Kuran´da Melekler
Şuphesiz o (Kuran), ustun onur sahibi bir elcinin gercekten (Allah´tan getirdiği) sozudur; (Tekvir Suresi, 19)
Dereceleri yukselten Arş´ın sahibi (Allah), ´toplanma ve buluşma´ gunu ile uyarıp-korkutmak icin, kendi emrinden olan ruhu kullarından dilediğine indirir. (Mumin Suresi, 15)
Ona (bu Kuran´ı) ustun (oldukca cetin) bir guc sahibi (Cebrail) oğretmiştir. (Ki O,) Gorunumuyle carpıcı bir guzelliğe sahiptir. Hemen doğruldu. (Necm Suresi, 5-6)
Sonra onlardan yana (kendini gizleyen) bir perde cekmişti. Boylece ona ruhumuz (Cibril´i) gondermiştik, o da, duzgun bir beşer kılığında gorunmuştu. Demişti ki: "Gercekten ben, senden Rahman (olan Allah)a sığınırım. Eğer takva sahibiysen (bana yaklaşma)." Demişti ki: "Ben, yalnızca Rabbinden (gelen) bir elciyim; sana tertemiz bir erkek cocuk armağan etmek icin (buradayım)." O: "Benim nasıl bir erkek cocuğum olabilir? Bana hicbir beşer dokunmamışken ve ben azgın, utanmaz (bir kadın) değilken" dedi. "İşte boyle" dedi. "Rabbin, dedi ki: ´Bu Benim icin kolaydır. Onu insanlara bir ayet ve Bizden bir rahmet kılmak icin (bu cocuk olacaktır)´." Ve iş de olup bitmişti. (Meryem Suresi, 17-21)
Carpıcı Bir Guzelliğe Sahip Olması
Ona (bu Kur´an´ı) ustun (oldukca cetin) bir guc sahibi (Cebrail) oğretmiştir. (Ki O,) Gorunumuyle carpıcı bir guzelliğe sahiptir. Hemen doğruldu. (Necm Suresi, 5-6)
Hz. Muhammed´in Cebrail´i Gormesi
Andolsun, onu bir de diğer inişte gormuştu. Sidretu´l-Munteha´nın yanında. Ki Cennetu´l-Me´va onun yanındadır. Sidreyi orten ortmekte iken, Goz kayıp-şaşmadı ve (sınırı) aşmadı. Andolsun, o, Rabbinin en buyuk ayetlerinden olanı gordu. (Necm Suresi, 13-18)
Cebrail´in Ufukta Gorulmesi
Andolsun o (Peygamber), onu apacık bir ufukta gormuştur. (Tekvir Suresi, 23)
Cebrail´in Hz. Meryem´e Duzgun Bir Beşer Kılığında Gonderilmesi
Sonra onlardan yana (kendini gizleyen) bir perde cekmişti. Boylece ona ruhumuz (Cibril´i) gondermiştik, o da, duzgun bir beşer kılığında gorunmuştu. Demişti ki: "Gercekten ben, senden Rahman (olan Allah)a sığınırım. Eğer takva sahibiysen (bana yaklaşma)." Demişti ki: "Ben, yalnızca Rabbinden (gelen) bir elciyim; sana tertemiz bir erkek cocuk armağan etmek icin (buradayım)." (Meryem Suresi, 17-19)
GOZETLEYİCİ VE YAZICI İKİ MELEĞİN HER İNSANIN YANIBAŞINDA OLMASI
Andolsun, insanı biz yarattık ve nefsinin ona ne vesveseler vermekte olduğunu biliriz. Biz ona şahdamarından daha yakınız. Onun sağında ve solunda oturan iki yazıcı kaydederlerken O, soz olarak (herhangi bir şey) soylemeyiversin, mutlaka yanında hazır bir gozetleyici vardır. (Kaf Suresi, 16-18)
İKİŞER UCER VE DORDER KANATLI ELCİ MELEKLER
Hamd, gokleri ve yeri yaratan, ikişer, ucer ve dorder kanatlı melekleri elciler kılan Allah´ındır; O, yaratmada dilediğini arttırır. Şuphesiz Allah, herşeye guc yetirendir. (Fatır Suresi,1)
Cehennemin Sert ve Guclu Melekleri
