Hatırlıyor muyuz acaba? En son ne zaman Allah icin, Allah yolundaki dertler icin, sevincler icin gozumuzden bir damla yaş aktı? Dunyalık en ufak meseleler icin bile gozunden yaş akabilen 'duygusal' insanlar olarak neden dini konularda 'gozyaşlarımızı' kurutuyoruz?

Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed (a.s.m) yaşantısında bir cok defa gozyaşının ehemmiyetinden bahsetmiştir. İslam ve İhsan sitesi editorleri tarafından derlenen hadis-i şeriflerin bazıları şu şekilde:

SAĞILMIŞ SUT MEMEYE DONMEDİKCE CEHENNEME GİREMEZ

- Ebu Hureyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine gore Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şoyle buyurdu:
“Allah korkusuyla gozyaşı doken kişi, sağılmış sut memeye donmedikce cehenneme girmez.” (Tirmizi, Zuhd, 9)

- “Sinek başı kadar bile olsa gozunden Allah korkusuyla yaş cıkan ve bu yaşı yanaklarına değecek kadar akan hicbir mu’min yoktur ki Allah onu ateşe haram etmesin!” (İbn-i Mace, Zuhd, 19)

- Ebu Umame Suday İbni Aclan el-Bahili radıyallahu anh’den rivayet edildiğine gore Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şoyle buyurdu:

“Allah katında hicbir şey, iki damla ve iki izden daha sevimli değildir: Allah korkusuyla akıtılan gozyaşı damlası ve Allah yolunda dokulen kan damlası. İki iz ise, Allah yolunda carpışırken alınan yara izi ve Allah’ın emrettiği farzlardan birini yerine getirmekten kalan kulluk izidir.” (Tirmizi, Fezailu’l-cihad 26)

- İbni Omer radıyallahu anhuma’dan rivayet edildiğine gore Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şoyle buyurdu:

“Yedi kimseyi Allah Teala kendi golgesinden başka golge bulunmayan kıyamet gununde, golgesinde barındıracaktır. Bunlar: Adaletli devlet reisi, Rabbine ibadet ederek yetişen genc, gonlu mescidlere bağlı kimse, birbirlerini Allah rızası icin seven ve buluşmaları da ayrılmaları da bu sevgiye dayalı olan iki şahıs, itibarlı ve guzel bir kadın kendisiyle beraber olmak isteyince ‘Ben Allah’tan korkarım’diyerek buna yanaşmayan erkek, sağ elinin verdiğini sol eli bilmeyecek kadar gizli sadaka veren adam, tenhada Allah’ı anıp gozyaşı doken kişidir.” (Buhari, Ezan 36,)

- İbni Omer radıyallahu anhuma’dan rivayet edildiğine gore:

Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem, yanında Abdurrahman İbni Avf, Sa’d İbni Ebu Vakkas ve Abdullah İbni Mes’ud Allah onlardan razı olsun bulunduğu halde Sa’d İbni Ubade’yi ziyaret etti. Durumunu gorunce Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem ağladı. Onun ağladığını goren sahabiler de ağlamaya başladılar. Bunun uzerine Hz. Peygamber: –

“Bilmez misiniz, gercekten Allah, gozyaşı ve kalbin elemi sebebiyle kişiye azap etmez. Fakat –dilini işaret ederek– bunun yuzunden azap eder veya bağışlar” buyurdu. (Buhari, Cenaiz 44)

__________________