Şu anda piyasada olan akıllı telefonlara bakıp “Ya bu telefonların gelişmesi gerekmiyor mu, bunlar nasıl tasarımlar?” diye serzenişte bulunan bircok insan olduğu aşikÂr. Telefonların ozellikleri geliştikce tasarımlarının da alışılmadık hale geliyor olması da inkÂr edilemez bir gercek.
Ancak eğer siz de piyasadaki telefonları beğenmiyorsanız ve bunlardan kotusu olamayacağını duşunuyorsanız, biraz gecmişe donmekte yarar var. Telefon sektorunun dunune, bugunune ve yarınına ibret olan, tarihin en kotu telefonlarını derledik. Ustelik telefonların neden kotu tercihler olduklarını da acıkladık.
[h=2]Tarihin en kotu telefonları:[/h] Microsoft Kin One ve Kin Two (2010) Blackberry Storm (2008) Motorola ROKR E1 (2005) Nokia N-Gage (2003) Motorola Aura R1 (2009) Aesir AE+Y (2011) HTC EVO 3D (2011) Blackberry Z10 (2013) Samsung Galaxy Note 7 (2016) HTC Surround (2010) Amazon Fire Phone (2014) Toshiba G450 (2009) Motorola Flipout (2010) Bang & Olufsen Serene (2005) Nokia 7280 (2005) [h=2]Microsoft Kin One ve Kin Two (2010)[/h]
2010 ’un bahar aylarında Microsoft, Windows Phone işletim sistemiyle yeni akıllı telefonlarını piyasaya surmeye hazırlanıyordu ki cok buyuk bir hata yaptı. Eş zamanlı olarak akıllı telefonla hic ama hic alakası olmayan iki adet standart telefon piyasaya surdu. Bu modellerde bir uygulama mağazası bulunmuyordu ve yalnızca Facebook, Twitter, MySpace gibi sosyal medya uygulamarı yukluydu, bunun asıl sebebi ise telefonun genclere hitap etmesiydi (Celişkiler silsilesi...).
Genclere hitap etmesi derken, Microsoft boyle duşunuyordu. Hedef kitleyi genc insanlardan secen Microsoft, telefonu uretirken ne kadar cirkin ve cansız gorunduğuyle ilgilenmemişti. Genclerin ilgisini rahatsız edici bir tasarımla cekmeye calışmak pek mantıklı değildi ve oyle de kaldı.
[h=2]Blackberry Storm (2008)[/h]
Steve Jobs ’un Haziran 2007 ’de ilk iPhone ’u tanıtmıştı. O yıllarda Research in Motion olarak tanınan Blackberry, Apple ’ın yeni telefonunu pek ciddiye almadı. Ancak 2008 ’in sonlarına doğru Blackberry, yeni bir telefon piyasaya surmeye karar verdi. Şirket, cok ciddiye almadığı iPhone tasarımına gecerek yıllardır populerleştirdiği Blackberry tasarımını ve deneyimini bir adımda cope attı.
Zaten bir klasik haline gelmiş olan klavyeli Blackberry tasarımını bir kenara atan şirket, bir de cihaza oldukca farklı bir dokunmatik ekran yerleştirdi. Dokunmatik ekran, uzerine bastırmadan calışmıyordu. Blackberry Storm, "Bir şeyi ya tam yap ya da hic yapma" sozunun birebir karşılığı olarak mufredata eklenmeli.
[h=2]Motorola ROKR E1 (2005):[/h]
Apple ’ın piyasaya surduğu iPod, oldukca populer hale gelmişti. Muşterilerin bundan sonra beklediği adım hem iTunes uyumlu bir muzik calar olan hem de cep telefonu işlevini gorebilen bir telefon uretilmesiydi. Motorola ve Apple, Steve Jobs ’un bir etkinlikte tanıttığı bu konsepti hemen hayata gecirdi ve ilk resmi iTunes telefonu piyasaya suruldu.