Ey iman edenler, kendinizi ve yakınlarınızı ateşten koruyun ki onun yakıtı insanlar ve taşlardır; uzerinde oldukca sert, guclu melekler vardır. Allah kendilerine neyi emretmişse ona isyan etmezler ve emredildiklerini yerine getirirler. (Tahrim Suresi, 6)
ALLAH´IN MAK----- SURESİ ELLİ BİN YIL OLAN BİR GUNDE CIKMALARI[/B]
Melekler ve Ruh (Cebrail), ona, suresi elli bin yıl olan bir gunde cıkabilmektedir. (Mearic Suresi, 4)
MELEKLERİN ŞAHİTLİĞİ
O gun, onların hepsini birarada toplayacak (haşredecek), sonra meleklere diyecek ki: "Size tapanlar bunlar mıydı?" (Melekler) Derler ki: "Sen yucesin, bizim velimiz sensin, onlar değil. Hayır, onlar cinlere tapıyordu ve coğu onlara iman etmişlerdi." (Sebe Suresi, 40-41)
Fakat Allah, sana indirdiğiyle şahidlik eder ki, O, bunu kendi ilmiyle indirmiştir. Melekler de şahittirler. Şahid olarak Allah yeter. (Nisa Suresi, 166)
Allah, gercekten kendisinden başka ilah olmadığına şahitlik etti; melekler ve ilim sahipleri de O´ndan başka ilah olmadığına adaletle şahitlik ettiler. Aziz ve Hakim olan O´ndan başka ilah yoktur. (Al-i İmran Suresi, 18)
YAKINLAŞTIRILMIŞ MELEKLERİN ALLAH´A KULLUĞU
Mesih ve yakınlaştırılmış (yuksek derece sahibi) melekler, Allah´a kul olmaktan kesinlikle cekimser kalmazlar. Kim O´na ibadet etmeye ´karşı cekimser´ davranırsa ve buyuklenme gosterirse (bilmeli ki,) onların tumunu huzurunda toplayacaktır. (Nisa Suresi, 172)
ARŞIN ETRAFINI CEVRELEYEN MELEKLER
Melekleri de arşın etrafını cevirmişler olarak Rablerini hamd ile tesbih ettiklerini gorursun. Aralarında hak ile hukum verilmiştir ve: "Alemlerin Rabbine hamdolsun" denilmiştir. (Zumer Suresi, 75)
SAFLAR HALİNDE DİZİLEN VE TESBİH EDEN MELEKLER
(Melekler der ki: ) "Bizden her birimiz icin belli bir makam vardır." "Biziz, o saflar halinde dizilmiş olanlar, gercekten biziz." "Biziz, o tesbih edenler de, gercekten biziz." (Saffat Suresi, 164-166)
Gok gurultusu O´nu hamd ile, melekler de O´na olan korkularından tesbih ederler.. O, yıldırımları gonderip bununla dilediğine carpar; onlar ise Allah hakkında cekişip-tartışırlar. O, gucu (ve cezası) pek cetin olandır. (Rad Suresi, 13)
Gokler, neredeyse ustlerinden catlayıp-parcalanacaklar; melekler de Rablerini hamd ile tesbih ederler ve yerde olanlara mağfiret dilerler. Haberiniz olsun; gercekten Allah, bağışlayan ve esirgeyen O´dur. (Şura Suresi, 5)
HZ. ADEM´E SECDE EDEN MELEKLER
Hani Rabbin, Meleklere: "Muhakkak ben, yeryuzunde bir halife var edeceğim" demişti. Onlar da: "Biz seni şukrunle yuceltir ve (surekli) takdis ederken, orada bozgunculuk cıkaracak ve kanlar akıtacak birini mi var edeceksin?" dediler. (Allah: ) "Şuphesiz sizin bilmediğinizi ben bilirim" dedi. Ve Adem´e isimlerin hepsini oğretti. Sonra onları meleklere yoneltip: "Eğer doğru sozluyseniz, bunları bana isimleriyle haber verin" dedi. Dediler ki: "Sen yucesin, bize oğrettiğinden başka bizim hicbir bilgimiz yok. Gercekten sen, herşeyi bilen, hukum ve hikmet sahibi olansın." (Allah: ) "Ey Adem, bunları onlara isimleriyle haber ver" dedi. O, bunları onlara isimleriyle haber verince de dedi ki: "Size demedim mi, goklerin ve yerin gaybını gercekten ben bilirim, gizli tuttuklarınızı ve acığa vurduklarınızı da ben bilirim." Ve meleklere: "Adem´e secde edin" dedik. İblis haric (hepsi) secde ettiler. O ise, diretti ve kibirlendi, (boylece) kafirlerden oldu. (Bakara Suresi, 30-34)
