Milyonların yaşadığı İstanbul’da yoğun iş temposundan oturu şehirden zevk alan kac kişi var? Ancak İstanbul’dan keyif almak o kadar kolay olmasına rağmen evlerinden cıkmayan, kendilerini televizyona sıkıştırıp yeni heyecanlar aramayan milyonlar icin ilham olabilecek 5 İstanbul tavsiyesi sizlerle…

1- Balat’ta antik eşya mezatına katılın
Genellikle 10 liradan başlayan fiyatlarla yaşanmışlık meraklılarına satışa sunulan birbirinden farklı binlerce eşya her pazar mezatlarda yeni sahiplerine kavuşuyor. Bir dukkÂnda bitip obur dukkÂnda başlayan, pazar gunleri Balat sokaklarını heyecanlandıran bu mezatlarda yeni eşyalar alabileceğiniz gibi siz de eski eşyalarınızı satışa sunabilirsiniz.





2- Yaşayan roman; okunası İstanbul
Konusu İstanbul olmasa da İstanbul’da gecen bir romanı okuyun. Kitabınızı bitirdikten sonra ister sevdiğiniz roman karakterini “Belki bulurum” heyecanıyla bahsi gecen semt ve mekÂnlara gidin. Dileyen okurlar da sevmediği karakterleri takip edebilir tabi! Ya da bunun film versiyonunu da yapabilirsiniz. Dileyenler kitabı bitirmeden de bu gezilere cıkabilir. Kendinizi roman karakterlerinin yerine koyarak sonraki sayfalarda neler olacağını duşunebilirsiniz.



3- Turistlerle vakit gecirin!
Bir gezgin, turizmci ve hepsinden ote bir meraklı olarak yaşadığım şehrin turistleriyle muhabbet etmeyi cok severim. Ozellikle bu muhabbetler saatler suruyorsa insanda sanki gunubirlik yurt dışına cıkmış hissi de uyandırıyor. “İstanbul’da turisti nereden bulacağım, hadi buldum nasıl muhabbet edeceğim?” diyorsanız eğer ben size taktiğimi soyleyeyim. Elindeki haritaya ciddi ciddi bakan gorunuşu sizden epey farklı insanlar goruyorsanız gidin onlara yardım edebileceğinizi sorun ve nereye gitmek istediğini oğrenin… Verdiğiniz tavsiyelerden sonra mutlaka arkadaş olursunuz. Ya da oturduğunuz yerden arkadaş olmak istiyorsanız Corlulu Ali Paşa Medresesi gibi insanların birbirine cok yakın oturup cay kahve ictiği bir yerde turistlerle tanışıp bu şehri tekrardan gezebilirsiniz.



4- Yeni tatlar, hoş mudavimlikler
Yaşadığınız şehirde hem turist olmayı hem de şehre sahip olmayı deneyin. Yeni tatlar keşfetmek icin yeni acılan veya daha hic gitmediğiniz yerlere şans verin. Size ilham olacaktır. Ancak tadını bildiğiniz, calışanlarını tanıdığınız eski restoranlara uğrayıp şehrin kulturunu de ayakta tutabilirsiniz. Hem Pandeli, Yanyalı Fehmi, Filibe Koftecisi ve Baylan Pastanesi gibi şehrin eskileri de yok olmasın…



5- İstanbul’a tepelerden bakın
Geniş caddelerin dar kaldırımlarında, dolu metrobuslerde başımız yere ya da pek de ilgilenmediğimiz telefonlara bakarken omrumuz gecip gidiyor. Farklı duşunebilmek icin, hayata fark katmak icin İstanbul’a farklı bir yerden bakmak gerek değil mi? Her ne kadar carpık kentleşmeyle yuz yuze kalacak olsak da bu şehre yuksekten bakmak insanda hoş bir his uyandırıyor. Butceye gore bircok seceneği de var. İster 15 dakikalık bir helikopter turu, ister Saphire’in seyir terası ister de Yahya Kemal Beyatlı’nın baktığı guzel tepe Mihrabat Korusu’ndan da seyre dalabilirsiniz.



Kaynak

__________________