Brawn Yargılandı ve Asıldı
Spor Haberleri0 Mesaj
●23 Görüntüleme
- ReadBull.net
- TV, Sinema, Sanat ve Spor
- Spor
- Spor Haberleri
- Brawn Yargılandı ve Asıldı
-
17-10-2019, 20:45:28Bu olayı tum F1 kariyerindeki en kotu deneyim olarak adlandırıyor. İşte F1'in perde arkasında yaşananlara en iyi orneklerden biri olan bu olay hakkında bilmedikleriniz... Kabul edin. Bir grand prix hafta sonunda aksiyon dendiği zaman aklınıza her santimetrekaresi 10 bin dolara mal olan o super hızlı araclar ve uzerlerinde aynı derecede pahalı jokeyler geliyordu. Şey... Aslında bu işin sadece yarısıymış. Ve İtalya Grand Prix'sinden onceki Cuma gunune kadar bunu biz de bilmiyorduk. En azından butun o ciddi kural yapıcılığının altında, FIA bir espri yeteneğini gosterdi. Ancak bu biraz kara mizah oldu. Kendileri de biraz acımasız ve tek yanlı olduğunu kabul ettiler. On lastik genişliklerinin olcumu hakkındaki kuralın yeniden değerlendirilmesi hakkında tartışma surerken (Monza'dan itibaren kabul edildi ve geniş lastikli Michelin kullanıcılarının aleyhine oldu), FIA, Cuma gunku basın toplantısı icin şu isimleri bir araya getirdi: Ross Brawn (Ferrari, Bridgestone), Ron Dennis (McLaren, Michelin), Patrick Head (Williams, Michelin) ve Flavio Briatore (Renault, Michelin). Kabul edersiniz ki bu patlamaya hazır bir gruptu. Ozellikle de bu trajikomik oyunu, aralarında F1 Racing'in gercekleri arayan isimlerinin de bulunduğu cok sayıdaki meraklı gazetecinin onunde oynadıkları duşunulunce işler daha da karışık hale geliyordu. Unutmayın ki burada kaybedilebilecek şeyler cok buyuk. 2003 sezonunun bitmesine 3 yarış kalmış ve şampiyonluk yarışı iyice kızışmışken, Ferrari bir anda Michelin kullanan takımların kurallara karşı geldiğini soyleyerek soruşturma başlattı. Belki işin icindeydiler, belki de sadece başlatan taraftılar ama sonucta Ferrari'nin tetiklediği bir araştırma sonucunda FIA Monza'dan itibaren lastik olcumlerinin yarış oncesi değil, yarış sonrası yapılacağını acıkladı. Ve on lastiklerin kullanıldıktan sonra genişleyerek yayılmasının, yine 270 mm'lik limitin icinde olması gerektiğini soyledi. Michelin'in yarışa zaten 269 mm ile başladığı duşunulur ve bir F1 lastiğinin yarışta başına gelen inanılmaz eziyeti hesaba katarsanız, yarış sonunda limitlerin dışına cıkacağını tahmin etmek hic de zor değil. Boylece Michelin 1-2 gun icinde yeni bir lastik yapmak zorunda kaldı ve muhtemelen onemli bir avantajını da kaybetti (Bridgestone hic boyle sorunlar yaşamadı cunku onların lastikleri zaten sadece 255 mm genişliğindeydi). İtalya Grand Prix'si oncesinde bu olay gundemi en fazla meşgul eden konuydu. Macaristan Grand Prix'sinin ardından Bridgestone ve Ferrari tarafından ortaya atılan bu konuda Brawn da en fazla konuşan ve şikayet eden isim olmuştu. O yarışta Michael Schumacher, Fernando Alonso'dan (Renault), ilk F1 zaferine koşan İspanyol pilottan tur yemişti. Brawn adaletsizlikten dem vuruyordu. Şimdi ise yerler değişmiş, Brawn icin bu hareketlerinin bedelini odeme vakti gelmişti. Ve birazdan anlaşılacağı gibi, bu odeme sadece medyaya yapılmayacaktı. Ve iceri girdiler. En onde kendinden emin ama mesafeli duran Dennis yer alıyordu. Kimse ile goz goze gelmemeye dikkat eden Head saatiyle oynayarak yurudu. Briatore daha biraz evvel elini bir elektrik prizine sokmuş gibi gorunuyordu. Brawn biraz sonra oluşacak mahkeme ortamını bozmak icin cok calıştı ama Dennis'in kendisiyle cok isteksiz bir şekilde tokalaşması bunu boşa cıkardı. Sonra herkes sandalyelerine yerleşti. Her zamanki gibi yanlarında en onemli yardımcıları olan basın ilişkileri sorumluları yer alıyordu. Gerektiğinde kalp masajı