinde Konyaaltı varyantındaki Antalya Muzesi, dunyanın en zengin arkeolojik muzeleri arasında gosteriliyor. Bu muzeyi gezebilmek icin en az 2 saat ayırmak gerekiyor. Muzenin yanı sıra yoredeki antik kentleri tanımak isteyenler, acentelerin duzenlediği ve PAS turu olarak adlandırılan Perge, Aspendos ve Side antik kentlerine bir tam gun ayırmalı. Korkuteli kara yolu uzerindeki Termessos Antik Kenti ile şehir merkezine 27 kilometre mesafedeki Karain Mağarası da, ziyaret edilmesi gereken yerlerden. 1946 yılından beri kazı yapılan Karain Mağarası'nda 50 bin yıl once yaşamış insanların izine rastlamak umudu, arkeoloji sevenler icin heyecanlı olacaktır. Tatilde spor yapmayı tercih edenler icin sınırsız olanak bulunan Antalya'da su sporlarının yanı sıra, kışın Saklıkent'te kayak, tum yıl boyunca da gunu birlik yuruyuş (trekking), kanyon gecişleri, kaya tırmanışı, dağcılık sporları yapılabiliyor. Bu sporları kendi başınıza yapabileceğiniz gibi, profesyonel acentelerden hizmet satın alabilir ya da cok sık etkinlikler duzenleyen Toroslar Doğa Sporları Kulubu'nun (TODOSK) etkinliklerine katılabilirsiniz.

İLCELERDEKİ POTANSİYEL DE COK ZENGİN

Antalya'nın hemen hemen tum ilceleri yerli ve yabancı gezginler, macerasever turistler icin ilginc olabilecek mekanlara sahip. Antalya-Konya kara yolundaki Akseki ilcesine Antalya'dan 2,5 saatlik bir yolculukla ya da Ankara'dan Antalya'ya otomobiliyle gelenler icin Konya-Seydişehir'den sonra ulaşmak mumkun. Akseki, nesli tukenme tehlikesiyle karşı karşıya bulunan ve koruma altına alınan kardelen ciceğinin anavatanı sayılıyor. Kardelen ciceğini, karların erimeye başladığı Nisan ayı başında gorebilirsiniz. Av turizminden hoşlananlar icin Akseki yakınlarındaki Gidengelmez Dağları'ndaki dağ kecisi koruma ve av sahası, avcılara ucretli hizmet sunuyor. Burada, giriş ucretinin yanı sıra, avlanan dağ kecisinin boynuz uzunluğuna gore ayrı bir ucret odemek gerekiyor. Emiraşıklar koyunde turizmci Mustafa Kaya'nın kurduğu lama ve alpaka ciftliği ile yoresel ''Duğmeli Evler''den oluşan butik oteller de alternatif turizmin ilginc orneklerinden birini yansıtıyor. Bolgedeki Goktepe Yaylası, Cimi Yaylası, Irmak Vadisi son aylarda keşfedilen 340 metre derinliğindeki Bucakalan Mağarası, ilce merkezindeki Ulu Camii ve Medresesi gorulmeye değer. Akseki'ye yakın İbradı ilcesi Urunlu koyu civarındaki Altınbeşik Mağarası da dunyanın en ilginc mağaralarından birisi olarak biliniyor. Altınbeşik Dudeni ve Mağarası'na ulaşmak icin Antalya-Alanya kara yolunda Manavgat'tan sonra kuzeye Akseki yonune 70 kilometre gidilip, İbradı'ya ulaşıldıktan sonra 23 kilometre daha devam edip Urunlu koyune gitmek gerekiyor. Mağarayı gormek isteyenlerin koyden bir rehber almaları ve mutlaka araziye uygun ayakkabı giymeleri oneriliyor.

ELMALI HAZİNELERİ

1984 yılında yapılan kacak kazılarda bulunup, ABD'ye kacırılan, Kultur ve Turizm Bakanlığı'nın uzun suren girişimleri sonucu ait olduğu topraklara donen Elmalı Hazineleri'nin bulunduğu Antalya'nın kuzey batısındaki Elmalı ilcesi de onemli eserler barındırıyor. Antalya'dan 1,5 saatlik bir yolculukla ulaşılabilen Elmalı'da, hoyukler, tumulusler, camiler ve anıt mezarlar gorulmeye değer. Antalya'nın kuzeyindeki 67 kilometre mesafedeki Korkuteli de, daha cok Antalyalıların yazlık olarak kullandığı bir yayla olarak tanınıyor. Adını, Osmanlı Padişahı Yavuz Sultan Selim'in kardeşi Şehzade Korkut'tan alan Korkuteli'de bugun yalnız kapısı ayakta kalan Alaaddin Camisi ve yine aynı yorede, 1319'da Hamidoğulları'ndan El Emin Sinaeddin tarafından yaptırılan ve aynı adla anılan Selcuklu Medresesi gorulebilir. Korkuteli'ye gidenler, ''Şişci Ramazan''a uğrayıp, satır kıymasından yapılan şiş kofteyi de mutlaka yemeli.