İstenen oldu mu? Elbette olmadı… Ortada iPod benzeri bir telefondan eser yoktu. Yalnızca insanın iliğini kemiğini somurecek cinsten yavaş bir USB 1.1 bağlantısı ve maksimum 100 şarkı kapasitesine sahip bir telefon vardı. Hakkını yemeyelim, yalnızca cağrı yapan telefonlar arasında yeterince rekabetciydin ama isteneni veremedin be Rokr E1.
[h=2]Nokia N-Gage (2003)[/h]
Nokia ’nın 2003 ’te piyasaya surduğu taşınabilir oyun konsolu… Afedersiniz, Nokia ’nın 2003 ’te piyasaya surduğu cep telefonu N-Gage, inanılmaz bir hayal kırıklığıydı. O zamanlar oldukca populer bir telefon ureticisi olan Nokia, Nintendo Game Boy Advance konsolunu da geride bırakmayı planlayarak oyun oynanabilir bir cep telefonu yapma hayaliyle N-Gage ’i uretti. Başarılı olup olmadığını pek soylemeye gerek yok herhalde.
Nintendo ’nun taşınabilir oyun konsolunun uc katı fiyatına satılan N-Gage, yalnızca altı oyun seceneğiyle piyasaya surulmuştu ve cihazdaki enteresan tuş yerleşimi oyun oynama hissini resmen ateşte yurume hissine ceviriyordu. Şu anda elinizde olan cihazlarla nasıl oyun oynadığınızı hatırlayınca muhtemelen şukrediyorsunuzdur. N-Gage macerasının tum hikayesini burada anlatmıştık.
[h=2]Motorola Aura R1 (2009)[/h]
Bundan on yıl once telefonlardaki en onemli ozellikler fotoğraf cekme ve internette gezinme ozellikleriydi. İnternet sayfaları ve fotoğraflar, dikdortgen bir yapıya sahip olması nedeniyle Motorola ’nın kÂbusu olacaktı. O zamanlar yuvarlak ekranlı bir telefon olan Aura R1 ’i piyasaya suren Motorola ’nın yapmaya calıştığı tasarım pek de kotu olmayabilirdi. Cihaz, o zamanların en onemli ozelliklerini resmen hice sayıyordu.
O zamanlar 2 bin dolar gibi yuksek bir fiyat etiketine sahip olan Motorola Aura R1 ’in yuvarlak ekranı, koşeli goruntuleri fazlasıyla kotu gosteriyordu. iPhone telefon pazarını baştan aşağı değiştirmekle meşgulken Motorola ’nın neden boyle bir şeyle zamanını carcur ettiği ise merak konusu.
[h=2]Aesir AE+Y (2011):[/h]
Unlu tasarımcı Yves Bèhar tarafından tasarlanan Aesir AE+Y, tasarım anlamında kimine gore fazlasıyla tarz gozukebilir, kimine gore ise kol saati gibi tuşları olan sıradan ve kotu gozuken bir telefon olabilir ancak bu telefonu kotu yapan ozelliği tasarımı değil. Cihaz ne internet erişimi sağlıyordu ne de herhangi bir uygulama desteği veriyordu.
Seramik bir kasaya ve pahalı malzemelerden yapılmış ve yalnızca telefon cağrıları yapmaya yarayan kucuk bir kutucuk istiyorsanız, almanız gereken cihazın ismi Aesir AE+Y. Telefonun o zamanlar en duşuk fiyatı 8.100 dolardı. Yalnızca luks gozukmek amacıyla tek olayı cağrı yapmak olan bir telefona bu parayı verdikten sonra herhangi bir takside unutmayı duşunmek bile insanın icini acıtıyor.
[h=2]HTC Evo 3D:[/h]
HTC ’nin 2011 ’de piyasaya surduğu Evo 3D ’nin sunduğu en onemli ozelliklerden birisi isminden de anlaşılabileceği uzere 3D ozelliğiydi. Gozluklere gerek duymadan 3D goruntu sunacağı belirtilen HTC Evo 3D ’nin arka tarafında 3D fotoğraflar cekebilmesi icin iki tane de kamera bulunuyordu.
