PEYGAMBERE MEKTUP
--------------------------------------------------------------------------
Esselatu Vesselamu Aleyke ya Resûlullah!
Esselatu Vesselam Aleyke ya Habiballah!
Sevgili Peygamberim!
Sana bu mektubu bir Nisan ayının son gununde, omrumun yarı yılı gecmiş, belki de
tukenmiş bir bahar akşamında yazıyorum. Yine sana ozlem doluyum, yine hasret
doluyum, sana duygularımı nasıl anlatayım bilemiyorum.
Belki de şoyle başlamalıyım.
Ey guzeller guzeli, Rabbimin sevgilisi! Bu Nisan ayının guzelliği kadar guzel şu
parlayan ayın ışığından daha parlak, şu mis gibi kokan hanımellerinden de guzel
kokulu. Şu kırmızı gullerin guzelliğinden de guzel ve zarafetinden de zarif, ey tum
insanların sevgilisi! Ey Ebubekir'in dostu, Omer'in yoldaşı, Ali'nin kılıcı,
Osman'ın hayası, selam olsun sana!
Sevgili Peygamberim, gonul yoldaşım, sırdaşım, arkadaşım, sevgilerin en guzeli ile
sevdim seni. Seni sevmek ne kadar guzelmiş, yaşımın olgun bir zamanında ancak
anlayabildim. Seni tanıdıkca sevdim, sevdim, sevdim.
Sana olan ozlemimi anlatmak icin Asr-ı Saadette yaşayabilseydim, bu sevdayı seninle
paylaşabilseydim, yureğimizi daraltan sıkıntıları sana anlatabilseydim. Senin tozun
toprağın olabilseydim Efendim. Sorma bizleri ne olursun, bizler ne haldeyiz, senin
bıraktığın yerlerde ne yazık ki değiliz. Senin ummetin makam, mevki, mal, itibar
peşinde. Hic kimse sormuyor artık zenginin malı helalden mi haramdan mı? Mevki ve
makam sahipleri o yerleri gercekten hak ediyor mu? İnsanları ağlatanlar, ağlatmaktan
zevk duyar oldu. Fakir fukara ne halde, hic kimse sormaz oldu. Mevki ve makam
sahipleri bulundukları yerleri kaybetmemek icin, haksızlığa goz yumuyor.
Senin zamanında boyle değildi Efendim.
Ey guzeller guzeli bizleri seyretmektesin. Ummetinin halini hepsini bilmektesin.
Senden dua bekliyoruz Efendim. Medine'nin sıcak meltemleriyle nur ve ışık saracak
rahmet bulutlarını gonderiver. Allah'tan gelen her şeye teslimiz, sabır ediyor ve
şukrediyoruz, ama artık bu sıkıntılarımız bitsin istiyoruz.
Diyeceksin belki de, sizler bunları hak ediyorsunuz. Benim sunnetime Rabbimin emrine
karşı geliyorsunuz. Beni gercek anlamda sevmiyorsunuz.
Hayır Efendim. Gercekten seni cok seviyoruz, baktığımız her yerde seni gormeye
calışmaktayız, ama belki de bizler nefislerimizin kurbanıyız.
Bir ciceğe senin gibi bakmayı bilmediğimiz icin, toprağın yeşermesini, ağacın
yeşillenmesini, bir ananın cocuğunu sevmesinden ibret almayı bilmediğimiz icin
boyleyiz.
İşte onun icin belki de Asr-ı Saadette yaşamak istiyoruz. Senin teslimiyetini gormek
şukru eda edişini seyretmek, seninle aynı mekanı paylaşmak ve aynı havayı solumak
icin istiyoruz.
Belki de sana şoyle seslenmek istiyoruz.
Ey Sevgililer Sevgilisi nerdesin?
Gel artık yuzyıllar gecti aradan
Bir dua iklimiyle gel ne olur
Bir rahmet deniziyle gel ne olur
Sil butun kanayan yaraları
Aydınlat yeniden butun dunyamızı
Işık sacarak nur sacarak gel
Gel de ey guzeller guzeli
Nasıl gelirsen gel
Efendim, altı sene once Hacda cok guzel duygular yaşadım. Medine'nin mis kokuyordu
havası, meleklerin miski amberdi kokusu. Adım adım yaşadım, ama dayanamadım. Senin
soluduğun havayı solumak, senin gezdiğin toprakta gezmek, Uhud Dağını seyretmek,
Hamza'nın şehit oluşunu hayal etmek oyle guzeldi ki, Rabbim tekrarını nasip etsin
inşaallah.
Ya Nebi! Sana olan ozlem hic bitmiyor, dinmiyor. Rabbimin yarattığı her şeyde, Onun
azametini gormeye, senin "Ummetim, ummetim" diye seslenişini duymaya calışıyoruz.
Senin yolundan belki de tam olarak gidemiyoruz, ama senden şefaat bekliyoruz. Bir
gun gelip bu dunyadaki gorevimiz bittiğinde bizi gercek alemde kucaklamanı
bekliyoruz.
Sana selam olsun ey Sevgililer Sevgilisi. Kalbimiz yanarak ozlemimiz bir kat daha
artarak yalvarıyoruz Rabbimize.
Bizi sana layık ummet etsin. Layık etsin ki ebedi alemde ebediyen seninle olalım.
Şimdilik hoşcakal Efendim.
__________________
Peygambere Mektup
Dini Bilgiler0 Mesaj
●31 Görüntüleme