yapmaktan, konuların doğru ifadesine kadar pek cok şeyden sorumlu onlardır: McLaren'den Ellen Kolby, Williams'dan Silvia Hoffer ve Renault'dan Patrizia Spinelli. Hepsi neşeli gorunuyordu ama Brawn'ın tarafında, Ferrari'nin endişeli gorunen F1 basın sorumlusu Luca Colajanni aynı sakin ozguveni sergilemekte zorluk cekiyordu. Once işleri yumuşatma harekatı başladı. FIA'nın sunucusu, tecrubeli gazeteci ve yayıncı Bob Constanduros her zamanki gibi onun işi birkac rutin soru sorup geriye cekilmekti. Peki lastiklerle ilgili kurallar ne olacak? Biz bu konuyu deşmek istiyorduk, bu konuyu ve Brawn'ın kendisini. Onceleri işler beklendiği gibi gitti. Brawn daha once dikkatle prova edilmiş konuşmasına başladı ve FIA'nın on lastik olcumlerinde yaptığı değişimi savunmaya başladı. Fakat birden senaryoda olmayan bir şey gercekleşti. Head bir anda ayağa kalkıp konuşmayı kesti ve sakince "Madem boyle bir bakış acınız vardı, neden bu konuyu gundeme getirmeden 38 yarış boyunca beklediniz" diye sordu. Sakin tondaki mantıklı yaklaşımın tuzağına duşmeyen Ross yanıtladı: "Patrick anladığım kadarıyla siz bu lastiği bu yıl Monaco'dan beri kullanıyorsunuz." "Tamamen aynı lastik" diye parladı Patrick, "2001 Imola'da kullandığımız bileşenlerden hic bir farkı yok." Artık Brawn'ın siniri gozle gorulebiliyordu: "Renault sizden farklı lastikler kullandı Patrick. F1'de kullanılan cok farklı Michelin'ler var. Biz bu durumun Macaristan oncesinde farkında değildik. Yani bizim bu konuda ozel bir zamanlama yaptığımız iddiası doğru değil. Bu olayların sonucu Macaristan yarışından bir sonraki Carşamba gunu verilen o mektup (FIA uyesi Charlie Whiting'in tum takımlar ve iki lastik şirketine gonderdiği mektup) oldu. Head nefes bile almadan başını salladı ve bıcağı daha da derine batırdı. Bunu oturduğu yerden yapması hic de kolay değildi aslında: "Bence bunun sonucu Macaristan'dan sonraki Salı gunu sen, FIA Başkanı ve yarış direktoru arasında Maranello'da yapılan bir toplantı oldu." İşler iyice kızışıyor oyle değil mi? Constanduros bu sırada toplantıyı sorulara actı. F1 Racing'in yazı işleri muduru Matt Bishop ilk sırayı aldı: "Bir hafta once Autosport'ta şoyle bir acıklamanız vardı: 'Bu, Michelin'in kuralların etrafından dolaşmak icin bir cabasıydı. Şimdi anlaşılıyor ki cok sayıda Michelin kullanan takım uzunca bir suredir kurallara uymayan lastiklerle yarışıyormuş.' Bunu gercekten soylediniz mi ve halen bu sozlerinizin arkasında mısınız?" Bu noktada Ross, Bishop'a buz gibi bir bakış fırlattı. Head yeniden soz aldı. "Ben demek istiyorum ki" diye devam etti, "Gercekten Michelin gibi bir şirketin bilincli olarak kuralların dışında bir lastik urettiğine ve bunu kullandığına inanıyor musunuz? Yani bunun kurallara aykırı olduğunu bilmezler mi? Bunu defalarca kontrol etmezler mi? Şu anda konuştuğumuz konu kuralların yeniden yorumlanması." Brawn bu tartışmaya girmedi. "Neden" diye sordu, "Ferrari ve Bridgestone hicbir zaman 270 mm genişliğe yakın lastikleri kullanmadılar?" Ross daha duz bir ifade kullanamazdı: "Bridgestone kurallara kendi bakış acısından yaklaşmış ve bir sınır tespit ederek oradan hareket etmiş." (Salonda hafif guluşmeler duyuldu.) Bu sozler Dennis'i olaya dahil olmaya itti: "Bu bence herkesi biraz yanlış yonlendiriyor" diyerek lafa girdi, "Yıllarca Bridgestone lastiklerini kullanmış biri olarak (Michelin'den once), bu konuda oldukca deneyimli sayılırım. Biliyorum ki Bridgestone her zaman lastiklerinin performansını en optimum duzeye cıkarmak ister ve her zaman on lastik geometrilerine karşı istikrarlı bir inancları vardır. Nasıl yapılması gerektiğini ve ideal genişliğini bilirler. Bu