MELEKLERİN RABLERİNDEN KORKMALARI VE EMROLUNDUKLARI ŞEYİ YAPMALARI
Goklerde ve yerde olan ne varsa, canlılar ve melekler Allah´a secde ederler ve onlar buyukluk taslamazlar. Ustlerinden (her an bir azab gondermeye kadir olan) Rablerinden korkarlar ve emrolundukları şeyi yaparlar. (Nahl Suresi, 49-50)
DİZİ DİZİ DURAN MELEKLER
Rabbin (in buyruğu) geldiği ve melekler dizi dizi durduğu zaman; (Fecr Suresi, 22)
İNANANLARIN KARANLIKLARDAN NURA CIKMALARI İCİN DUA ETMELERİ
Ey iman edenler, Allah´ı cokca zikredin. Ve O´nu sabah ve akşam tesbih edin. O´dur ki, sizi karanlıklardan nura cıkarmak icin size rahmet etmekte; melekleri de (size dua etmektedir). O, mu´minleri cok esirgeyicidir. (Ahzab Suresi, 41-43)
MELEKLERİN PEYGAMBERE SALAT ETMELERİ
Şuphesiz, Allah ve melekleri Peygambere salat ederler. Ey iman edenler, siz de ona salat edin ve tam bir teslimiyetle ona selam verin. (Ahzab Suresi, 56)
İMAN EDENLERİN UZERİNE MELEKLERİN İNMESİ VE ONLARI MUJDELEMESİ
Şuphesiz: "Bizim Rabbimiz Allah´tır" deyip sonra dosdoğru bir istikamet tutturanlar (yok mu); onların uzerine melekler iner (ve der ki: ) "Korkmayın ve huzne kapılmayın, size vadolunan cennetle sevinin." "Biz, dunya hayatında da, ahirette de sizin velileriniziz. Orda nefislerinizin arzuladığı herşey sizindir ve istediğiniz herşey de sizindir." "Cok bağışlayan, cok esirgeyen (Allah)tan bir ağırlanma olarak." (Fussilet Suresi, 30-32)
ALLAH´IN İNANANLARA MELEKLERLE YARDIMI
Siz Rabbinizden yardım taleb ediyordunuz, O da: "Şuphesiz ben size birbiri ardınca bin melek ile yardım ediciyim" diye cevap vermişti. Allah, bunu, yalnızca bir mujde ve kalblerinizin tatmin bulması icin yapmıştı; (yoksa) Allah´ın katından başkasında nusret (zafer ve yardım) yoktur. Hic şuphesiz Allah ustun ve guclu olandır, hukum ve hikmet sahibidir. (Enfal Suresi, 9-10)
Andolsun, siz gucsuz iken Allah size Bedir´de yardımıyla zafer verdi. Şu halde Allah´tan sakının, O´na şukredebilesiniz. Sen mu´minlere: "Rabbinizin size meleklerden indirilmiş uc bin kişiyle yardım-iletmesi size yetmez mi?" diyordun. Evet, eğer sabrederseniz, sakınırsanız ve onlar da aniden ustunuze cullanıverirlerse, Rabbiniz size meleklerden nişanlı beş bin kişiyle yardım ulaştıracaktır. Allah bunu (yardımı) size ancak bir mujde olsun ve kalpleriniz bununla tatmin bulsun diye yaptı. ´Yardım ve zafer´ (nusret) ancak ustun ve guclu, hukum ve hikmet sahibi olan Allah´ın katındandır. (Ki bununla) İnkar edenlerin onde gelenlerinden bir kısmını kessin (helak etsin) ya da ´umutları suya duşmuşler olarak onları´ tepesi aşağı getirsin de geri donup gitsinler.´ (Al-i İmran Suresi, 123-127)
