20. yuzyılın en onemli bilim insanlarından patolog, histolog, sinirbilimci ve Nobel Fizyoloji Odulu sahibi Santiago Ramón y Cajal, yıllar once yazdığı bir makalede genc bilim insanlarına onemli uyarılarda bulunuyor. Okulundan yeni mezun olmuş mustakbel bilimciler arasında ceşitli bilim dallarındaki buyuk onem taşıyan şeylerin aydınlatıldığına dair yanlış bir algının olduğunu belirten Cajal, bu algı nedeniyle yeni bilim insanlarının yapacağı ve kucuk ayrıntılara odaklanan calışmaların bir işe yaramayacağının duşunulduğunu soyluyor. Kendi calışması nedeniyle bilimin perspektifini değiştirmeyeceğini savunan bu genc mezun, Cajal'a gore tevazu kılığında tembelliği savunuyor.
Cajal, bu yanlış algının telkinlerle gorev ve sadakatin durtuleri arasındaki savaşta yer alan genc araştırmacı tarafından yok edilmesi gerektiğini savunuyor. Akıl hocalarının gozune girmek isteyen yeni gozlemcinin daha ilk adımda kendisinden once gelenlerin bircok şeyi yaptığını fark etmesinin şok edici olduğuna değinen İspanyol bilim insanı, bununla birlikte sahneye erken cıkmanın da başka problemleri cozmemizin onune gecebileceğini hatırlatıyor.
[h=2]Temel problemler hÂl cozulmuş değil:[/h]
Yine de Ronesans'ta olduğu gibi peş peşe buyuk bilimsel gelişmelerin yaşandığı donemler yaşandığını da belirten Cajal, Ronesans'ta yaşayan bilim insanlarının Antik Yunan'daki bilimcilerin bilimsel alanları tuketmekten cok, daha ilk adımları attıklarını fark ettiklerinin altını ciziyor.
Gunumuzde bilimin, daha oncesinde yok edilmesinin mumkun olmadığı duşunulen bilimsel teorilerin enkazının ustunde yukseldiğini hatırlatan Cajal, bilimin bazı dallarının olgun gorunebileceğini ancak bunun başka dalların hÂl olgunlaşmadığının işareti olduğunu vurguluyor. Biyoloji alanında son yuzyılda muazzam boyutlarda calışmalar yapılmasına rağmen disiplinin en temel problemleri hÂl cozulmedi: hayatın kokeni, kalıtım ve gelişim, hucrenin kimyasal ve yapısal bileşimi ve dahası...
Cajal, genel olarak bakıldığında, insanların problemleri değil problemlerin insanları tukettiğini soylemenin adil olacağını duşunuyor. Bilgilerimizin boluk porcuk olduğuna dikkat ceken Cajal, tamamen keşfedilmiş alanlarda dahi beklenmedik bulguların ortaya cıkabileceğini soyluyor. İspanyol bilim insanı, kendi doneminde ışık ve ısının hÂl gizem barındırdığına inanılmadığını ancak bu durumun değiştiğini kaydediyor.
[h=2]Bilim, ebedi bir yaratıcı surectir:[/h]
Geoffroy Saint-Hilaire "Sonsuzluk, her zaman bizden ondedir" derken Carnoy "Bilim, ebedi bir yaratıcı surectir" sozlerini sarf ediyordu. İncir cekirdeğini doldurmadığı duşunulen gozlemlerin buyuk bilimsel buluşlara yol actığını hatırlatan Cajal, bilimin surekli değişen karakteri nedeniyle bugun ayrıntı olarak gorunen bir şeyin yarının biliminde temel hÂline gelebileceğini soyluyor.
Cajal'a gore neyin onemli ve neyin onemsiz olduğuna dair duşuncelerimiz hatalı bir bilgeliğe dayanıyor cunku doğada ust ya da ast bulunmuyor. Bircok bilimsel dehanın dahi bilimsel sezgilerin değerini anlamakta gucluk cektiğini belirten Cajal, antik cağlarda veya Ronesans'ta yazılıp da dikkat cekmeyen şeylerin şimdiki bilimsel gelişmelerin tohumlarını barındırdığının altını ciziyor.
Sonuc olarak Cajal'a gore problemin kucuğu olmaz. Kucuk gorunen problemler, aslında anlaşılmayan buyuk problemlerdir. Hic kimse bugun keşfedilen kucuk ayrıntıların gelecekteki onemini tahmin edemez.
Nobel Odullu Bilim İnsanı: 'En Onemli Bilimsel Problemler Henuz Cozulmedi'
Bilim ve Teknoloji0 Mesaj
●28 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Teknoloji Forumları
- Bilim ve Teknoloji
- Nobel Odullu Bilim İnsanı: 'En Onemli Bilimsel Problemler Henuz Cozulmedi'