AVRUPAİ ALANYA

Adı belki de Antalya kadar bilinen Alanya, kentin en onemli turistik ilceleri arasında yer alıyor. Sahip olduğu her sınıftan konaklama tesisinin yanı sıra, 10 binden fazla yabancının yerleşik yaşadığı Alanya, adeta bir Avrupa şehri gorunumunde. Alanya, geniş plajları, tarihi eserleri, modern otel ve motelleri, sayısız balık lokantaları, kafe ve barlarıyla mukemmel bir tatil merkezi olarak goruluyor. Gelenleri ilk karşılayan, Alanya Yarımadası'nın uzerinde bir tac gibi kurulmuş olan ve 13. yuzyıldan kalma şahane Selcuklu Kalesi. Etkileyici kalenin yanı sıra, sekizgen Kızıl Kule, gorulmeye değer eserler arasında sayılabilir. Liman yolu boyunca el sanatları, deri, giysi, mucevherat, canta ve yoreye ozgu desenlerle suslenmiş rengarenk su kabaklarının satıldığı dukkanların yer aldığı Alanya'da, turistlerin mutlaka gormesi gereken yerlerin başında ise ilce merkezindeki Damlataş Mağarası geliyor. Mağara yakınında Etnografya Muzesi de mutlaka ziyaret edilmesi gereken yerlerden. Tekneyle yapılacak bir gezintiyle de Fosforlu Mağara, korsanların kadın esirleri tuttukları Kızlar Mağarası ve Aşıklar Mağarası gorulebilir. Alanya'nın 15 kilometre kuzey doğusunda yer alan Dim Cayı Vadisi, golgelerin serinliğinde dinlenmek ve alabalık yemek icin gozde bir yer. Tum sahillerinden denize girilebilen Alanya, tam bir guneş, deniz, kum cenneti olarak gosteriliyor.

DOĞASI BOZULMAMIŞ BİR YORE: GAZİPAŞA

Antalya'ya 2,5 saat mesafedeki Gazipaşa ise, henuz bozulmamış doğası, yeni yapılan ve kısa sure sonra ucuşlara acılması beklenen havaalanı ile turizm icin onemli bir potansiyel olarak turistleri bekliyor. Yaklaşık 10 kilometrelik kumsalı, orman kaplı alanları, Turkuaz mavisi koyları, doğal guzellikleriyle şirin bir ilce olan Gazipaşa, gozde bir turizm merkezi olma yolunda ilerliyor. Gazipaşa'daki Koru Plajı ise konuklarına doğal jakuzi keyfi yaşatıyor. Koru Plajı'ndaki 3 buyuk ve onlarca kucuk doğal havuz, deniz canlılarını yakından izlemek isteyenlere imkan sağlarken, muhteşem manzarasıyla da buyuluyor.

DUNYANIN İLK PARLAMENTOSU KAŞ

Antalya'nın en batısındaki Kaş ise kent merkezine kara yoluyla 2 saat 45 dakika mesafede. Likya'nın onemli kentlerinden olan Kaş, ilceyi cevreleyen antik doneme ait kentler ve tarihsel değerlerle dikkati cekiyor. Dalış, yamac paraşutu, kano ve tekne turları, doğa yuruyuşleri yapılabilen Kaş, dunyanın ilk demokratik parlamentosunu da bunyesinde barındırıyor. Kaş'a 30 dakika mesafedeki Patara Antik Kenti, TBMM Başkanı Koksal Toptan'ın girişimiyle, onumuzdeki yıllarda dunyanın tum parlamento başkanlarının buluşmasına hazırlanıyor. ABD'nin bugunku parlamenter sisteminin ornek alındığı antik uygarlığa ev sahibi olan Patara, eşsiz kumsalları ve bu kumsallarda atla yapılan gezilerle de tatilcileri heyecanlandırıyor. Kaş'ta deniz urunlerinin yanı sıra, ceşit ceşit kokulu otlarla yapılan yemeklerin de tadına bakmak gerekiyor.