Ey iman edenler, Allah´ın uzerinizdeki nimetini hatırlayın. Hani size ordular gelmişti; boylece biz de onların uzerine, bir ruzgar ve sizin gormediğiniz ordular gondermiştik. Allah, yaptıklarınızı gorendir. (Ahzab Suresi, 9)
MELEKLERİN KADİR GECESİ RABLERİNİN İZNİYLE YERYUZUNE İNMELERİ
Gercek şu ki, Biz onu kadir gecesinde indirdik. Kadir gecesinin ne olduğunu sana bildiren nedir? Kadir gecesi, bin aydan daha hayırlıdır. Melekler ve ruh, onda Rablerinin izniyle her bir iş icin inerler. Fecrin cıkışına kadar bir esenliktir (selamdır) o. (Kadir Suresi, 1-5)
İNKAR EDENLERE LANET ETMELERİ
Şuphesiz, inkar edip kafir olarak olenler, Allah´ın, meleklerin ve butun insanların laneti bunların uzerinedir. (Bakara Suresi, 161)
MELEKLERİN İKRAMA LAYIK GORULMUŞ KULLAR OLMALARI
"Rahman (olan Allah) cocuk edindi" dediler. O, (bu yakıştırmadan) yucedir. Hayır, onlar (melekler) ikrama layık gorulmuş kullardır. Onlar sozle (bile olsa) O´nun onune gecmezler ve onlar O´nun emriyle yapıp-etmektedirler. O, onlerindekini ve arkalarındakini bilir; onlar şefaat etmezler (kendisinden) hoşnut olunandan başka. Ve onlar, O´nun haşmetinden icleri titremekte olanlardır. Onlardan her kim: "Gercekten ben, O´nun dışında bir ilahım" diyecek olsa, bu durumda biz onu cehennemle cezalandırırız. Zalimleri biz boyle cezalandırırız. (Enbiya Suresi, 26-29)
HZ. İBRAHİM´E GELEN MELEKLER
Onlara İbrahim´in konuklarından haber ver. Yanına girdiklerinde "Selam" demişlerdi. O da: "Biz sizden korkmaktayız" demişti. Dediler ki: "Korkma biz sana bilgin bir cocuk mujdelemekteyiz." Dedi ki: "Bana ihtiyarlık gelip-cokmuşken mi mujdeliyorsunuz? Beni ne ile mujdelemektesiniz?" Dediler ki: "Seni gercekle mujdeledik; oyleyse umut kesenlerden olma." Dedi ki: "Sapıklar dışında Rabbinin rahmetinden kim umut keser?" Dedi ki: "Ey elciler, (bunun dışında, diğer) işiniz ne?" "Dediler ki: "Gercekte biz, suclu-gunahkar olan bir topluluğa gonderildik." "Ancak Lut ailesi harictir; biz onların tumunu muhakkak kurtaracağız." "Ama karısını (kurtaracaklarımız) dışında tuttuk, o, geride kalanlardandır." (Hicr Suresi, 51-60)
Andolsun, elcilerimiz İbrahim´e mujde ile geldikleri zaman; "Selam" dediler. O da: "Selam" dedi (ve) hemen gecikmeden kızartılmış bir buzağı getirdi. Ellerinin ona uzanmadığını gorunce (İbrahim durumdan) hoşlanmadı ve icine bir tur korku duştu. Dediler ki: "Korkma. Biz Lut kavmine gonderildik." Karısı ayaktaydı, bunun uzerine guldu. Biz ona İshak´ı, İshak´ın arkasından da Yakub´u mujdeledik. "Vay bana" dedi (kadın). "Ben kocamış bir kadın iken ve şu kocam da bir ihtiyar iken doğuracak mıyım? Gercekten bu, şaşırtıcı birşey!.." Dediler ki: "Allah´ın emrine mi şaşıyorsun? Allah´ın rahmeti ve bereketleri sizin uzerinizdedir, ey ev halkı şuphesiz O, ovulmeye layık olandır, Mecid´tir." (Hud Suresi, 69-73)
HZ. LUT´A GELEN MELEKLER
Boylelikle elciler Lut ailesine geldiklerinde, (Lut) Dedi ki: "Sizler gercekten tanınmamış bir topluluksunuz." "Hayır" dediler. "Biz sana, onların hakkında kuşkuya kapıldıkları şeyle geldik." "Sana gerceği getirdik, biz şuphesiz doğru soyleyenleriz." "Hemen aileni gecenin bir bolumunde yola cıkar, sen de onların ardından git ve sizden hic kimse arkasına bakmasın; emrolunduğunuz yere gidin." (Hicr Suresi, 61-65)
