
Mu’minler Olum Anında Nasıl Can Verir?
Olum bir YOKLUK değildir, olum ruhun bedenden ayrılmasının adıdır. Yaşadığımız alemden kabir alemine yolculuktur. Ebedi bir hayatın başlangıc anıdır. Ruh, Azrail Aleyhisselam vasıtasıyla "berzah alemi"ne goturulur. Bu alemde goreceğimiz ilk melek Azraildir. O, en kıymetli cevherimiz olan ruhumuzu gonul rahatlığıyla teslim edebileceğimiz guvenilir bir emanetcidir.
Olum anında, ruh, beden hapsinden kurtulur; fakat butun butun cıplak kalmaz. Cunku, "misali bir cesetle" başka bir tabirle "latif bir gılaf" ile kuşatılmıştır.
Dunyada kaldığı surece bedene bağlı olan ruh, olum sebebiyle bir derece serbest kalır. Bedendeyken gormek icin goze, işitmek icin kulağa, duşunmek icin beyne muhtacken, artık bu aletlerin varlığına gerek duymadan gorur, işitir, duşunur ve bilir. Ruyada olduğu gibi?.
İman eden ve guzel işler yapanlar icin, gelecek olan hayatın guzelliği, kendisini daha olum anında belli eder. Onun ruhunu teslim almaya gelenler, onun dostlarından başkası değildir. Şu kadar var ki, o dostları kendisi dunya gozuyle gormemiştir. İşte, olum anı, o mechul dostlarla tanışma vaktidir:
Fussilet Suresi 30. Ayette Rabbimiz bu hadiseyi şoyle anlatır ;
“Rabbimiz Allah’tır” deyip de, sonra dosdoğru olanlara gelince, onların uzerine akın akın melekler iner ve derler ki: “Korkmayın, uzulmeyin, size va’dedilmekte olan Cennetle sevinin! Biz dunya hayatında da ahirette de sizin dostlarınızız. Cok bağışlayan ve cok merhametli olan Allah’tan bir ağırlama olarak, orada canlarınızın cektiği her şey var, istediğiniz her şey orada sizin icin var.”
***
Melekler eceli gelmiş olan mumine guzel surette gorunup rifk ile, yumuşaklıkla muamele ederler. Ve muminin ruhuna: "Cık, ey guzel cesette bulunan doygun ruh. Hamdedici ve Allah'ın rahmetiyle, guzelliklerle mujdelenmiş olarak cık ve Rabbine kavuş." diye hitap ederler. (Şa'rani, Tezkiretu’l-imam, s. 17, Kahire, 1310)
Mumine verilen bu mujde ve meleklerin guzel gorunuşu, kılıcların vuruşundan daha şiddetli olan olum acılarını unutturur ve onu sevince gark eder.
"Kafirlerin ruhlarını şiddetle sokup cıkaranlara , Mu’minlerin ruhlarını yavaş yavaş kolaylıkla cekip alanlara, emrolundukları şeye sur'atle yuzup gidenlere, sonra yarışıp gecenlere, sonra işleri duzenleyenlere butun bu vazifeleri yapan meleklere yemin olsun ki, oldukten sonra mutlaka diriltileceksiniz !" Naziat Suresi 2.Ayet
***
Berzah alemine attığı ilk adımda, kişiyi bir sorgulama bekler. Bu dunyadan iman ile ayrılmış olanlar icin, bu sorgulama, daha once gecen ayetin “dunya ve ahiret dostları” olarak nitelediği meleklerle bir tanışma niteliğindedir. Mu’minin kabre girer girmez karşılaştığı bu manzarayı, Peygamberimiz şu şekilde anlatıyor:
-Onun yanına iki melek gelir ki, birinin adı Munker, diğerininki Nekir’dir. Ona “Şu adam [Muhammed Aleyhisselam] hakkında ne diyorsun?” diye sorarlar. O da daha once soylediği gibi der ki:
“O Allah’ın kulu ve resuludur. Tanıklık ederim ki, Allah’tan başka hicbir tanrı yoktur ve Muhammed de Onun kulu ve resuludur.”
Bunun uzerine melekler “Senin boyle soylediğini biz zaten biliyorduk” derler.
Sonra kabrinde ona yetmişe yetmiş arşın genişliğinde yer acılır ve aydınlatılır.
Sonra da ona “Uyu” denir.
O “Donup de aileme haber verebilir miyim?” diye sorar.
Melekler ona “Sen uyumana bak,” derler. “Damat [veya gelin] uykusuyla uyu ki, onu ancak en sevdiği kişi uyandırır.”
İşte, o mu’min kul, yattığı yerde, Allah’ın onu dirilteceği gune kadar boylece uyur.
Kaynak : Tirmizi, Cenaiz: 70
Munker ile Nekir’in sorularını doğru olarak cevaplandıran mu’min kula, bu arada, Cennet ve Cehennemdeki yerleri gosterilir ve “Ateşteki yerine bak; Allah bunun yerine, sana Cennetten bir yer verdi” denir. Mu’min bakar, ikisini de
gorur.
Kaynak : Buhari, Cenaiz: 87
Cehennemden ona gosterilen yer, iman edip guzel işler yapmadığı takdirde girmiş olacağı yerdir. Boylece mu’min hem ateşten kurtulmak, hem de Cennet gibi bir odule erişmek şeklindeki iki mujdeyle birden sevinir.
__________________