“Ebu Leheb’in elleri kurusun, kurudu da… Ne malı ne de kazandığı ona fayda vermedi. O, alevli bir ateşe girecektir. Karısı da odun hamalı olarak onunla beraber girecektir. Boynunda da hurma lifinden bir ip olacaktır.” (Tebbet 1-5)

Asıl adı Abduluzza’dır. Kur’an ona “Alevli ateşin babası” manasında “Ebu Leheb” ismini takar.

Ebu Le*heb’in ka*rı*sı ise Um*mu Ce*mil’dir. Ummu Cemil her gece pıtrakları, dikenleri ve dikenli ağac dallarını toplayıp buyuk demet yapar, boynuna bağlar, geceleyin ayağına batsın, yaralar acsın diye Peygamberimiz (s.a.v.)’in gececeği yollara atar ve sacardı.

Bizler bu iki şahsın Muslumanlara yapmış oldukları eziyet ve zulumleri ilgili kitaplara havale ediyor ve sadece, bu surenin gaybdan vermiş olduğu haberi ve bu haberin doğru cıkmasını tahlil etmek istiyoruz.

Tebbet suresi, Ebu Leheb ve eşinin kufur uzere oleceğini haber vermektedir.
Ve haber verdiği gibi de cıkmıştır.

Bu, gaybdan haber vermektir. Gaybı ve geleceği bir beşerin kendi kendine bilmesi ve birilerinin akıbetinin ne olacağını bildirmesi mumkun değildir. Madem mumkun değildir, o halde diyebiliriz ki, gaybdan haber veren Kur’an Allah’ın kelamıdır ve O’nun sozudur.

Şimdi bu delil uzerinde biraz daha derinlemesine tahlil yapalım:

Kur’an, Ebu Leheb ve eşinin kafir olarak oleceğini ve Cehenneme gideceğini bizlere haber veriyor. Kur’an’ın Allah’ın kitabı olduğunu kabul etmeyen ve bunu inkar eden kimse, şu sorularımıza nasıl cevap verebilir:

1- Ebu Leheb, Tebbet suresi indikten tam 7 yıl sonra olmuştur. Yani Tebbet suresinin ayetleri, Ebu Leheb hasta yatağında olumu beklerken gelmemiş, bilakis tam 7 yıl sonraki akıbetini bildirmiştir. Ebu Leheb’in kufur uzere oleceğini -Haşa, eğer bu kitap Allah’ın kitabı değilse bir beşer kendi başıyla nasıl bilmiştir?

2- İslam’ın başlangıcında İslam’ın bircok duşmanları vardı ki, zamanın gecmesiyle her biri teker teker İslam’a girmiş ve Peygamberimize biat etmiştir. Hatta bunların icinde Muslumanlarla savaşan Halid bin Velid, Ebu Sufyan, Amr İbn As gibi zatlar da vardır. Hatta bunların icinde Hz. Hamza’yı şehit eden Hz. Vahşi ve Hz. Hamza’nın kalbini soken Hz. Hind de bulunuyordu.

Butun bu kişiler daha sonra tovbe etmişler ve “Sahabe” ve “Hazret” unvanına layık olmuşlardır. Bu kişiler gibi Ebu Leheb’in ve eşinin de tovbe etmesi mumkundu ve son derece de doğaldı. Ancak Kur’an’ın lisanıyla, onların tovbe etmeyeceği ve kafir olarak oleceği ilan edildi. Acaba Hz. Muhammed (s.a.v) Allah’ın peygamberi ve Kur’an da Allah’ın kitabı değilse, Ebu Leheb’in ve eşinin kafir olarak oleceği nasıl bilindi?

3- Akıllı bir insan kendisini yalancı durumuna duşurecek konularda iddiada bulunmaz. Hele yalanını ortaya cıkaracak tarzda gayba ait hicbir şey soylemez. Şimdi şunu bir duşunun: Kur’an, “Ebu Leheb ve eşi kafir olarak olecek” diyor.

Eğer Ebu Leheb veya eşi: “Ben Musluman oldum, tovbe ettim.” deseydi, Kur’an’ın mezkur haberi doğru cıkmamış olacaktı ki, bu da Kur’an’ın davasının iptali anlamına gelirdi. Hatta eğer Ebu Leheb veya karısı, yalandan da olsa, munafıklık yaparak “Biz Musluman olduk” deselerdi, Kur’an’ın ve Peygamber Efendimizin doğruluğu birden yok olacaktı.

Oyle ya, Kur’an “kafir olarak olecek” diyor, o kişi ise “ben Musluman oldum” diyor. O zaman Kur’an’ın bu gaybi haberini ne ile izah edeceksiniz. İşte durum bu kadar ciddi iken, Kur’an Ebu Leheb ve eşinin kufur uzere oleceğini haber veriyor ve haber verdiği gibi tam 7 sene sonra Ebu Leheb kufur uzere oluyor.

Eğer Kur’an Allah’ın kelamı olmayıp -haşa- bir beşerin duzmecesi olsaydı, hic o beşer yalanını ortaya cıkaracak boyle bir iddiada bulunur muydu? Siz olsanız bulunur musunuz? Elbette hayır! O halde bu haberi ve bu haberin doğru cıkmasını, Kur’an’ın Allah’ın kelamı olmasından başka ne ile izah edebilirsiniz?

Evet, Kur’an “Kafir olarak olecek” diyor ve 7 sene sonra kafir olarak oluyor. Butun duşmanlığına rağmen, ayet-i kerimeyi yalan cıkarmak icin munafıklık yaparak “İman ettim” bile diyemiyor. İman kelimesini yalandan da olsa telaffuz edemiyor.
Bunu bilmek, ancak ve ancak zamandan munezzeh olup, butun zaman ve mekanları aynı anda bilmek ile mumkundur ki, bu sıfat da Allah-u Teala’dan başkasında bulunmaz.

İşte, Kur’an’ın Ebu Leheb ve eşinin kufur uzere oleceğini haber vermesi ve tam haber verdiği gibi vukua gelmesini delil gostererek deriz ki, Kur’an, gaybları en iyi bilen Allah’ın kelamıdır ve O’nun sozudur. Kur’an’ın gaybi haberleri bu hukumden başka hicbir şeyle izah edilemez.
__________________