Elcilerimiz Lut´a geldikleri zaman o, bunlar dolayısıyla kotuleşti ve ici daraldı. Dediler ki: "Korkuya duşme ve huzne kapılma. Karın dışında, seni ve aileni muhakak kurtaracağız. O ise, arkada kalacaktır." "Şuphesiz biz, fasıklık yapmalarından dolayı, bu ulke halkının ustune gokten iğrenc bir azap indireceğiz." (Ankebut Suresi, 33-34)
Elcilerimiz Lut´a geldiği zaman, onlardan dolayı kaygılandı, goğsunu bir sıkıntı bastı ve: Bu, zorlu bir gun" dedi. (Hud Suresi, 77)
HZ. ZEKERİYA´YA GELEN MELEKLER
O mihrapta namaz kılarken, melekler ona seslendi: "Allah, sana Yahya´yı mujdeler. O, Allah´tan olan bir kelimeyi (İsa´yı) doğrulayan, efendi, iffetli ve salihlerden bir Peygamberdir." Dedi ki: "Rabbim, bana gercekten ihtiyarlık ulaşmışken ve karım da kısırken nasıl bir oğlum olabilir?" "Boyledir" dedi, "Allah dilediğini yapar." (Zekeriya) "Rabbim, bana bir alamet (ayet) ver." dedi. "Sana alamet, işaretleşme dışında, insanlarla uc gun konuşmamandır. Rabbini cokca zikret ve akşam sabah O´nu tesbih et." dedi. (Al-i İmran Suresi, 39-41)
(Allah buyurdu: ) "Ey Zekeriya, şuphesiz Biz seni, adı Yahya olan bir cocukla mujdelemekteyiz; Biz bundan once ona hicbir adaş kılmamışız." Dedi ki: "Rabbim, karım kısır (bir kadın) iken, benim nasıl oğlum olabilir? Ben de yaşlılığın son basamağındayım." (Ona gelen melek: ) "İşte boyle" dedi. "Rabbin dedi ki: - Bu benim icin kolaydır, daha once sen hicbir şey değil iken, seni yaratmıştım." Dedi ki: "Rabbim, bana bir alamet (ayet) ver." Dedi ki: "Senin alametin, sapasağlam iken, uc tam gece insanlarla konuşmamandır." (Meryem Suresi, 7-10)
HZ. MERYEM´E GELEN MELEKLER
Hani melekler: "Meryem, şuphesiz Allah seni secti, seni arındırdı ve alemlerin kadınlarına ustun kıldı," demişti. "Meryem, Rabbine gonulden itaatte bulun, secde et ve ruku edenlerle birlikte ruku et." Bunlar, gayb haberlerindendir; bunları sana vahyediyoruz. Onlardan hangisi Meryem´i sorumluluğuna alacak diye kalemleriyle kur´a atarlarken sen yanlarında değildin; cekişirlerken de yanlarında değildin. Hani Melekler, dediler ki: "Meryem, doğrusu Allah kendinden bir kelimeyi sana mujdelemektedir. Onun adı Meryemoğlu İsa Mesih´tir. O, dunyada ve ahirette ´seckin, onurlu, saygındır´ ve (Allah´a) yakın kılınanlardandır." "Beşikte de, yetişkinliğinde de insanlarla konuşacaktır. Ve O salihlerdendir." "Rabbim, bana bir beşer dokunmamışken, nasıl bir cocuğum olabilir?" dedi. (Fakat) Allah neyi dilerse yaratır. Bir işin olmasına karar verirse, yalnızca ona "ol" der, o da hemen oluverir." (Al-i İmran Suresi, 42-47)