HTC, bırakın 3D fotoğraflar cekmeyi 3D goruntuyu bile doğru duzgun sağlayamadı. Bunlar yetmezmiş gibi cihazın zayıf batarya omru de eleştiri topladı. Zaten şirket bu telefondan sonra bir daha 3D telefon uretmeyi denemedi bile. Muhtemelen hatalarını anladılar ve bir daha bu işe kalkışmadılar.
[h=2]Blackberry Z10:[/h]
Blackberry Z10, Blackberry 10 işletim sistemini calıştıran ilk telefon oldu. Telefonun donanım ozellikleri donemine gore gayet yerli yerinde olsa da muşteriler icin işletim sisteminin desteklediği uygulama sayısının azlığı resmen zulum gibiydi. Bu yetmezmiş gibi bir de işletim sistemi hatalarla doluydu.
Coğu Blackberry muşterisi, bu telefonu satın almayı duşunmedi bile. Bu telefon yerine yalnızca birkac ay sonra klavye ile birlikte piyasaya surulecek olan Q10 ’u satın almak cok daha mantıklıydı. Başarısız bir işletim sistemi olan Blackberry 10, 2015 yılına kadar telefonlara yuklense de Blackberry daha sonrasında hatasını fark etti ve mağlubiyetinin farkına vardı, nihayet...
[h=2]Samsung Galaxy Note 7 (2016):[/h]
Samsung ’un piyasaya surduğu akıllı telefon Galaxy Note 7 aslında amiral gemisi seviyesinde bir telefon olacaktı. Samsung ’un Galaxy Note 7 icin verdiği bu soz, satılan tum telefonların sırasıyla ya alev alması ya da havaya ucması nedeniyle bir anda cope gitti ve şirket cok buyuk eleştiriler aldı.
Boyle onemli bir şohrete sahip olan telefonun geri cağırılması ise hicbir şeyi telafi edemedi zira yeniden tasarlanıp satışa sunulan bir Galaxy Note 7 modeli daha bir ucakta yandı. Sonuc? Telefon tamamen piyasadan cekildi.
[h=2]HTC Surround (2010):[/h]
2010 yılında piyasaya surulen HTC Surround ’un ilk amacı muzik deneyimini geliştirmek ve telefonda acılan muziğin ses kalitesini ileri seviyede artırmaktı. Telefonun arkasında kaydırılabilir olarak acılan bir hoparlorun olması cihazı daha kalın bir hale getirmişti. Bununla birlikte cihazdaki yazılım eksiklikleri ve uygulama sayısının azlığı da dikkat cekince telefonu almak icin sebep olan tek şey ses kalitesini artırıyor oluşuydu.
Peki ses kalitesi arttı mı? Belki psikolojik olarak telefonu alan kişiler bir hevesle arttığını hissedebilir ancak durum oyle olmadı. HTC ’nin Surround girişimi başarısız oldu ve ses kalitesinde beklenen gelişim gozlenemedi. Madem kaliteyi geliştirmeyecektin, neden telefonun arkasına kacak kat cıkar gibi hoparlor yerleştirdin HTC?
[h=2]Amazon Fire Phone (2014):[/h]
Amazon, 2011 yılında akıllı telefon sektorune gireceğinin sinyallerini vermişti ve soylentiler gittikce artmaya başlamıştı. Sonuc olarak 2014 yılında yeni akıllı telefonunu piyasaya suren Amazon ’un yuksek fiyat etiketi belirlemesi ve basit bir yazılım kullanıyor olması Google ’ın Android ekosistemini zedeleyeceğini gostermişti ancak umulan olmadı.
