Cennetle mujdelenen on sahÂbî


# Hz. EBÛ BEKR-İ SIDDÎK

Hz. Ebû Bekir, daha Musluman olmamıştı. Cok te’sîrinde kaldığı bir ru’y gordu. Gokten dolunay inip, KÂ’be-i muazzamaya gelmiş ve sonra parca parca olmuş, parcalar Mekke’deki her evin uzerine duşmuş, sonra da tekrar bir araya gelip goğe yukselmişti. Fakat, kendi evine duşen ay parcası evde kalmış tekrar goğe yukselmemişti. Hz. Ebû Bekir, evin kapısını kapayarak, ay parcasının cıkmasına mÂni olmuştu.

# Hz. OMER
Hz. Hamza’nın Musluman olması uzerine, Mekkeli muşriklerin telÂş ve endîşeleri had safhaya varmıştı. Cunku parmakla gosterilen kahramanlardan biri de Musluman olmuş, Resûlullahın saflarında yer almıştı. Bu beklenmedik hÂdise, muşrikleri, busbutun cileden cıkardı.

Hz. Omer bu sırada daha Musluman olmamıştı. Bir gun, Resûlullah efendimizi, gorduğu yerde oldurmek niyetiyle evinden cıktı. Sevgili Peygamberimizi Mescid-i HarÂm’da namaz kılarken buldu ve namazın bitmesini isteyerek, dinlemeye başladı. Habîb-i ekrem efendimiz, El-HÂkka sûre-i şerîfini okuyordu.

# Hz. OSMAN

Hz. Osman, Musluman olmadan once ticÂretle uğraşırdı. Zengin bir tuccÂrdı. Cemiyette, sevilen, sayılan bir kimseydi. İ’tibÂrı yuksek idi. Hz. Ebû Bekir’in de arkadaşı, yakın dostu idi. Onemli işlerinde ona danışır, onun fikrini alırdı. CÂhiliye devrinin pisliklerine bulaşmadı.
Peygamber kızı olsa gerek

# Hz. ALİ BİN EBÎ TÂLİB

Hz. Ali Resûlullah efendimizin amcasının oğludur. HÂne-i saÂdette buyudu. 10-12 yaşlarında iken, birgun Resûlullah ile Hz. Hatice’nin beraber namaz kıldığını gordu. Namazdan sonra Resûlullaha sordu:

- Bu nedir?

- Bu Allahu teÂlÂnın dînidir. Seni bu dîne da’vet ederim. Allahu teÂl birdir, ortağı yoktur. Lat ve Uzza isimli putları terketmeni emrederim.

- Once babama bir danışayım.

- İslÂma gelmezsen, bu sırrı kimseye soyleme!

Hz. Ali ertesi sabah, Resûlullahın huzuruna gelerek dedi ki:

- YÂ Resûlallah! Bana İslÂmı bildir.

# ABDURRAHMAN BİN AVF


Abdurrahman bin Avf, ticÂretle meşgul olurdu. Bu sebeple ceşitli yerlere ticÂret icin giderdi. Şoyle anlatır:

Peygamber efendimize peygamberlik emri bildirilmeden bir yıl once, ticÂret icin Yemen'e gittiğim zaman, AskelÂn bin AvÂkir-ul-Himyerî'ye misÂfir olmuştum. O zÂt, cok yaşlı idi ve ona her varışımda ona konuk olurdum. O da bana Mekke'den haber sorarak derdi ki:

- İcinizde kendisi hakkında haber ve zikir bulunan zÂt zuhûr etti mi? Dîniniz hakkında size karşı olan bir kimse var mı?

Ben de hep, "hayır, yoktur" derdim

# EBÛ UBEYDE BİN CERRÂH

Araplar arasındaki nÂdir okuma-yazma bilenlerden olan Ebû Ubeyde bin CerrÂh ve arkadaşları Osman bin Maz’ûn, Ubeyde bin HÂris, Abdurrahman bin Avf, Ebû Seleme, Hz. Ebû Bekir’in vÂsıtasıyla, Resûlullahın huzûrunda Musluman oldular.

Hz. Ebû Ubeyde, Hz. Ebû Bekir’in vÂsıtasıyla îmÂna gelenlerin onuncusudur. ÎmÂna geldiğinde 31 yaşındaydı. O gunden, vefÂtına kadar malıyla, mevkisiyle ve canıyla İslÂmiyeti yaymak icin calıştı.


# SA’D BİN EBÎ VAKKÂS

Sa’d bin Ebî VakkÂs hazretleri, Hz. Ebû Bekir vÂsıtasıyla Musluman olmuş, EshÂb-ı kirÂmın buyuklerinden bir zÂttır. İlk Muslumanların yedincisidir. Musluman olması şoyle oldu:

Onyedi yaşında idi. Bir gece değişik bir ru’y gordu. Ru’yÂsında kendisini zifirî bir karanlıkta gordu. CÂresiz bir hÂldeyken, birden ortalık aydınlanmaya başladı. Sonra nûr sacan bir ay doğdu.

# TALHÂ BİN UBEYDULLAH

Hz. Talh bin Ubeydullah, Resûlullah efendimizin; "Talh ve Zubeyr, Cennette komşularımdır" hadîs-i şerifiyle medhedilen sahÂbidir.

# ZUBEYR BİN AVVÂM


Hz. Zubeyr, Peygamber efendimizin halası olan Hz. Safiyye’nin oğludur. İlk Muslumanlardandır. Cennetle mujdelenen on kişiden biridir.

ÎmÂn ettiği vakit, amcası cok kızmıştı. Dinden donmesi icin, kendisini ateşe sokup cıkartıyordu. Amcasının, "Daha fazla inat etme, atalarının dînine don" teklifine karşı diyordu ki:

- Asl kufre donmem! Allah birdir. Fayda veya zararı olmayan putlara tapmam. L ilÂhe illallah Muhammedun Resûlullah.

Boylece, yapılan butun işkencelere buyuk bir sabır ve metÂnet gosteriyordu.

# SAİD BİN ZEYD

Saîd bin Zeyd hazretlerinin babası Zeyd bin Amr, İslÂmiyetten once Peygamberimizle goruşurdu. Allahu teÂlÂnın kendisine verdiği ilhÂm ile putlara tapan insanların hÂline şaşar, putperestliğin şirk olduğunu, onlara kesilen kurbanların etinin yenemeyeceğini duşunurdu.

__________________