Sonra onlardan yana (kendini gizleyen) bir perde cekmişti. Boylece ona ruhumuz (Cibril´i) gondermiştik, o da, duzgun bir beşer kılığında gorunmuştu. Demişti ki: "Gercekten ben, senden Rahman (olan Allah)a sığınırım. Eğer takva sahibiysen (bana yaklaşma)." Demişti ki: "Ben, yalnızca Rabbinden (gelen) bir elciyim; sana tertemiz bir erkek cocuk armağan etmek icin (buradayım)." O: "Benim nasıl bir erkek cocuğum olabilir? Bana hicbir beşer dokunmamışken ve ben azgın utanmaz (bir kadın) değilken" dedi. "İşte boyle" dedi. "Rabbin, dedi ki: -Bu Benim icin kolaydır. Onu insanlara bir ayet ve Bizden bir rahmet kılmak icin (bu cocuk olacaktır)." Ve iş de olup bitmişti. (Meryem Suresi, 17-21)
OLUM MELEKLERİ
"Onun (insanın) onunden ve arkasından izleyenleri vardır, onu Allah´ın emriyle gozetip-korumaktadırlar. Gercekten Allah, kendi nefis (oz)lerinde olanı değiştirip bozuncaya kadar, bir toplulukta olanı değiştirip-bozmaz. Allah bir topluluğa kotuluk istedi mi, artık onu geri cevirmeye hicbir (bicimde imkan) yoktur; onlar icin O´ndan başka bir veli yoktur." (Rad Suresi, 11)
"Oyleyse melekler, yuzlerine ve arkalarına vura vura canlarını aldıkları zaman nasıl olacak? İşte boyle; cunku gercekten onlar, Allah´ı gazablandıran şeye uydular ve O´nu razı edecek şeyleri cirkin karşıladılar; bundan dolayı (Allah,) amellerini boşa cıkardı" (Muhammed Suresi, 27-28)
Melekler kendi nefislerine zulmedenlerin hayatına son verecekleri zaman derler ki: "Nerde idiniz?" Onlar: "Biz, yeryuzunde zayıf bırakılmışlar (mustaz´aflar) idik." derler. (Melekler de: ) "Hicret etmeniz icin Allah´ın arzı geniş değil miydi?" derler. İşte onların barınma yeri cehennemdir. Ne kotu yataktır o? (Nisa Suresi, 97)
Allah´a karşı yalan uydurup iftira duzenden veya kendisine hicbir şey vahyolunmamışken "Bana da vahy geldi" diyen ve "Allah´ın indirdiğinin bir benzerini de ben indireceğim" diyenden daha zalim kimdir? Sen bu zalimleri, olumun ´şiddetli sarsıntıları´ sırasında meleklerin ellerini uzatarak onlara: "Canlarınızı (bu kıskıvrak yakalanıştan) cıkarın, bugun Allah´a karşı haksız olanı soylediğiniz ve O´nun ayetlerinden buyuklenerek (yuz cevirmeniz) dolayısıyla alcaltıcı bir azapla karşılık goreceksiniz" (dediklerinde) bir gorsen... (Enam Suresi, 93)
Ki melekler, kendi nefislerinin zalimleri olarak onların canlarını aldıklarında, "Biz hicbir kotuluk yapmıyorduk" diye teslim olurlar. Hayır, şuphesiz Allah, sizin neler yaptığınızı bilendir. Oyleyse icinde ebedi kalıcılar olarak cehennemin kapılarından girin. Buyukluk taslayanların konaklama yeri ne kotudur. (Allah´tan) Sakınanlara: "Rabbiniz ne indirdi?" dendiğinde, "Hayır" dediler. Bu dunyada guzel davranışlarda bulunanlara guzellik vardır; ahiret yurdu ise daha hayırlıdır. Takva sahiplerinin yurdu ne guzeldir. Adn cennetleri; ona girerler, onun altından ırmaklar akar, icinde onların her diledikleri şey vardır. İşte Allah, takva sahiplerini boyle odullendirir. Ki melekler, guzellikle canlarını aldıklarında: "Selam size" derler. "Yaptıklarınıza karşılık olmak uzere cennete girin." (Kufre sapanlar) Kendilerine meleklerin gelmesinden veya Rabbinin emrinin gelmesinden başka birşey mi gozluyorlar? Onlardan oncekiler de oyle yapmıştı. Allah onlara zulmetmedi, fakat onlar kendi nefislerine zulmediyorlardı. (Nahl Suresi, 28-33)