RUS TURİSTLERİN TERCİHİ: KEMER

Antalya'ya 40 kilometre mesafedeki Kemer'i ozellikle Rus turistler tercih ediyor. Beldibi'nden Tekirova'ya kadarki sahil şeridindeki luks otellerin yanı sıra, pansiyon ve motellerin de yer aldığı Kemer'de, gunubirlik tekne turları gozde. Gece eğlencelerinin unlu olduğu Kemer'de, gectiğimiz yıl kurulan ve Turkiye'nin en uzun teleferiği olan Tahtalı Teleferiği ile 2365 metrelik Tahtalı Dağı'nın zirvesine cıkıp, Akdeniz'in maviliklerini izleyip, oksijen depolayabilirsiniz. Kemer'e yaklaşık 10 kilometre mesafedeki Phaselis antik kenti ve koyu da mutlaka gorulmeli. Milli Park statusundeki Phaselis koyunda antik kenti gezip, cam ormanının hemen onundeki koyda denize girebilirsiniz. Ancak burada ateş yakarak piknik yapmanın yasak olduğunu da hatırlatmak gerek.

MANAVGAT

'Side'' deyince belki herkes tanır ama Turkiye'nin turizme acılan bu ilk koyunun bağlı olduğu Manavgat ilcesi, belki de coğu kişi tarafından bilinmez. Unlu Manavgat Şelalesi'nin adını taşıyan ilce, Side'den sonra sahiline yapılan cok sayıda konaklama tesisiyle, turizmde soz sahibi haline geldi. Manavgat, Side, Colaklı, Titreyengol, Kızılot, Kızılağac bolgesindeki tesislerde konaklayanlar, Manavgat'ın 4 kilometre doğusundaki Manavgat Şelalesi'ni mutlaka gormeli. Manavgat Irmağı'nda, gunubirlik tekne gezilerine de katılmak mumkun. Side Antik Kenti'ni ve Side Tiyatrosu'nu gormeden Manavgat'tan donmek eksiklik olacaktır. Side'de tatil yapıp da, Apollon Tapınağı'nda mini bir klasik muzik konseri dinleyip, guneşin batışını izlememek de olmaz.

KOKU TURİZMİNİN GOZDESİ

Portakalıyla unlu Finike, gectiğimiz yıllarda kurulan beş yıldızlı bir otelle, kitle turizmiyle tanıştı. Finike daha cok, Nisan ayı başında portakal ciceğinin kokusunu ciğerlerine cekmek isteyen Avrupalı turistlerin ilgi alanına giriyor. Finike'de Limyra ve Arykanda antik kenti kalıntıları da ilgi goruyor. Alakır Cayı ile Gavur Deresinin dağlardan surukleyip getirdiği aluvyonlu bir ovada yer alan Kumluca da, sahil boyunca plajlar, konaklama tesisleri ve koylara sahip. Kumluca'nın 27 kilometre kuzeyindeki Altınyaka yaylası, Alabalık uretme ciftliği, sedir ormanları ve bol suları olan guzel bir yayla olarak tanınıyor. Korydalla, Olympos ve Rhadiopolis antik kentleri, Kumluca ilcesi sınırlarında yer alıyor. Kumluca, son yıllarda Kemer ile birlikte Dunya Ralli Şampiyonası'nın Turkiye ayağına da ev sahipliği yapıyor. Ayrıca, Cavuşkoy (Adrasan) koyu de son yıllarda ozellikle genclerin ve yalnız gezginlerin rağbet ettiği bir tatil mekanı olarak giderek unleniyor.

NOEL BABA BU TOPRAKLARDA YAŞADI

Dunya cocuklarının Noel Baba olarak bildiği Aziz Nicholaus, Antalya'nın Demre ilcesinde yaşadı. Kaş yakınlarındaki Patara'da doğan, ancak yaşamının buyuk bolumunu Demre'de geciren Noel Baba'nın mezarının yer aldığı Noel Baba Muzesi ile hemen ilce merkezi yanındaki Myra Antik Kenti, ozellikle Ortodoks Rus turistlerin mutlaka ziyaret ettiği oren yerleri arasında yer alıyor. Deprem nedeniyle deniz altında kalan Kekova Antik Kenti de Demre'de bulunuyor. İlce merkezinden 25 kilometrelik bir yolla ulaşılan Kekova koyunda, tabanı camla kaplı teknelerle yapılacak turlarda, Kekova antik kentinin kalıntılarını ve su altında yatan amforaları izlemek, tatilcilere ayrı bir heyecan veriyor.


