Yrd. Doc. Dr Ali Guler
BERİKAN YAYINEVİ
Tek sayfa OCR 7.07 mb
Azınlıklar konusu, son yıllarda dunya kamuoyunun gundemini meşgul eden onemli konuların başında gelmektedir. Tarih icinde ile onemini koruyan bu konu, zaman zaman buyuk devletlerin politikaları cercevesinde değişik şekillerde kullanılmıştır ve kullanılmaya da devam etmektedir.
Bu araştırmada, Gayrimuslimlerin Osmanlı Devletinin ozellikle son donemlerindeki sosyo-ekonomik durumları ele alınmaktadır. Bu unsurların Cumhuriyete geciş surecindeki konumları da incelenmiştir. Ozellikle, Lozanda Gayrimuslimlerle ilgili olarak oluşturulan hukukî ve siyasî statunun Turkiye Cumhuriyeti Devletinin millî birlik ve butunluğu acısından da taşıdığı onem acıktır. Bu nedenle araştırmada bu konuya ozel bir onem verilmiştir.
İncelemede, Osmanlı Devletinde sayılan yirmi ikiyi bulan Gayrimuslim unsurlardan Rum, Ermeni ve Yahudiler değerlendirilmiştir. Coğrafî anlamda bugunku Turkiye sınırlan esas alınmıştır.
Başbakanlık Osmanlı Arşivinde doğrudan konuyla ilgili olan belgelere dayanılarak yapılan bu calışmanın onemli bir boşluğu dolduracağı duşunulmektedir.
Turk milleti, insanlık tarihi ile yaşıt olan engin tarihinde cok sayıda
devlet kurmuş; bu devletler icerisinde cok farklı dinlere inanclara
soylara, kulturlere mensup pek cok insanı uzun asırlar boyunca bir arada
yaşatmıştır. Şuphesiz bu durum, milletimizin hoşgoruye dayalı kulturu
ve adalet duygusuna dayalı devlet geleneği ile ınun1kun olabilmiştir.
Osmanlı Devleti'nin ceki ldiği geniş coğrafyada, ondan sonra ve
gunumuzde halen yaşanan olaylara bakıldığında Turk milletinin bu
muthiş yonetim becerisine hayran olmamak n1umkun deği ldir.
Ortacağ Avrupası'nda insanların inanc ve din farklıl ıklarından dolayı
Kilise'nin koyu tahakkumu altında inim inim iniediği yıl larda;
Anadolu'dan Yunus Emre, Mevlana gibi yuce ruhlu, aydınlık kafalı
duşunurlerimizin bilgelik dolu, hoşgoru dolu gur sesleri yukseliyordu:
"Yaradılnıışı hoşgor, Yaradan 'dan oturu . . . " "Sen sana ne sanırsan,
ayruğa da onu san 1 Dort Kitabın nıanası, budur eğer var ise . . . "
Unlu tarihci Prof. Dr. Bemard Lewis Osmanlı olceğinde Turk
hoşgorusunu şu şekilde anlatmıştır: "Osrnanlı Devleti, başka diniere
karşı, İslam hukuk ve geleneğine uygun olarak, hoşgoru sahibi idi.
Devletin Hıristiyan ve Musevi tebaası. butiin olarak, barış ve guven
icinde yaşıyordu."
Buyuk Ataturk, Ankara'ya ayak bastığının ertesi gunu 28 Aralık 19 I 9'da
yaptığı onemli konuşmada, milletler arası durumu acıklarken Turk
mil letine yapıla n iftira lara (bugun de hatırlanmasında fa yda olan) şu
sozlerle cevap vermişti r: "Hicbir millet, milletiln izden daha cok yabancr
unsurların inanc ve adetlerine hoşgoru gostenne1n iştil: Ha tta başka
diniere nıensup olanların dinine hoşgoru gosteren yega ne milletin Turk
Iniileti olduğu ileri suruleb ilir. İs tanbu/'u fetheden Fa tih,· Rınn Patriği,
Ernı eni Kategigosu, Bulgar Ekzarhı gibi dini reisiere geniş haklar
tanunıştır. Mil letimiz din en ve siyaseten dunya nrn en 1niisaadekar ve
civannıert bir nı illettir."
tarama arkadaşıma, duzenleme - yukleme bana aittir
İlk kez eskikitaplarımda!
İlk kez eskikitaplarımda!