YAZICI MELEKLER
"Oysa gercekten sizin uzerinizde koruyucular var, ´şerefli-ustun´ yazıcılar. Her yapmakta olduğunuzu bilirler. (İnfitar Suresi, 10-12)
"Onun (insanın) onunden ve arkasından izleyenleri vardır, onu Allah´ın emriyle gozetip-korumaktadırlar. Gercekten Allah, kendi nefis (oz)lerinde olanı değiştirip bozuncaya kadar, bir toplulukta olanı değiştirip-bozmaz. Allah bir topluluğa kotuluk istedi mi, artık onu geri cevirmeye hicbir (bicimde imkan) yoktur; onlar icin O´ndan başka bir veli yoktur." (Rad Suresi, 11)
ARŞI TAŞIYAN MELEKLER
Gok yarılıp-catlamıştır; artık o gun, ´sarkmış-za´fa uğramıştır.´ Melek(ler) ise, onun cevresi uzerindedir. O gun, Rabbinin arşını onların da ustunde sekiz (melek) taşır. (Hakka Suresi, 16-17)
HARUT VE MARUT
Ve onlar, Suleyman´ın mulku (nubuvveti) hakkında şeytanların anlattıklarına uydular. Suleyman inkar etmedi; ancak şeytanlar inkar etti. Onlar, insanlara sihri ve Babil´deki iki meleğe Harut´a ve Marut´a indirileni oğretiyorlardı. Oysa o ikisi: "Biz, yalnızca bir fitneyiz, sakın inkar etme" demedikce hic kimseye (birşey) oğretmezlerdi. Fakat onlardan erkekle karısının arasını acan şeyi oğreniyorlardı. Oysa onunla Allah´ın izni olmadıkca hic kimseye zarar veremezlerdi. Buna rağmen kendilerine zarar verecek ve yarar sağlamayacak şeyi oğreniyorlardı. Andolsun onlar, bunu satın alanın, ahiretten hicbir payı olmadığını bildiler; kendi nefislerini karşılığında sattıkları şey ne kotu; bir bilselerdi. (Bakara Suresi, 102)
TABUTU TAŞIYAN MELEKLER
Onlara Peygamberleri dedi ki: "Allah size Talut´u (melik olarak) gonderdi." Onlar: "Biz hukumdarlığa, ona gore daha cok hak sahibiyken ve ona bir mal (servet) bolluğu verilmemişken, nasıl bizi (yonetmek uzere) hukumdarlık (mulk) onun olabilir?" dediler. O (şoyle) demişti: "Doğrusu Allah size onu secti ve onun bilgi ve bedenî gucunu arttırdı. Allah, kime dilerse mulkunu verir; Allah (rahmeti ve gucu) geniş olandır, bilendir." Peygamberleri, onlara (şoyle) dedi: "Onun hukumdarlığının belgesi, size Tabut´un gelmesi (olacaktır ki) onda Rabbinizden ´bir guven duygusu ve huzur´ ile Musa ailesinden ve Harun ailesinden artakalanlar var; onu melekler taşır. Eğer inanmışlarsanız, bunda şuphesiz sizin icin bir delil vardır." (Bakara Suresi, 247-248)
KIYAMET GUNUNDE MELEKLER
Goğun bulutlarla parcalanacağı ve meleklerin bir indirilme ile indirileceği gun; işte o gun, gercek mulk, Rahman (olan Allah)ındır. İnkar edenler icin oldukca zorlu bir gundur. (Furkan Suresi, 25-26)
Rabbin(in buyruğu) geldiği ve melekler dizi dizi durduğu zaman; o gun, cehennem de getirilmiştir. İnsan o gun duşunup-hatırlar, ancak (bu) hatırlamadan ona ne fayda? (Fecr Suresi, 22-23)
İşte o gun, vakıa (bir gercek olan kıyamet) artık vuku bulmuş (gercekleşmiş)tur. Gok yarılıp-catlamıştır; artık o gun, ´sarkmış-za´fa uğramıştır.´ Melek(ler) ise, onun cevresi uzerindedir. O gun, Rabbinin arşını onların da ustunde sekiz (melek) taşır. (Hakka Suresi, 15-17)