LUKS VE İHTİŞAMDA SINIR TANIMIYOR: BELEK

Serik ilcesine bağlı olmakla birlikte, adı daha unlu olan Belek, ust sınıftaki luks otellerin yer aldığı, cam ormanıyla cevrili, dunyaca tanınan bir tatil beldesi oldu. Golf sahalarıyla daha cok zengin turistlerin rağbet ettiği Belek'te, kimi otellerdeki luks ve ihtişam adeta sınır tanımıyor. Belek'te konaklayan turistler icin Aspendos Antik Tiyatrosu yaklaşık 15 kilometre, Antalya ise 50 kilometre uzaklıkta. Haziran-Temmuz ayları arasında duzenlenen Uluslararası Aspendos Opera ve Bale Festivali'nde klasik muzik, bale, opera gosterisini, akustiği mukemmel antik tiyatroda izlemenin ***fini mutlaka yaşamalı. Yolun dar ve virajlı olması yuzunden en az bir saatte ulaşılan KoPage Rankingucay'da rafting yapmak mumkun. KoPage Rankingucay, akıntının cok fazla ve tehlikeli olmaması nedeniyle, 7'den 70'e herkesin rafting yapmasına olanak sağlıyor.

Sıcağı, şalgamı ve kebabıyla tanınan, binlerce yıllık tarihi dokuya sahip Adana, kent merkezi ve ilcelerindeki tarihi ve turistik guzelliğiyle misafirlerini bekliyor. Cukurova yoresinin verimli topraklarında kurulan Adana, ev sahipliği yaptığı cok sayıda uygarlığın bıraktığı eserlerle, zengin bir acık hava muzesi gorunumunde. Bu muzeyi keşfetmek icin ortalama 3 gununu ayıran bir kişi, antik donemde Kilikya bolgesinin onemli kentleri arasında yer alan, Seyhan Nehri'nin en dar yerinde bulunan TaşkoPage Rankingu'yu gezerek keşfe başlayabilir. Evliya Celebi'ye gore, Abbasi Halifesi Mem'un doneminde uzerinden gecenlerden harac alınan, gunumuzde ise restore edilerek arac trafiğine kapatılan TaşkoPage Rankingu'nun, 1500 yıl once Roma İmparatoru Hadrianus tarafından yaptırıldığı tahmin ediliyor. Ceşitli festivallere ev sahipliği yapan koPage Rankinguden, hemen karşısındaki Merkez Camisi'nin Seyhan Nehri'ne yansımasını hayranlıkla izlemek mumkun. Caminin yanındaki Arkeoloji Muzesi'nde Adana'ya ev sahipliği yapmış uygarlıkların yaşamından izler bulunurken, koPage Rankingunun yanındaki eski Adana evlerinin yoğun olarak bulunduğu Tepebağ Mahallesi ve tarihi Kız Lisesi ise, gezenleri siyah-beyaz fotoğraflarda kalmış yaşamlara goturuyor. Ardından KurukoPage Rankingu'deki Etnografya Muzesi'ne giderken yol uzerinde tarihi Buyuk Saat Kulesi ile Selcuklu, Artuklu, Memluk, Zengi ve Osmanlı usluplarını goz alıcı bir şekilde bunyesinde toplayan Ulu Cami, kentin en eski binası konumundaki 1350-1390 yıllarında yapıldığı tahmin edilen ve Osmanlı padişahlarının sefere giderken konakladığı Ramazanoğlu Konağı da gorulebilir. Adana'yı keşfe, bircok restoranda ''acılı'' bir kebap arası verebilecek olanlar, şalgamı yudumlarken, kendileri icin ozel olarak hazırlanmış sofranın buyusune kapılabilir. Daha sonra, kentin kuzeyinde bulunan Seyhan Baraj Golu'nun de izlenebildiği Adnan Menderes Bulvarı'na gidenler, kentin ''kavurucu' sıcağında buzdan yapılan ''bici bici'' yiyerek serinleyebilir.


[IMG]http://img198.**************/img198/466/denizmanzarasi.jpg[/IMG]







__________________