konuda duşunceleri fazla değişmedi. Ayrıca daha dar bir on lastik, daha iyi bir aerodinamik profil yaratır. Yani bence Ross'un kuralların getirdiği sınırların on lastiğin genişliğini belirlediği yorumu bizleri yanlış yonlendiriyor." "Ben asla boyle demedim ve..." Ross'un lafını keserek, "Olayı fazlasıyla yanlış yonlendirdi" diye ısrar etti Ron, "Bu kurallar nedeniyle yapılmış bir tercih değildi, performans nedeniyle yapılan bir tercihti." Artık Dennis'i durdurmak imkansızdı. Brawn'ın olayları kendine gore yonttuğuna inanıyordu ve işi buyuttu. Zamanı geri cevirerek uzun uzun unlu 'beryllium' yasağını anlattı. Mercedes bu egzotik maddeyi piston ve başka motor parcaları uretmek icin kullanıyordu ama yasaklanmıştı. Daha sonra "milyonlar doktuğumuz vites kutusu" olarak nitelediği cekiş farklılığını gosteren sistemden bahsetti. Ona gore Ferrari, FIA'ya lobi yapıp yasaklanmasını sağlamıştı. Bu uzun konuşmanın temelinde, surekli olarak Ferrari'nin beğenmediği şeyleri değiştirmek icin FIA uzerinde oluşturduğu baskı vardı. "Bence Ross'un diğer takımların paronayak davrandığı şeklindeki bakış acısı biraz acımasız" diye tamamladı sozlerini, "Karar verme pozisyonunda kim olursa olsun, bir kişi, bir heyet veya tum kurum, bu cok zor bir yol. Bence insanlar bu işin ne kadar zor olduğunun farkında değil. Her zaman bir kararın, bir takımın işine yarayıp, diğerlerini zor durumda bırakacağı konusunda endişeler vardır." Ferrari'ye karşı bir toplu saldırı gibi mi gorunuyor? Peki şuna ne dersiniz? Zaman zaman F1 Racing'e de yazı yazan, halen de Sun China Morning Post gazetesinde calışan Matthew Marsh daha sonra Patrick'e, FIA'nın bir kuralı yeniden yorumladığı veya acıklığa kavuşturduğunda hic Ferrari'nin zarar gorduğu bir durum oluştuğunu hatırlayıp hatırlamadığını sordu. Bu sırada Brawn'ın kızgınlığı artık alenen belli oluyordu. Ancak Marsh geri adım atmadı ve iyice kızan Brawn'a donerek soruyu Williams Teknik Direktoru'ne yonelttiğini hatırlatıp sozunu bitirmesine izin vermesini soyledi. Patrick o kadar keyifle gulumsuyordu ki direk bir yanıt vermeden soruyu geciştirmek icten ice kendini cok yaralamış olmalı. "O kadar uzun zamandır F1'in icindeyim ki olup biten her şeyi bir anda bilgisayar gibi hatırlayıp yanıt vermem imkansız" diyerek yarım bir yanıt verdi. Hepimiz nefes almak icin bir an durup en kotusunun gectiğini duşunurken F1 Racing'den Peter Windsor, Ross Brawn'a Kıyamet Gunu sorusunu soruverdi: "Acaba Ferrari Yarışma Yonetmeliği'ndeki 179b numaralı kuralı uygulayacak mıydı? Şu unlu 'gecmişi araştırma hakkı' kuralı. Yani yeni elde edilen bir bilgiye dayanarak geriye donuk olarak sonucların yeniden incelenmesini isteyecek miydi?" Ross fikri esprili olarak geciştirmek istedi. "Boyle dedikodular var" dedi zorla gulumsemeye calışarak, "Ferrari kendi pozisyonunu belirlemedi ve bu tip bir kararı almak beni aşar." Windson ikinci bir soruyu araya sıkıştırdı: "Avusturya'da Cuma gunku ilk olcumde Michael Schumacher'in otomobilinin gerekli ağırlığın altında olmasının sonucu ne oldu?" Brawn sert bir şekilde "Gerekli ağırlığın altında değildik" diye yanıtladı, "Cunku eğer kuralların altında bir ağırlıkta olsaydık, sıralama turlarına katılmamıza izin verilmezdi. Ve biz boyle bir ceza almadık. Sonucta tanım gereği otomobilimiz gerekli ağırlığın altında değildi." Constanduros işin iyice cığrından cıktığını gorup toplantıyı kestiğinde, Ferrari Teknik Direktoru hemen salonu terk etti. İcerde olanlar anında padoktaki tum garajlara ulaştı. Herkes onun her hareketini takip ediyordu. Nasıldı? Hic de iyi sayılmaz. Alan Henry, F1 Racing, Aralık 2003 Onur Aybars TRF1 __________________