Ruh ve meleklerin saflar halinde duracakları gun; Rahman´ın kendilerine izin verdikleri dışında olanlar konuşmazlar. (Konuşacak olan da,) Doğruyu soyleyecektir. (Nebe Suresi, 38)
CENNET MELEKLERİ
Ki melekler, guzellikle canlarını aldıklarında: "Selam size" derler. "Yaptıklarınıza karşılık olmak uzere cennete girin." (Nahl Suresi, 32)
Rablerinden korkup-sakınanlar da, cennete boluk boluk sevkedildiler. Sonunda oraya geldikleri zaman, kapıları acıldı ve onlara (cennetin) bekcileri dedi ki: "Selam uzerinizde olsun, hoş ve temiz geldiniz. Ebedi kalıcılar olarak ona girin." (Zumer Suresi, 73)
Onlar, Adn cennetlerine girerler. Babalarından, eşlerinden ve soylarından ´salih davranışlarda´ bulunanlar da (Adn cennetlerine girer). Melekler onlara her bir kapıdan girip (şoyle derler: ) "Sabrettiğinize karşılık selam size. (Dunya) Yurdun(un) sonu ne guzel." (Rad Suresi, 23-24)
CEHENNEM MELEKLERİ (BEKCİLERİ)
Onun uzerinde ondokuz vardır. Biz o ateşin koruyucularını meleklerden başkasını kılmadık. Ve onların sayısını inkar edenler icin yalnızca bir fitne (konusu) yaptık ki, kendilerine kitap verilenler, kesin bir bilgiyle inansın, iman edenlerin de imanları artsın; kendilerine kitap verilenler ve iman edenler (boylece) kuşkuya kapılmasın. Kalplerinde bir hastalık olanlar ile kafirler de şoyle desin: "Allah, bu ornekle neyi anlatmak istedi?" İşte Allah, dilediğini boyle şaşırtıp-saptırır, dilediğini boyle hidayete erdirir. Rabbinin ordularını kendisinden başka (hic kimse) bilmez. Bu ise, beşer (insan) icin yalnızca bir oğuttur. (Muddessir Suresi, 30-31)
Ey iman edenler, kendinizi ve yakınlarınızı ateşten koruyun ki onun yakıtı insanlar ve taşlardır; uzerinde oldukca sert, guclu melekler vardır. Allah kendilerine neyi emretmişse ona isyan etmezler ve emredildiklerini yerine getirirler. (Tahrim Suresi, 6)
Ofkesinin-şiddetinden neredeyse patlayıp parcalanacak. Her bir grup icine atıldığında, bekcileri onlara sorar: "Size bir uyarıcı gelmedi mi?" (Mulk Suresi, 8)
İnkar edenler, cehenneme boluk boluk sevkedildiler. Sonunda oraya geldikleri zaman, kapıları acıldı ve onlara (cehennemin) bekcileri dedi ki: "Size Rabbinizin ayetlerini okuyan ve bugunle karşılaşacağınızı (soyleyip) sizi uyaran elciler gelmedi mi?" Onlar: "Evet." dediler. Ancak azap kelimesi kafirlerin uzerine hak oldu. Dediler ki: "İcinde ebedi kalıcılar olarak cehennemin kapılarından (iceri) girin. Buyukluğe kapılanların konaklama yeri ne kotudur." (Zumer Suresi, 71-72)
(Cehennem bekcisine: ) "Ey Malik (bekci), Rabbin bizim işimizi bitirsin" diye haykırdılar. O: "Gercek şu ki siz, (burada) kalacak kimselersiniz" dedi. "Andolsun, size hakkı getirdik, fakat sizin bir coğunuz hakkı cirkin gorup-tiksinenlerdiniz." (Zuhruf Suresi, 77-78)
-alıntıdır-
__________________
Kuran'da Melekler
Dini Bilgiler0 Mesaj
●41 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Eğitim Forumları
- İslami Bilgiler
- Dini Bilgiler
- Kuran'da Melekler