Telefonun on tarafına 5 tane kamera yerleştiren Amazon Fire Phone ’un tam olarak ne yapmaya calıştığını İsvicreli bilim insanları hala araştırıyor. Şaka bir yana, bu kameraların perspektif bazlı grafik efektleri icin yuz izleme işlevi gorduğu biliniyor ancak ne gerek vardı? Sonuc olarak telefonun bir hayal kırıklığı olduğunu cozen Amazon, fiyatları hemen indirdi ve eldeki malları satarak uretimi durdurdu.
[h=2]Toshiba G450 (2009):[/h]
Ah Toshiba.. Ne yapmaya calışıyorsun uzumlu kekim? Sen buna telefon demişsin ama biz pek ikna olamadık. 2009 ’da piyasaya surulen bu MP3 ve telefon karışımı cihaz, bolunmuş tuş tasarımı ile oldukca tuhaf bir telefon olmayı başardı. Eğer “En garip ve sacma tasarımlı telefonlar” diye bir yarışma olsa, yuzde 90 ihtimalle birinci olurdu.
Telefonların en onemli ozelliklerinden biri o zamanlarda kameraydı. Fotoğraf cektiği icin nimet gibi gorulen telefonların uretildiği devirde hem kamera hem de Bluetooth ozellikleri olmayan bir telefon uretmek kimin fikriydi bilmiyoruz ama bu telefon, USB Modem olarak da kullanılabiliyordu. Kurtardı mı? Kurtarmadı Toshiba…
[h=2]Motorola Flipout (2010):[/h]
Takvim yaprakları 2010 yılını gosterirken tum akıllı telefon ureticilerine rest ceken Motorola, akıllı telefonların yalnızca dikdortgen olmasına karşı cıkacak nitelikte bir telefon piyasaya surdu. Kare şeklindeki telefonun ekranının arkasında kaydırılabilir bir klavye bulunuyordu ve bu klavye yan tarafa itilerek acılabiliyordu.
Peki neden bu gider Motorola? Flipout ’un 2.8 inclik ekranı, Android işletim sistemini kullanışlı bir şekilde calıştırabilmek icin oldukca kucuktu. Bunun yanı sıra tum akıllı telefon ureticileri yavaş yavaş klavyelerden uzaklaşırken gerek var mıydı boyle bir cıkışa? Bu telefon muhtemelen hem Motorola ’ya hem de diğer telefon ureticilerine ibret oldu zira kimse bu tarzda bir telefon uretmedi.
[h=2]Bang & Olufsen Serene (2005):[/h]
Bang & Olufsen, bu telefonu uretmek icin Samsung ile iş birliği yaptı ve 2005 yılında ortaya Serene isimli bu ilginc telefon ortaya cıktı. Bir ekranı, garip bir tuş diziliminin ortasında kaydırma bolmesi ve yanında bir kamera bulunan bu telefonun fiyatı o zamanlar 1275 dolardı. Tekniğin iyi ama geliştirmen lazım B&O...
[h=2]Nokia 7280 (2005):[/h]
Yine Nokia ve yine absurt bir telefon. Gercekten bir zamanlar telefon ureticileri arasında dev bir marka olan Finlandiyalı Nokia ’nın ne yapmaya calıştığını anlayan varsa lutfen yorumlarda bizlere de anlatsın.
Tup şeklindeki bu telefon ile insanları dumura uğratmasının yanı sıra Nokia, telefona Bluetooth ve sesli komut gibi bircok ozelliği eklemeyi de başarmış. Ruja benzeyen tasarımı nedeniyle ustune bir de kapak olsa ve acıldığında ortaya ruj cıksa Nokia gercekten iyi bir satış yakalayabilirdi.
Beterin Beteri Varmış Dedirten Tarihin En Kotu 15 Telefonu
Bilim ve Teknoloji0 Mesaj
●30 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Teknoloji Forumları
- Bilim ve Teknoloji
- Beterin Beteri Varmış Dedirten Tarihin En Kotu 15 Telefonu